Yazı Dizileri

 İşte 'FETÖ' sözlüğü T24 YAZILARI
 Mehmet Altan'dan Kıbrıs Yazı Dizisi  Muhteşem açmaz ve Kürt meselesi
 2. Cumhuriyet’e doğru  İkinci cumhuriyet: Mecburi istikamet
 DİYANETİN DİNİ: DEVLET  TARİHİ UZLAŞMA YOLUNDA TÜRKİYE
 HASAN CEMAL'İN ÇEKİLME GÜNLÜĞÜ MİLLİYETÇİLİK DÖNÜŞÜYOR MU ÖLÜYOR MU?
 İNSAN KAÇAKÇILIĞI GERÇEĞİ DEMOKRASİ KAVŞAĞINDA BAŞKANLIK SİSTEMİ
 CHP ve SOSYAL DEMOKRASİNİN KRİZİ  BARIŞA GİDEN YOL
 ÖTEKİ İSTANBUL Türkiye'de liberalizm
 Balyoz ve gerçekler  WikiLeaks Türkiye Belgeleri
 Devletten Apo’ya mektuplar  Anadilde Eğitim Dosyası-Radikal
 Faili meçhuller meçhul kalmasın Radikal-EDAM toplantısı
 Siyasette ve toplumda kutuplaşma 1993 darbesi
 Cuntanın hedefi kaos yaratmak Röportaj Taha Akyol
 Ordunun yakın siyasi tarihi Foucault’nun Sarkacı ve komplo teorileri
 Zor günlerin komutanından dün, bugün, yarın  Referans Yazı Dizisi
 PKK sınır dışına çıkabilir PERŞEMBE KONFERANSLARI
 Yeni başlayanlar için Ergenekon BALBAY'IN GÜNLÜKLERİ
 GÜNLÜKLERİN ARKA PLANI SİVİL DARBE GÜNLÜKLERİ
 ERGENEKON KUYULARINDA KAYBOLAN HAYATLAR AYDIN DOĞAN-TARAF
 GÜNEYDOĞU ERGENEKON'U JİTEM
 90 YILDIR KANAYAN YARA: FİLİSTİN KÜRESELLEŞEN TARIM ve YENİ DÜNYA DÜZENİ
 KAPİTALİZM NİTELİK DEĞİŞTİRİYOR 

 Yazı Dizileri > Mehmet Altan'dan Kıbrıs Yazı Dizisi > Biden Adaya Neden Geldi?

Biden Adaya Neden Geldi?

Nisan ayının son haftası, “Türkiye,Avrupa Birliği ve Kıbrıs Üçgeni” başlıklı  konferans  vermek için  Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa İlçe Başkanı  Mutlu  Azgın’ın  konuğu olarak  Kıbrıs’a gittiğimi söylemiştim…

O günden bu yana çok da  fazla bir zaman geçmedi ama Kıbrıs’la ilgili haberlerin bereketi hiç eksilmedi.

Önce, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Türkiye'yi, Kıbrıs'ın 1974 yılındaki işgali ve onu izleyen bölünmesiyle ilgili olarak 90 milyon euro tutarında tazminat ödemeye mahkum etmesi,ardından  52 yıl aradan sonra ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın Kıbrıs   ziyareti ve Deep Purple’ın  muhteşem konseri…

xxx

Ne var ki Lefkoşa’da KKTC Başbakanı  Özkan Yorgancıoğlu,Dişişleri Bakanı Özdil Nami ve CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk ile yediğim öğle yemeği,artarak devam eden hareketliliğin iç ve dış parametrelerini birinci ağızlardan dinleyip,daha derin ve güncel bir şekilde değerlendirmeme imkan verdi.

Yemekte, Kıbrıs’ın yeni aranışlarının ışığında  dış dünya ile  ilişkileri kadar KKTC’de  yerel bir çerçevede hükmünü icra eden siyasi dalgalanmalarını da sorgulayabildim.

Bilindiği gibi KKTC ‘de Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP/BG) ile Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP/UG) in oluşturduğu bir koalisyon hükümeti var.

Ülkenin dış dünya ile ilişkilerini ABD’nin bizzat sahaya indiği barış görüşmeleri belirlerken,içeriyi ise çok yakındaki belediye seçimleri ve ardından gelecek cumhurbaşkanlığı seçimleri şekillendiriyor.

Dış gelişmeler ile yerel iktidar kavgası adeta birbirinin tezatı gibi çok ayrı iki mecrada seyrediyor.Hatta Türkiye dışında kimsenin hala tanımadığı bu minüskül devletin iktidarında olma hedef ve arzusu, dünyalı ve küresel gelişmeleri zaman zaman tamamıyla yok sayan bir tutumu da kışkırtabiliyor.

Genellikle siyasetçinin öncelikli ve belki de yegane hedefi siyasal iktidar, diğer her şey bu hedeften çok sonra  bir yerlerde. Üstelikte açık arayla.

DP, iktidarın büyük ortağı CTP ile koalisyon yapıyor gibi gözüküyor ama KKTC Lideri Derviş Eroğlu ile çok daha yakın gibi görüntü veriyor.

Derviş Eroğlu da daha ziyade yaklaşan başkanlık seçimleri ile ilgili ve stratejisi bunun üzerine.

O nedenle yerel siyasette, hem  hükümet içi,hem de hükümet ile cumhurbaşkanı arasında çok öne çıkmasa da kendini artırarak hissettiren bir tansiyon var.

Örneğin,cumhurbaşkanı tüm dış ve barış  görüşmelerinde hükümeti dışlıyor, “yok hükmünde” davranıyor.

Bu konudaki izlenimlerimi anlatacağım.

