Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > Esad'ın politikaları IŞİD'e destek verdi

Esad'ın politikaları IŞİD'e destek verdi
Suriye hükümetine yakın kaynaklara göre, rejim karşıtı bir grup militandan, Ortadoğu'yu yağmalayan bir orduya dönüşen IŞİD, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın yumuşak davranma kararının ardından erkenden hız kazandı.

Esad'ın müttefiği ve Iraklı eski bir siyasetçi olan İzzet Şahbender, Esad'ın Suriye'de üç yıldır devam eden rejim karşıtı ayaklanmada, Batı tarafından en çok desteklenen Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) köşeye sıkıştırmak için IŞİD'le savaşmaktan kaçındı.

"Suriye ordusunun IŞİD'le savaşmamasının IŞİD'i güçlendirdiğini" savunan Şahbender, "Suriye ordusu IŞİD'e bazen ÖSO'ya saldırması ve ÖSO'nun silahlarını ele geçirmesi için güvenli yerler sağlıyor" dedi. Irak'ın eski başbakanı Nouri Maliki'ye yakın bir isim olan Şahbender, Mayıs'taki Şam ziyaretinde Esad'ın kendisine bu stratejiden bahsettiğini söyleyerek şöyle dedi:

"Bu, ÖSO ve Suriye'de birbiriyle çatışan diğer iki ana grubu bertaraf etme stratejisiydi. Şimdi, Şam dünyadan yardım istiyor ve dünya hayır diyemez."

IŞİD son dönemde bölgenin tamamı ve ötesi için de önemli bir tehdit hâline geldi. IŞİD'in komşu Irak'taki işgalleri, ABD'nin hava saldırıları düzenlemesine neden oldu . Bu hafta Amerikalı gazeteci James Foley'in infazı üzerine ABD'nin saldırıları devam ettireceğini söyledi. ABD Genel Kurmay Başkanı General Martin Dempsey, örgütün, Suriye'de operasyonları durdurulmadan yenilemeyeceğini söyledi.

Bu açıklama, IŞİD'in Suriye'de hükümet,sekülerler, ılımlı isyancılar ve daha katı İslamcı gruplar arasında üç yıldır süren iç savaştan nasıl yararlandığını ortaya koyuyor.

ESAD KARAR DEĞİŞTİRDİ

Esad rejimi şimdi IŞİD'le çatışmama kararından uzaklaşıyor gibi görünüyor.

Suriye, Haziran'da IŞİD'in Rekka'daki karargahına hava saldırısı düzenleyerek, örgüte karşı ilk büyük saldırısını yapmış oldu. Suriye bu hafta da Rekka'ya otuzun üzerinde sorti göndererek, örgüte bu zamana kadarki en büyük saldırısını gerçekleştirdi.

Suriye'nin Lübnan büyükelçisi Ali Abdel-Karim Ali, Şam'ın balarda IŞİD'i desteklediği iddialarını reddederek, son dönemdeki saldırılara dikkat çekerek, hükümetin örgütle son dönemdeki çatışmalarını övdü.

IŞİD'in ortaya çıkmasıyla önceliklerinin değiştiğini söyleyen Ali, "Geçtiğimiz ay önceliğimiz Şam'ı korumaktı mesela, şimdiyse Rekka'yı korumak" dedi.

Ali, IŞİD'in ÖSO'yu kırıp geçmesiyle ilgili ise şöyle konuştu: "Suriye hükümeti bu grupların çatışmasından yararlandı. Çok fazla düşmanınız olduğunda, onların birbiriyle çatışmasından faydalanmalısınız. Geriye çekilip, kimin geride kaldığına bakar, geride kalanı bitirmeye çalışırsınız" dedi.

Şahbender, IŞİD'in son dönemdeki başarısının, Batı'nın cihatçıları alt etmek için Şam ve Tahran'da ağırlığını koyması umuduyla Suriye hükümeti ve İranlı müttefiklerinin askeri saldırılarını artırmasına neden olduğunu anlattı. Öte yandan böyle bir işbirliği, yıllarca ÖSO'yu destekleyip, Esad'ın inmesini talep etmiş olan ABD ve Suudi Arabistan gibi bölgedeki müttefiklerini huzursuz bir duruma soktu.

Ancak birbirine karşı olan tarafların birlikte çalışabileceğine yönelik bazı sinyaller de var. Irak'ta ABD ordusu bu ay Kürt Peşmerge güçlerini silahlandırmaya başlarken, İran da danışmanlarını gönderdi.

SURİYE DAHA ÖNCE DE EL-KAİDE'YE DESTEK VERMİŞTİ

Suriye hükümeti, önceden de IŞİD'in selefi El-Kaide yalnızca ABD askerlerine karşı savaştığı dönemde de El-Kaide'ye destek vermişti.

Maliki'nin eski sözcüsü Ali Aldabağ, o dönemde Bağdat'ın Esad'dan El-Kaide militanlarının sınırdan geçişini durdurmasını istediği toplantılara katıldığını, Suriye'nin bu taleleri geri çevirdiğini anlattı.

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Marie Harf da bu ay düzenlenen bir basın toplantısında "Esad rejimi IŞİD'in yükselişinde önemli bir rol oynadı. IŞİD'in güçlenebileceği yerlerde güvenlik sağladı. Suriye rejimi, terör ağının büyümesini destekledi. Irak'ta da El Kaide'nin yabancı militanlarının da geçişine izin verdi" dedi.

