Dünya

 Dünya'dan Başlıklar 

 Dünya > Dünya'dan Başlıklar > ABD Senatosu taslak önergesi müdahaleye arka çıktı

ABD Senatosu taslak önergesi müdahaleye arka çıktı
Amerika Senatosu'nun Dış İlişkiler Komitesi'nde bulunan senatörler Amerika'nın Suriye'ye askeri müdahale yapmasına izin veren bir taslak önergede uzlaştı.

Gelecek hafta oylamaya sunulacak tasarı müdahaleyi 60 günle sınırlıyor. Tasarı ayrıca Suriye'de kara kuvvetlerinin kullanılmasını da yasaklıyor.

Tasarının Senato'da geçse de Temsilciler Meclisi'nde daha zorlanacağı ifade ediliyor.

John Kerry, Senato'nun Dış İlişkileri Komitesi'ne Esad rejiminin "inkar edilemez" kimyasal silah saldırısının ardından Amerika'nın adımlar atması gerektiğini söylemişti.

Kendisi ayrıca, "ABD'nin katliam karşısında soyutlanma politikası izleyemeyeceğini ve Suriye rejimin cezalandırmak için harekete geçmesi gerektiğini" belirtmişti.

Temsilciler Meclisi'nin Cumhuriyetçi Partili Başkanı John Boehner da Obama'nın askeri müdahale çağrısına destek çıkmıştı.

AFP haber ajansının ulaştığı önerge tasarısına göre senatörler askeri müdahaleyi "Suriye'ye karşı Amerika Birleşik Devletleri Silahlı Kuvvetleri'nin sınırlı ve özel olarak kullanılmasıyla" kısıtlamak istiyor.

Önerge ayrıca Başkan'ın Kongre'den onay alması durumunda 60 günlük müdahale süresini "bir kereliğine 30 gün uzatabileceğini" de öngörüyor.

Ama önerge "savaş operasyonları için Amerika Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'de karada kullanılmasını kapsamıyor."

'Tecritçilik zamanı değil'

Tasarı, Kerry'nin Senato Dış İlişkiler Komitesi'nde çıktığı oturumun ardından sunuldu.

Dışişleri Bakanı John Kerry, Senato'nın Dış İlişkileri Komitesi'ne Esad rejiminin 21 Ağustos'ta kimyasal saldırı düzenlediğine ilişkin 'şüpheye yer bırakmayacak kanıtlar' olduğunu belirtmişti.

Kerry, Başkan'ın Amerika'nın savaşa gitmesini istemediğini açıkladı: "Kendisi sadece Amerika'nın söylediğinin arkasında olduğunu kanıtlamak için izin istiyor."

Dışişleri Bakanı, hiçbir adım atmamaları durumunda başka ülkelerin kitle imha silahı üretmeye çalışacağını öne sürdü.

Kerry "Bu, tecritçilik zamanı değil; katliamın seyircileri olmanın zamanı değil." dedi.

Senato Dış İlişkiler Komitesi'ndeki ilk oturuma ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Savunma Bakanı Chuck Hagel ve Genelkurmay Bakanı Martin Dempsey katıldı.

Hagel ise "Amerika'nın sözleri anlam taşımalı" dedi ve Kerry'nin dediklerini yineledi: "Harekete geçmememiz, -Başkan'ın İran'ın nükleer silah elde etmesini engelleyeceği yönünde verdiği söz de dahil- Amerika'nın diğer güvenlik politikalarına bağlılığına dair güvenilirliğine darbe vuracaktır.

İkna turları

ABD Başkanı Barack Obama'nın Suriye'ye yönelik 'sınırlı' askeri müdahale planına destek için ABD'li siyasetçilerin ikna turları günün erken saatlerinde başlamıştı.

Senato Dış İlişkiler Komitesi'ndeki ilk oturuma ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Savunma Bakanı Chuck Hagel ve Genelkurmay Bakanı Martin Dempsey katıldı.

ABD, daha önce kimyasal silah kullanılmasını 'kırmızı çizgileri' olarak belirlemişti.