Ancak,KKTC iç siyasetinin bugünkü halini dipli köşeli görmeden önce,Ada’nın dış dünya ile ilişkilerini ve Kıbrıs müzakerelerini,özellikle de  ABD Başkan Yardımcısı Biden’in ziyaretini değerlendirmekte yarar var.

xxx

Öğle yemeğinde Başbakan Yorgancıoğlu ve genel sekreter Erk’i beklerken ABD’den henüz gelmiş olan Dişişleri Bakanı  Özdil Nami ile  olup biteni epeyce konuşma imkanı bulduk.

Sakin, güvenli ve  global bir bakış açısıyla olup biteni değerlendiren Nami’ye barış görüşmelerini,ABD ziyaretini ve ileriyi nasıl gördüğünü sordum.

xxx

Kıbrıs’ın  yeniden böylesine öne çıkması ve ABD’nin fiilen son sürece taraf olması, muhtemelen Orta-Doğu ve Kafkas’lar bölgesindeki son gelişmelerle yakından ilgili.

Nitekim  YENİDÜZEN Gazetesi muhabiri  Ayşe Güler’in  “Kıbrıs’ta devam eden müzakereler ‘ivme’ kazandı. İlk defa dış ülkeler, Kıbrıs sorununa bu kadar ilgi gösterdi. Çözüm yakın mı?” sorusuna da bu minvalde şu cevabı verdim:

“ Avrupa Birliği her zaman bu sürece dahil oldu. O da ivmesini, hızını artırdı.

Ancak Amerika’nın bu denli sahaya girdiği yeni bir dönemi yaşıyoruz.

Çünkü Amerika, Akdeniz ve Ortadoğu coğrafyasına  baktığında şu anda en rahat çözebileceği yer olarak Kıbrıs’ı görüyor. Amerika, Kıbrıs’ı rahatlatarak bölgede yeni bir denge kurabilir.

Amerika, Kıbrıs’ı çözerek Türkiye-İsrail dengesini sağlamak ve Ukrayna’daki gelişmelere alternatif yaratmak istiyor.

ABD’nin enerjisi Kıbrıs’ta yoğunlaştı. Çünkü Kıbrıs, Akdeniz ve Ortadoğu’nun kilit taşı haline geldi. Tabii ki bu duruma petrol aramalarının etkileri de mevcut.

Uluslararası sistem, Kıbrıs’ta ciddi aktör olarak sahaya indi.

Amerikan dış politikası, ilk Kıbrıs sorununu çözerek, Ortadoğu ve Akdeniz’i rahatlatmak istiyor.

Oyunu güçlü oynarken, Türkiye’yi de bu işin içerisine çok da müdahil etmeden süreci yürütecek.

Amerika’nın bölgede sahaya inmesi,başbakan ile mesafeli tavrı, süreci etkileyecekmiş gibi görünmüyor.

Amerika’nın Kıbrıs sorununu 10 ayda çözme gibi bir niyeti var “ dedim.

Arap Baharı’nın buharlaştığı,Suriye’nin iç savaşa sürüklendiği,Türkiye’nin siyasal İslam üzerinden otoriter bir düzen denemeleri yaptığı,Ukranya’nın çok ciddi biçimde örselenmeye devam ettiği bir ortamda gördüğüm o ki,ABD bu kez Orta-Doğu ve Kafkas’larda  oyun düzenini Kıbrıs’a daha fazla rol yükleyerek yeniden kurmak istiyor.

Nitekim, ABD Başkan Yardımcısı Biden, Kıbrıs Türk ve Rum gazetelerine verdiği özel demecinde doğalgazla birlikte düşünüldüğünde, bir çözüm olması halinde Kıbrıs’ın bölgenin lideri olabileceğini söyledi.

xxx

KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun özenle dışladığı  Dişişleri Bakanı Özdil Nami ‘nin de Biden ziyaretini  nasıl değerlendirdiğini merak ettim.

Nami’nin, ABD’nin Kıbrıs konusuna 10 yıl aradan sonra Annan Planı seviyesinde ilgi göstermesinin, özellikle ortak metin ile oluşan olumlu ortamla sağlandığını ifade ettiğini;Amerikalı yetkililerin ayrıca Kıbrıs’taki iç dengeler bakımından da kapsamlı çözüm yönünde olumlu bir atmosfer olduğunu belirttiklerini söylediğini okudum.

Nami, aynı yetkililerin dış faktörleri ilgilendiren konular olan doğalgaz, Türkiye-AB ilişkileri, hatta Ukrayna krizinden sonra ortaya çıkan AB-NATO ilişkileri bakımından Kıbrıs meselesinin birçok olumlu gelişmenin anahtarını elinde tutan bir sorun olarak değerlendirdiklerine de işaret etmekteydi.

xxx

KKTC iç siyaseti bu gelişmelerden ziyade,hemen önündeki belediye ve ardından gelecek cumhurbaşkanlığı seçimlerine endeksli.

Ancak, ada ve toplum değişirken siyaset bu ivmeyi pek yakalayabilmiş değil,bu nedenle partilerde bugüne kadar rastlanmamış bir “gençler” “yaşlılar” ya da   “eskiler”  “yeniler” yarışması,hatta gerginliği var….Bu, en fazla CTP'de belirgin.

Bunca yıldır tanıdığım Kıbrıs’a bir de bu gözle baktım,toplum yaşamı keşfediyor ama  ülkenin siyasal ve ekonomik yapılanması hep eskisi gibi.

Bu çelişkiyi de yarın tartışalım.

Yarın :

KKTC’de kim cumhurbaşkanı olacak ?

gzete360, 29.05.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.