Avrupa Birliği > Bağış: Türkiye AB'ye üye olamaz, çünkü...

Bağış: Türkiye AB'ye üye olamaz, çünkü...

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin mevcut anayasa ile AB üyesi olamayacağını belirterek, “Seçimlerden sonra inşallah muhalefetin de desteğiyle bu anayasayı değiştiririz” dedi.

Bağış, Fatih Üniversitesi'nde Politika Kulübünce düzenlenen “Lizbon Anlaşması ve Türkiye'nin AB'ye Katılım Süreci” başlıklı konferansta yaptığı konuşmada, Lizbon Anlaşması'nın 13 Aralık 2007'de imzalandığını ancak onay sürecinin İrlanda'daki referanduma takıldığını anımsattı.

Lizbon Anlaşması'nın yüzde 90-95 oranında, daha önce AB üyesi ülkelerin kabul etmediği anayasa anlaşmasına benzediğine dikkati çeken Bağış, her ikisi
arasındaki farkın ise ortak bayrak, ortak marş ve anayasa kavramları olduğunu anımsattı.

Türkiye'nin AB ile müzakere faslı açabilmesi için 27 üye ülkenin onayının alınması gerektiğini hatırlatan Bağış, Lizbon Anlaşması kabul edildiğinde AB'nin karar alma süreçlerinin daha hızlı hale geleceğini dile getirdi.

Bağış, Türkiye şu anda seçim mahallinde bulunduğu için Meclisin çalışamadığını ve pek çok yasal düzenlemenin yapılamadığını belirterek, seçimlerden sonra, başta Ticaret Kanunu olmak üzere pek çok yasal düzenlemeyi muhalefet partilerinin de desteğiyle yapmak istediklerini anlattı.

Türkiye-AB entegrasyonunun “kazan-kazan” temeline dayandığını ifade eden Bağış, AB üyeliğinin Türkiye'de her kesimin ortak paydası haline geldiğini ve AB üyeliğinin Cumhuriyet'in ilanından sonra Türkiye'nin en önemli çağdaşlaşma projesi olduğunu vurguladı.

Lizbon Anlaşması'nın Avrupa halkları tarafından benimsenmesinin Türkiye'nin üyeliği açısından önemli olduğunu söyleyen Bağış, Türkiye'nin AB konusundaki çabalarının hızla güçlenerek devam ettiğini kaydetti.

Avrupa'nın ciddi enerji sıkıntısı yaşadığına dikkati çeken Bağış, Avrupa'nın enerji ihtiyacını karşılayacak Nabucco Projesi'nde Türkiye'nin kritik ülke olduğunu dile getirdi. Türkiye-AB arasındaki müzakerelerde enerji faslının Kıbrıs Rum Kesimi'nin itirazları nedeniyle açılamadığını da dile getiren Bağış, Avrupa enerji krizinde çözümün Türkiye'nin elinden geçtiğini belirtti.

SORULAR

Konferansta katılımcıların sorularını da yanıtlayan Bağış, “Statükonun devlet içindeki durumunu ve gündemde olan davaları izliyoruz. AB süreci Türkiye'ye ne tür umutlar verebilir?” şeklindeki soru üzerine, AB projesinin 27 ülkede başarıyla uygulandığını belirtti.

“AB üyesi olmuş hiçbir ülkede gizli çetelerin devleti yönetmesi söz konusu değil” diyen Bağış, geçmişte İspanya'da da zorlu dönemlerin yaşandığını, bugün ise o ülkenin gelişmiş bir demokrasisinin bulunduğunu kaydetti.

Bağış, 50 yıl önce Başbakan'ın asıldığı bir ülkede yaşanıldığını, daha 10 yıl önce ders kitaplarında yer alan bir şiiri okuduğu için hapse giren dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın bulunduğunu vurgulayarak, şimdi ise Türkiye'de bir şeylerin değiştiğini belirtti.

