Gündem
Gündem > Ekonomik Gündem > Niyet ettim... Yolsuzlukları AK’lamaya!Niyet ettim... Yolsuzlukları AK’lamaya!Yaklaşık bir buçuk yıldır “AK Parti gitgide ANAP’laşıyor, DYP’leşiyor” dediğimde, iktidar partisi ve destekçileri bana kızmış, hakkımda atmadık iftira bırakmamışlardı. Ancak son bir yıldır Meclis’ten birbiri ardına gece yarısı geçirilen yasalar ve yargı paketleri adı altında verilen teklifleri gördükçe hiç de haksız olmadığım anlaşılıyor. Yaşı 30’un üzerinde olanlar hatırlayacaktır. 1994 yılı sonrası ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve DYP Genel Başkanı Tansu Çiller birbirlerini yolsuzluk yapmakla suçlamış, iddialar kamuoyunun gündemine taşınmış ve Yüce Divan’da yargılanma sesleri yükselmişti. Ancak ne olmuşsa olmuş, her iki parti kurdukları koalisyonla iddialarından vazgeçip, bir de birbirlerini aklama yolunu seçmişlerdi. 90’ların üzerinden çok geçmedi. Bugün Meclis benzer sahnelere şahitlik ediyor. Sözü nereye getireceğimi sanırım tahmin ettiniz. Ya da edemediniz (çünkü, medya bu olayı görmeyerek tarihe geçti). İsminin başında “adalet” olan bir komisyonda önceki gün ilginç bir olay yaşandı. CHP komisyonda görüşülmekte olan 4. Yargı Paketi’ne bir madde ekletmek üzere hareket geçti. İlginç bir teklifte bulundu. Ana muhalefet partisi, TCK’nın 235. maddesindeki “ihaleye fesat karıştırma” suçundaki cezaların indirilmesini istiyordu. Bununla da yetmeyip, davaların Ağır Ceza Mahkemeleri yerine Asliye Ceza’da görülmesini talep ediyordu. Teklife göre, kamu kurum veya kuruluşlarının yaptığı ihalelere fesat karıştıran kişiye verilen beş yıldan12 yıla kadar olan hapis cezası, üç yıldan yedi yıla indirilecekti. “İhale sonucunda ilgili kamu kurumu veya kuruluşu açısından bir zarar olmuşsa cezanın yarı oranında arttırılacağı”na ilişkin hüküm de kaldırılacaktı. İhalede kamu zararı olmaması hâlinde ise ceza bir ila üç yıl arasında uygulanacaktı. Tıpkı komisyonda olduğu gibi başında “adalet” bulunan parti, CHP’nin önerisini jet hızıyla kabul etti. Yani yüz kızartıcı suçta, ceza indirimine gidilip, bir de erteleme hükmü getirildi. Bir buçuk yıldır “ANAP’laşıyorsunuz, DYP’leşiyorsunuz” dediğimde bana kızan iktidar partisi yetkililerinin sanırım bu duruma verecekleri bir cevabı vardır. Sizleri bu kadar korkutan ne? Niçin cezalarda indirim yapmak istiyorsunuz? CHP’nin teklifine jet hızıyla destek vermenizin altında yatan gerçek ne? Hangi usulsüzlük ve yolsuzluklar aklanacak? Kimler kurtulacak? Hangi ihaleler sizleri bu kadar korkutuyor? Ağır Ceza’dan Sulh Ceza’ya davaların alınmasının gerekçesi ne? AK Parti bundan yaklaşık bir yıl önce de Özel Yetkili Mahkemelerin yetki alanını daraltıyorum iddiasıyla yine örgütlü suç kapsamında Ağır Ceza Mahkemelerinde sorgulama ve yargılamaları yapılan çıkar amaçlı suçları değiştirdi. Sorgulama ve yargılamaları bu mahkemeden aldı. Şike cezaları bir gece yarısı indirilip, şikeciler aklandı. Ve bunu tüm Türkiye “Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin” olduğu Meclis’ten seyretti. Bedelli yasası adı altında, evrakta sahtecilik yapanlar, çürük raporu alanlar da yasaya eklenen bir maddeyle yaptıkları suçlardan kurtarıldı. AK Parti, DYP ve ANAP’ın geçmişte yaptığı yolsuzluk ve usulsüzlüklerin kamu vicdanında açtığı yara sonucu 2002 yılında tek başına iktidara geldi. Ancak 10 yıl sonra geldiğimiz nokta şu; yaptığı ihalelerin yargıya taşınmasından ve ceza almaktan korkan bir iktidarla karşı karşıyayız. Muhalefetin teklifini can simidi gören bir anlayışla karşı karşıyayız.
|