Senato'nun Dış İlişkiler Komitesi'ndeki oturumda konuşan Kerry, "Tartışma Obama'nın kimyasal silah konusundaki kırmızı çizgileriyle ilgili değil. Tartışma dünyanın kırmızı çizgileri, insanlığın kırmızı çizgileri ile ilgili. Bu, bilinç sahibi herkesin çizeceği kırmızı çizgilerdir" demişti.

Cumhuriyetçilerden de destek var

ABD Başkanı Obama'nın Suriye'ye yönelik askeri müdahale planına kilit öneme sahip Cumhuriyetçi senatörler de gün içinde bu öneriye destek çıktı.

Obama'nın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın askeri gücünü zayıflatmayı amaçlayan askeri müdahale planlarının haftaya Kongre'de görüşülmesi bekleniyor.

Kongre öncesi, Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi Başkanı John Boehner ve Eric Cantor destek çıkacaklarının işaretini verdi.

Başkan Obama ve Başkan Yardımcısı Joe Biden, Salı günü Washington'da Kongre'nin alt kanadı Temsilciler Meclisi Başkanı John Boehner, Demokratların Temsilciler Meclisi lideri Nancy Pelosi ve Ulusal Güvenlik Komitesi üyeleriyle bir araya gelmişti.

Obama'ya destek çıkan Cumhuriyetçi Boehner, Beşar Esad'ı yalnızca Obama'nın durdurabileceğini söylemiş; Kongre üyelerinden de aynı tepkiyi göstermelerini istemişti.

Temsilciler Meclisi'nin Cumhuriyetçi lideri Eric Cantor da ABD Başkanı'na desteğini gösterip "Esad'ın Suriye'si, devlet destekli terör haydut devlet örneği teşkil ediyor ve uzun bir süredir de Amerika'nın çıkarlarına ve ortaklarımıza doğrudan tehdit oluşturuyor" demişti.

Demokrat Pelosi de Kongre'nin askeri müdahaleye karşı çıkmayacağı görüşünde olduğunu belirtmişti.

Daha geniş bir operasyon mu?

ABD Başkanı Obama, Esad'ın 'şimdi ve gelecekte kimyasal silah kullanma gücünü' kırmak için askeri müdahale düzenlenmesi önerisini öne sürüyor.

Obama, müdahalenin 'sınırlı' olacağını belirtip "Ama aynı zamanda muhaliflerin gücünü geliştirmek için daha geniş bir stratejimiz de var" dedi.

ABD'nin askeri müdahale planına Avrupa'dan da Fransa tam destek veriyor.

Fransız istihbaratı Suriye'ye ilişkin detaylı bilgileri parlamento üyelerine sunmuştu.

Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Salı günü yaptığı açıklamada "Kimyasal katliam gerçekleştiğinde ve bütün dünya bununla ilgili bilgilendirildiğinde, suçlular bilindiğinde o zaman bir cevap verilmelidir" dedi.

Hollande, Avrupa'nın birleşmesi çağrısında bulundu ancak yine de Kongre'den çıkacak kararı bekleyeceğini söyledi.

Fransız lider, Kongre'nin askeri müdahaleye karşı çıkması durumunda Fransa'nın 'tek başına hareket etmeyeceğini' ifade etti.

İngiltere Başbakanı David Cameron da Obama'ya destek veriyor ancak askeri müdahale önerisi İngiliz parlamentosundan kabul görmedi.

BM: 'Bölge kargaşaya sürüklenir'

Birleşmiş Milletler Genel Sekreti Ban ki-Mun ise BM sözleşmesine göre askeri operasyona ancak 'meşru müdafaa' durumunda veya Güvenlik Konseyi'nin anlaşmaya varması durumunda başvurulabileceğini söyledi.

Ban, ABD'nin Suriye'ye yönelik askeri yanıtının bölgeyi daha büyük kargaşaya sürükleyebileceği uyarısında bulundu.

BM Genel Sekreteri, "Eğer Suriye'de kimyasal silahlar kullanıldıysa, o zaman Güvenlik Konseyi birleşmeli ve 'savaş suçu' sayılabilecek bu adıma karşı harekete geçmelidir" dedi.

ABD, 21 Ağustos'ta Şam yakınlarında düzenlenen kimyasal saldırıda 426'sı çocuk, 1.429 kişinin öldüğünü iddia ediyor ancak farklı ülkelerden ve kurumlardan gelen verilerde ölü sayısı daha düşük.

