Avrupa Birliği > Roma'daki zirvenin ardından ortak bildiri

Roma'daki zirvenin ardından ortak bildiri
 
Birincisi İzmir'de 12 Kasım 2008 tarihinde gerçekleştirilen Hükümetlerarası İtalya-Türkiye Zirvesi'nin ikincisi bugün Roma'da yapıldı. Zirvenin ardından ortak bir bildiri yayınlandı.

Başbakan Mario Monti ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arasındaki görüşmede İtalya'nın Türkiye'nin Avrupa Birliğine üyeliğine verdiği güçlü ve kararlı destek yeniden teyit edildi. İtalya, Türkiye'nin AB'ye doğru ilerleyişine verdiği desteği yinelerken, Türkiye'nin AB'ye katılımını sağlama amaçlı müzakerelerin yeni bir şevk ve kararlılıkla sürmesini ümit ettiğini duyurdu.

Türk tarafı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına Schengen bölgesindeki AB üyesi ülkelere yapacakları seyahatlerinde AB seviyesinde vize serbestisi sağlanıncaya dek, Türk işadamlarına Türkiye'deki İtalyan diplomatik ve konsüler temsilciliklerince gösterilen kolaylıklardan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Ancak vizenin, Türk halkının bütün kesimlerinin, başta İtalyan halkı olmak üzere, yüzyıllardır hayatın her alanında yakın ilişki içinde bulunduğu halklarla, ilişkilerinin daha da geliştirilmesinin önünde yapay bir duvar teşkil ettiğini vurguladı. İtalyan tarafı da Türk vatandaşlarına vize serbestisi tanınmasına yönelik müşterek bir vize siyasetinin benimsenmesi amacıyla AB içinde çalışmalarda bulunacağını belirtti.

Görüşmede Arap Baharı'nın hüküm sürdüğü Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde halkların meşru talep ve beklentileri neticesinde vuku bulan siyasi değişim ve demokratik dönüşüm hareketleri de kapsamlı şekilde ele alındı. Taraflar adil, kapsamlı ve kalıcı bir çözümün her zamankinden daha fazla önem kazandığını teyit ederek, Ortadoğu barış sürecinde devam eden tıkanıklıktan kaygı duyduklarını vurguladı.

SURİYE MESELESİ

İki ülke hükümeti, Suriye'deki gelişmeleri gözden geçirdiler ve süregelen şiddet nedeniyle derin endişelerini dile getirdiler. BM-Arap Ligi Özel Temsilcisi Annan'ın çabalarına tam destek verdiler ve Annan'ın ülkedeki krizin çözüme kavuşturulması amacıyla sunduğu altı maddeli planın tüm unsurlarıyla uygulamaya konulmasını teminen, BM Güvenlik Konseyi tarafından kabul edilen 2042 ve 2043 sayılı kararlarda kayıtlı, Suriye rejimine yapılan tüm çağrıların ve dile getirilen taleplerin ilave önlemlere gerek bırakılmaksızın eksiksiz ve derhal uygulanması çağrısında bulundu. Ayrıca silahlı kuvvetlerin daha fazla gecikmeden yerleşim yerlerinden çekilerek kışlalara dönmesinin temin edilmesinin, ifade ve gösteri yapma özgürlüğü ile insani yardımların ülkeye serbest girişinin güvence altına alınmasının önemini kuvvetle vurguladılar. Suriye'de halkın meşru talepleri ile uyumlu tam demokrasi hedefine doğru, gerçek ve kapsayıcı bir siyasi dönüşüm süreci yolunun bir an evvel açılmasının öneminin altını çizdi.

KIBRIS SORUNU

İstikrarlı ve müreffeh bir Doğu Akdeniz'in Avrupa için ifade ettiği önemin altını çizen taraflar, Kıbrıs sorununa, Birleşmiş Milletlerin iyi niyet misyonu çerçevesinde mümkün olan ivedilikle karşılıklı mutabakata dayalı adil ve kalıcı bir kapsamlı çözüm bulunmasının ehemmiyeti üzerinde mutabakata vardı. Görüşmelerde, Orta Doğu ve Balkanlar'da istikrarın önemi konusunda da anlayış birliğinin var olduğu görüldü. Taraflar ayrıca, iki ülkenin Afganistan, Balkanlar ve Lübnan'daki barışı koruma operasyonlarına ortak katılım yoluyla verdikleri katkıları da değerlendirdi.

TERÖRLE MÜCADELE

Ortak Akdeniz kimliğine ve ortak değerlere atıfla, terörizmin ve şiddete varan aşırıcılığın her şekliyle ve organize suçlarla mücadelede müşterek çabaların güçlendirilmesi gerektiğinin altı çizildi; Akdeniz Bölgesi'nde işbirliğinin pekiştirilmesi arzusu yinelendi ve gerek ikili temelde, gerek uluslararası örgütler çerçevesinde işbirliğinde bulunma isteği dile getirildi. Ayrıca, barışın tesisi, etkin siyasi-kurumsal yapıların güçlenmesi ve ekonomik kalkınma hedeflerine ulaşılması için iki ülkenin birlikte ve kararlı çalışmalar gerçekleştirmesini gerektiren Doğu Afrika'da ve özellikle Somali'de işbirliğinin güçlendirilmesi arzusu da vurgulandı.