Nazım Hikmet'e vatandaşlığının verildiğini hatırlatan Bağış, “Demokratik olgunluğa doğru gidiyoruz. Hiçbir AB üyesi ülke, üyeliğe başladığı günden daha zayıf değil. Türkiye de doğru yolda ilerliyor” şeklinde konuştu.

Başka bir soru üzerine Bağış, AB'yle müzakerelere başlayıp bitirememiş bir ülke bulunmadığını, Türkiye'nin de müzakereleri mutlaka bitireceğini ve kendisinin bundan umutlu olduğunu söyledi.

AB üyesi ülkelerde yaşayan 5,5 milyon Türk bulunduğunu anımsatan Bağış, o vatandaşların yaşadıkları ülkelerin hukuklarını, dillerini iyi öğrenmelerini ve çocuklarını en iyi okullarda okutmalarını istediklerini ifade etti.

Bağış, son dönemde AB'ye ilişkin reformlarda geç kalındığına ilişkin soru üzerine, geç kalınmadığını, TRT Kanunu ve Vakıflar Kanunu'nun başlı başına birer devrim olduğunu belirtti. Bağış, Türkiye'nin 2004 sonunda müzakere tarihi aldığını ve o tarihten bu yana yapılanların az olmadığını kaydederek, “İlk başvuruyu 1959'da Adnan Menderes yapmıştı. 1959'dan 2004'e kadar müzakere tarihi alamayan, bu milleti 45 yıl oyalayanlar gecikmiş olmuyor da bu iktidar mı gecikmiş oluyor?” diye konuştu.

Katılımcılardan birinin, enerji konusunda Ermenistan ile işbirliğine gidilip gidilemeyeceğini sorması üzerine de Bağış, Ermenistan'la ilişkileri düzeltmek için çaba içinde olduklarını ancak ilişkilerin enerji alanında işbirliği yapacak bir noktaya gelmediğini, Türkiye'nin pek çok kez iyi niyetini gösterdiğini, Ermenistan'ın da iyi niyetini göstermesi gerektiğini vurguladı.

HALKIN AB KONUSUNDAKİ DESTEĞİ

Bağış, 'AB konusunda halk desteğinin azalıp azalmadığına' ilişkin soru üzerine, son yapılan araştırmalara göre, 'Türkiye'nin AB üyesi olmasını destekliyorum' diyenlerin oranının yüzde 65, 'Türkiye'nin AB üyesi olacağına inanıyorum' diyenlerin oranının ise yüzde 45 olduğunu belirterek, Avrupa halklarına bakıldığında ise 'Türkiye'nin üye olmasını istiyor musunuz?' sorusuna yüzde 45 oranında 'evet', 'Türkiye'nin AB'ye üye olacağına inanıyor musunuz?' sorusuna ise yüzde 65 oranında 'evet' yanıtının verildiğini söyledi.

Egemen Bağış, “Bu anayasa ile AB'ye üye olacağımıza inanıyor musunuz?” sorusuna da “Türkiye, bu anayasa ile AB üyesi olamaz. Seçimlerden sonra inşallah muhalefetin de desteğiyle bu anayasayı değiştiririz” yanıtını verdi.

Türkiye'nin önünü açacak çağdaş bir anayasaya kavuşulacağına inandığını vurgulayan Bağış, yerel seçimlerden sonra seçimsiz geçecek 2,5 yıl olduğunu ve o dönemin iyi değerlendirilerek gerekli değişikliklerin yapılacağına inandığını kaydetti.

Hürriyet, 04.03.09

 

Konu ile ilgili sayfalar...
3/31/2017 - Avrupa Birliği Brexit stratejisini açıkladı...
3/28/2017 - Gürcüler vizesiz Avrupa'da ...
3/25/2017 - AB'nin 60'ıncı doğum günü ...
3/11/2017 - AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Hahn: Türkiye’ye bazı mali yardımlar durduruldu ...
3/1/2017 - Avrupa Konseyi: Türkiye otokrasiye sürükleniyor ...
Bütün başlıklar için tıklayınız