Fransız Le Figaro gazetesine konuşan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ise askeri müdahalenin 'mantık dışı' olacağını söylemişti.

Esad, Pazartesi günü yayımlanan mülakatında 'yabancı ülkelerin askeri müdahalesinin bölgede daha geniş çaplı çatışmalara neden olabileceği' uyarısında bulundu.

İsrail'in Akdeniz'de füze denemesi

Diğer yandan, Akdeniz'de bugün askeri hareketlilik yaşandı.

İsrail ve ABD, Akdeniz'in doğu kıyılarına yakın bölgesinde bir füze denemesi yaptı.

Füze denemesini ilk olarak Rusya Savunma Bakanlığı duyurdu.

BBC Kudüs muhabiri Richard Galpin, bu tip füze denemelerinin genellikle uzun zaman önceden planlandığını söylüyor. Muhabirimize göre bu son deneme, İsrail ordusunu, ABD'nin düzenleyebileceği olası bir hava saldırısı ihtimalini ciddiye aldığına işaret ediyor.

Galpin, ABD'nin muhtemel saldırısına karşı Suriye'den veya Lübnan'daki müttefikleri Hizbullah'tan İsrail'e misilleme gelebileceğini söylüyor.

BBCTurkish.com, 04.09.2013

Beyaz Saray Senato'yu ikna çabasında

ABD Başkanı Barack Obama’nın Suriye’ye yönelik ‘sınırlı’ askeri müdahale planına destek için ABD'li siyasetçilerin ikna turları başladı.

Senato Dış İlişkiler Komitesi'ndeki ilk oturuma ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Savunma Bakanı Chuck Hagel ve Genelkurmay Bakanı Martin Dempsey katıldı.

Oturumda söz alan John Kerry, ABD'nin 'katlia karşısında soyutlanma politikası izleyemeyeceğini ve Suriye rejimin cezalandırmak için harekete geçmesi gerektiğini' söyledi.
Kerry, Senato'nın Dış İlişkileri Komitesi'ne Esad rejiminin 21 Ağustos'ta kimyasal saldırı düzenlediğine ilişkin 'şüpheye yer bırakmayacak kanıtlar' olduğunu belirtti.
ABD, daha önce kimyasal silah kullanılmasını 'kırmızı çizgileri' olarak belirlemişti.
Senato'nun Dış İlişkiler Komitesi'ndeki oturumda konuşan Kerry, "Tartışma Obama'nın kimyasal silah konusundaki kırmızı çizgileriyle ilgili değil. Tartışma dünyanın kırmızı çizgileri, insanlığın kırmızı çizgileri ile ilgili. Bu, bilinç sahibi herkesin çizeceği kırmızı çizgilerdir" dedi.
Kongre'yi askeri müdahaleye iknaya çalışan Kerry, "Bu ayrıca Kongre'nin de kırmızı çizgisidir" dedi.

Cumhuriyetçilerden de destek var
ABD Başkanı Obama'nın Suriye'ye yönelik askeri müdahale planına kilit öneme sahip Cumhuriyetçi senatörler de destek çıktı.
Obama’nın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın askeri gücünü zayıflatmayı amaçlayan askeri müdahale planlarının haftaya Kongre’de görüşülmesi bekleniyor.
Kongre öncesi, Cumhuriyetçi senatör John Boehner ve Eric Cantor destek çıkacakları işaretini verdi.
Başkan Obama ve Başkan Yardımcısı Joe Biden, Salı günü Washington’da Kongre’nin alt kanadı Temsilciler Meclisi Başkanı John Boehner, Demokratların Temsilciler Meclisi lideri Nancy Pelosi ve Ulusal Güvenlik Komitesi üyeleriyle bir araya geldi.
Obama’ya destek çıkan Cumhuriyetçi Boehner, Beşar Esad’ı yalnızca Obama’nın durdurabileceğini söyledi. Boehner, Kongre üyelerinden de aynı tepkiyi göstermelerini istedi.
Temsilciler Meclisi’nin Cumhuriyetçi lideri Eric Cantor da ABD Başkanı’na desteğini gösterip “Esad’ın Suriye’si, devlet destekli terör haydut devlet örneği teşkil ediyor ve uzun bir süredir de Amerika’nın çıkarlarına ve ortaklarımıza doğrudan tehdit oluşturuyor” dedi.
Demokrat Pelosi de Kongre’nin askeri müdahaleye karşı çıkmayacağı görüşünde olduğunu belirtti.

