TÜBİTAK’ın görevini zamanında yapmadığı için cezaevinde olduğunu savunan Örnek, avukatı Turgay Sarıakçalı aracılığıyla İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açtığı davada, kuruma bağlı Siber Güvenlik Enstitüsü Müdürü ile davada bilirkişi olarak görüşlerine başvurulan 5 uzman hakkında şikâyetçi oldu. Davanın gerekçesi olarak ise davalıların CD’ler üzerinde yapılan sahtecilik izlerini gizledikleri, raporlardaki yanlışlıkları bilerek yaptıkları ve görevleri dahilinde yapmaları gereken birçok incelemeyi yapmayarak gerçekleri gizledikleri; böylece yargı makamlarının yanıltıldığı ileri sürüldü. Dilekçede “Balyoz davası sanıkları iftiraya ve haksızlığa uğramıştır. Davalılar görevlerini gereği gibi yapsalar, ellerine gelen CD’leri uzmanlık alanları çerçevesinde gereği gibi inceleseler, daha önemlisi tespit ettikleri bazı gerçekleri saklamak için özel gayret göstermeselerdi bugün yaşananların hiçbirisi tartışılmayacaktı” denildi. Avukat Sarıakçalı da “İlk raporda zaten bazı yanlış şeyler vardı. İkinci raporda da bu yanlışların üstü örtülsün diye elle yapılmış bazı düzeltmeler tespit etmiştik. Tazminat miktarını da bilinçli olarak sembolik tuttuk” dedi.
Hürriyet, 09.02.2014