BM REFORMU

Taraflar, küresel barış, istikrar ve refahın sağlanmasında ve sürdürülebilir kılınmasında Birleşmiş Milletler'in merkezi rolünü teyit etti ve BM çerçevesindeki karşılıklı işbirliğinin pekiştirilmesi yönündeki arzularını dile getirdi. Bu bağlamda, her iki Hükümet, çok taraflılığa dayanan bir küresel yönetişimi ve aynı zamanda, Güvenlik Konseyi reformu bağlamında paylaştıkları ilkeler uyarınca Birleşmiş Milletler'de eşit ve adil bir temsili desteklediklerini yineledi. Taraflar ayrıca, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası kuruluşlardaki adaylıklara ilişkin mevcut ikili işbirliğinden duydukları memnuniyeti ifade etti.

EKONOMİK VE KÜLTÜREL İLİŞKİLER

Sınırötesi ulaşım ağları, Akdeniz enerji bağlantıları ve birçok sanayi işbirliği projesi dâhil olmak üzere, karşılıklı çıkarları ihtiva eden ekonomik konular derinlemesine ele alındı. 21 milyar ABD Doları'nı aşan ticaret hacminden memnuniyet duyulduğu, fakat bu rakamın mevcut potansiyeli yansıtmadığı dile getirildi. Karşılıklı yatırımların artırılması, KOBİ'ler arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi ile İtalyan ve Türk şirketleri arasında özellikle inşaat sektöründe üçüncü ülke pazarlarının sunduğu fırsatları değerlendirecek ortak yatırımların tesisinin teşvik edilmesi kararlaştırıldı.

Avrupa'nın enerji arz güvenliğinin güçlendirilmesi amacına yönelik olarak iki ülke arasındaki işbirliği imkânları, Güney Gaz Koridoru bağlamında geliştirilen projeler ile Türk Boğazlarındaki mevcut tanker trafiğinin azaltılmasına ve deniz çevresinin korunmasına yönelik olarak iki ülkenin katılımıyla hayata geçirilmesi öngörülen Samsun-Ceyhan "by-pass" petrol boru hattı projesi ele alındı. Her iki Hükümet bu alandaki ilişkileri daha da ileriye götürme konusundaki arzularını dile getirdi.

Ekonomi, kültür, bilimsel araştırma ve üniversitelerarası işbirliği alanlarındaki ilişkilerin mükemmel düzeyinden dolayı memnuniyetlerini dile getiren Başbakan Monti ile Başbakan Erdoğan, bunu daha da geliştirmek istediklerine dair arzularını ortaya koydu. İtalyan Kültür Merkezi'nin Türkiye'de gösterdiği faaliyetlerin yanı sıra İstanbul ve Ankara'daki İtalyan Kültür Enstitülerinin faaliyetlerinden sitayişle bahsedildi ve ayrıca Roma'da açılacak Yunus Emre Türk Kültür Merkezi'nin gelecekteki faaliyetleri için şimdiden takdirlerini dile getirdiler.

ZİRVEYE KATILAN BAKANLAR

Roma Zirvesi vesilesiyle, İtalya ile Türkiye arasındaki stratejik ortaklık en yüksek seviyede yeniden teyit edildi ve her alanda ikili ilişkilerin daha da güçlendirilmesi arzusu dile getirildi.

Başbakan Mario Monti ve Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan; iki ülke Dışişleri Bakanları Terzi ve Davutoğlu, İçişleri Bakanları Cancellieri ve Şahin, Ekonomik Kalkınma Bakanı Passera ve Ekonomi Bakanı Çağlayan ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, Çevre Bakanları Clini ve Bayraktar, Ekonomi ve Maliye Bakan Yardımcısı Grilli ve Maliye Bakanı Şimşek ve AB Bakanı Bağış eşliğinde görüştü.

 

İMZALANAN ANLAŞMA VEBİLDİRİLER

Görüşme vesilesiyle;

-İçişleri Bakanları tarafından, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İtalya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Başta Terörizm ve Örgütlü Suçlar Olmak üzere Ağır Suçlarla Mücadelede İşbirliği Anlaşması;

-Dışişleri Bakanları tarafından Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İtalya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Sosyal Güvenlik Anlaşması;

-Çevre ve Şehircilik Bakanları tarafından Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile İtalya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Çevre Koruma ve Sürdürülebilir Kalkınma Alanlarında İşbirliği Anlaşması;

-Ekonomi ve Ekonomik Kalkınma, Altyapı ve Ulaştırma Bakanları tarafından Türkiye-İtalya arasında Ekonomik ve Ticaret Ortaklık Komitesi (JETCO) Kurulmasına İlişkin Deklarasyon;

-Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanı ile İtalya Ekonomik Kalkınma, Altyapı ve Ulaştırma Bakanı Arasında Ekonomi Alanında ve Özel Sektörler Arasında İşbirliğinin Geliştirilmesine İlişkin Ortak Bildiri;

-Dışişleri Bakanları arasında Türkiye-İtalya 2012-2014 Yılları Bilimsel İşbirliği Uygulama Programı imzalandı.

Dışişleri Bakanları halen müzakere edilmekte olan Kültürel İşbirliği Uygulama Programının en kısa zamanda imzalanması temennisini dile getirdi ve Diplomasi Akademisi ile Diplomatik Enstitü vasıtasıyla diplomasi alanında eğitim konusundaki işbirliğinin güçlendirilmesi hususunda görüş birliğine vardı.

Zaman, 08.05.2012

Konu ile ilgili sayfalar...
3/31/2017 - Avrupa Birliği Brexit stratejisini açıkladı...
3/28/2017 - Gürcüler vizesiz Avrupa'da ...
3/25/2017 - AB'nin 60'ıncı doğum günü ...
3/11/2017 - AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Hahn: Türkiye’ye bazı mali yardımlar durduruldu ...
3/1/2017 - Avrupa Konseyi: Türkiye otokrasiye sürükleniyor ...
Bütün başlıklar için tıklayınız