Daha geniş bir operasyon mu?
ABD Başkanı Obama, Esad’ın ‘şimdi ve gelecekte kimyasal silah kullanma gücünü’ kırmak için askeri müdahale düzenlenmesi önerisini öne sürüyor.
Obama, müdahalenin ‘sınırlı’ olacağını belirtip “Ama aynı zamanda muhaliflerin gücünü geliştirmek için daha geniş tıklayın bir stratejimiz de var” dedi.
ABD’nin askeri müdahale planına Avrupa’dan da Fransa tam destek veriyor.
Fransız istihbaratı Suriye'ye ilişkin detaylı bilgileri parlamento tıklayın üyelerine sunmuştu.
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Salı günü yaptığı açıklamada “Kimyasal katliam gerçekleştiğinde ve bütün dünya bununla ilgili bilgilendirildiğinde, suçlular bilindiğinde o zaman bir cevap verilmelidir” dedi.
Hollande, Avrupa’nın birleşmesi çağrısında bulundu ancak yine de Kongre’den çıkacak kararı bekleyeceğini söyledi.
Fransız lider, Kongre’nin askeri müdahaleye karşı çıkması durumunda Fransa’nın ‘tek başına hareket etmeyeceğini’ ifade etti.
İngiltere Başbakanı David Cameron da Obama’ya destek veriyor ancak askeri müdahale önerisi İngiliz parlamentosundan kabul görmedi.

BM: 'Bölge kargaşaya sürüklenir'
Birleşmiş Milletler Genel Sekreti Ban ki-Mun ise BM sözleşmesine göre askeri operasyona ancak ‘meşru müdafaa’ durumunda veya Güvenlik Konseyi’nin anlaşmaya varması durumunda başvurulabileceğini söyledi.
Ban, ABD’nin Suriye’ye yönelik askeri yanıtının bölgeyi daha büyük kargaşaya sürükleyebileceği uyarısında bulundu.
BM Genel Sekreteri, “Eğer Suriye’de kimyasal silahlar kullanıldıysa, o zaman Güvenlik Konseyi birleşmeli ve ‘savaş suçu’ sayılabilecek bu adıma karşı harekete geçmelidir” dedi.
ABD, 21 Ağustos’ta Şam yakınlarında düzenlenen kimyasal saldırıda 426’sı çocuk, 1.429 kişinin öldüğünü iddia ediyor ancak farklı ülkelerden ve kurumlardan gelen verilerde ölü sayısı daha düşük.
Fransız Le Figaro gazetesine konuşan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ise askeri müdahalenin ‘mantık dışı’ olacağını söylemişti.
Esad, Pazartesi günü yayımlanan mülakatında ‘yabancı ülkelerin askeri müdahalesinin bölgede daha geniş çaplı çatışmalara neden olabileceği’ uyarısında bulundu.

İsrail'in Akdeniz'de füze denemesi
Diğer yandan, Akdeniz'de bugün askeri tıklayın hareketlilik yaşandı.
İsrail ve ABD, Akdeniz'in doğu kıyılarına yakın bölgesinde bir füze denemesi yaptı.
Füze denemesini ilk olarak Rusya Savunma Bakanlığı duyurdu.
BBC Kudüs muhabiri Richard Galpin, bu tip füze denemelerinin genellikle uzun zaman önceden planlandığını söylüyor. Muhabirimize göre bu son deneme, İsrail ordusunu, ABD'nin düzenleyebileceği olası bir hava saldırısı ihtimalini ciddiye aldığına işaret ediyor.
Galpin, ABD'nin muhtemel saldırısına karşı Suriye'den veya Lübnan'daki müttefikleri Hizbullah'tan İsrail'e misilleme gelebileceğini söylüyor.
 

BBCTurkish.com, 03.09.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.