Esad rejimi ise örgütlere destek sağladığı iddialarını reddetti.

ESAD REJİMİ, BARIŞÇIL PROTESTOLARIN KORKUSUYLA RADİKAL TERÖR SUÇLULARINI SERBEST BIRAKTI

Suriye, ülkedeki ilk protestoların belirmesinin ardından Mayıs 2011'de, terörizmden içeride yatan en önemli tutuklularının bazılarını saldı. Radikal örgütler ve diğer isyancılar ile yapılan röportajlar, serbest bırakılan terör suçlularından en azından dokuzunun, Suriye'deki radikal gruplara lider olduğunu, dördünün de IŞİD'e katıldığına işaret ediyor.

Suriye'nin Lübnan büyükelçisi Ali ise Şam'ın yalnızca sıradan suçluları affettiğini, ancak radikal grupların daha sonra bu kişilere para önererek, örgüte katılmalarını sağladığını savundu.

Ali, "Suriye bu kişileri serbest bıraktığında, daha terör suçları işlememişlerdi. Sadece suçlulardı. 2011'de Şam'ın insanları hapislerde tuttuğu suçlamaları ve özgürlük çağrıları vardı; bu yüzden biz de iyi niyet göstergesi olarak birçok kişiyi bıraktık" dedi.

Suriye'nin o dönemdeki dışişleri bakan olan Besam Barabandi ise farklı bir açıklama sundu: "Bu İslamcıların salınmasının nedeni, barışçıl bir isyanın devam edeceği korkusuydu. Esad ve rejim için cihatçıların çıkarılmasının ardındanki gerekçe, barışçıl bir isyana alterntif sunmalarıydı. Onlar cihat öğretisiyle örgütlenmişti ve Batı da onlardan korkuyordu" dedi.

Diğer taraftan ABD, Suriye'de radikal örgütlerin eline geçeceği korkusuyla, ılımlı isyancılara silah desteği yapma konusunda isteksiz davrandı.

EL NUSRA'DAKİ BÖLÜNME IŞİD'İ GÜÇLENDİRDİ

2012'nin başında Suriye'de radikal örgütler güçlendi ve El-Kaide'nin Suriye örgütlenmesi olan El Nusra Cephesi en önemli oyuncu hâline geldi. El Nusra geçtiğimiz yıl ideolojik ve liderlik sorunlarıyla bölündü. El Nusra'nın yabancı militanları, IŞİD'i oluşturdu.

El Nusra ve IŞİD ayrışması, El-Kaide destekçileri arasında da bölünmeye neden oldu.

IŞİD militanları, ÖSO ve diğer seküler grupları, inançlı dindarlar olmadıkları gerekçesiyle küçümsedi. IŞİD geçtiğimiz yaz ÖSO'nun rejime karşı mücadelesiyle ele geçirdiği toprakları kontrolü altına aldı. Eylül'de IŞİD, Halep ve Türkiye arasındaki Azaz'da ÖSO'nun Kuzey Fırtınası Tugayları'nı alt etti. IŞİD hızlı br şekilde katı İslam'ı benimseyip, bu kuralları uygulamaya başladı.

IŞİD her geçen gün daha acımasızlaşarak, daha fazla toprak işgal etmeye devam etti ve Suriye'de kendi sosyal kodlarını dikte etti. Ocak'ta bazı isyancı fraksiyonlar silahlarını IŞİD'e teslim ederken, öfkeli siviller IŞİD'e karşı geldi. ÖSO, IŞİD'i Suriye'deki kalelerinden sördü.

İsyancı gruplar arasındaki değişen ittifaklar, durumu daha da karmaşık bir hâle getirdi.

REJİMİN ORDUSU-IŞİD İTTİFAKI HALEP'TE KENDİNİ GÖSTERDİ

Ebubekir El Bağdai Haziran'da halifeliği ve Irak ve Suriye'de yaklaşık 30 bin kilometrelik (Belçika kadar bir alan) alanı kendi toprakları olarak ilan etti.

IŞİD, ara ara Suriye hükümetinin, ÖSO'ya karşı savaşmasına yardım etti. Suriye'nin en büyük şehri Halep, ÖSO'nun kalelerinden biri olarak kaldı; Ancak IŞİD, geçtiğimiz ay Esad rejiminin askerlerinin Halep'e girmesi için vilayetin kuzeyinden çıktı. Suriye ordusunun bu sayede Halep'in üç tarafından ÖSO militanlarını sürmeyi başardı.

Bugün ÖSO zayıflarken, Ortadoğu ve başka yerlerden IŞİD'e katılım artıyor. Yeni militanlar, Türkiye sınırından Rekka'ya geçiyor. Örgütün militanlarının büyük çoğunluğu Suriye ve Iraklı olsa da, Avrupa ve ABD'den katılım da var.

ABD'nin son istihbarat raporlarında, IŞİD'in Musul'u ele geçirmeden önce 10 bin kişi olduğu tahmin edildi. Avrupalı diplomatlar ise bu rakamın 20 bini bulabileceğini belirtiyor.

Rekka'da yaşayan Suriyeli siviller ve isyancılar, Suriye de dahil olmak üzere IŞİD'e karşı saldırılarının artırmadığı sürece, cihatçı grubun büyümeye devam edeceğini söylüyor.

wsj.com.tr, 23.08.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.