Medyada 2. Cumhuriyet > İkinci Cumhuriyet kurulurken

İkinci Cumhuriyet kurulurken

İkinci Cumhuriyet'te, köhne ve arkaik sol'un, 1930'lar CHP'sinin, köşesinde taht kurmuş yazarların, yeminli AK Parti düşmanlarının, demokrat görünümlü şarlatanların yeri olmayacak. Sahneye, yeni aydınlar, siyasi partiler, siyasetçiler, köşe yazarları, işadamları ve en nihayetinde 'yeni bir toplum' çıkacak.

BAYRAM ZİLAN - JÖN KÜRTLER GENEL BAŞKANI

90 yıllık bir 'ara rejim' sonrası kendi mecrasına dönmeye başlamanın adıdır İkinci Cumhuriyet. Artık, bu ülkede her şey yeni paradigma üzerinden şekillenecek, pozisyonlar, stratejiler, hedefler, söylemler, yöntemler, idealler ve hatta ideolojiler bu değişimden nasibini alacak. Fi tarihinde sıradan cümlelerle 'demokrat/liberal' kimliği kazananların bugün yine aynı cümlelerle 'statükocu' sayılacağı bir dönemi yaşamaktayız.

Bu tarihsel değişimin gerisinde kalanlar, zamanın ruhunu okuyamayanlar tarihin çöplüğüne gidecek. Ancak buradan 'unutulmak' 'silinip yok olmak' anlamı çıkartarak kolaycılığa kaçmamak gerekir. 'Tarihin çöplüğü' kavramsalı aynı zamanda bir 'toplumsal hafıza'ya tekabül eder. Dolaysıyla tarihin çöplüğüne gidenlerin silinip yok olmayacağını, aksine, toplumun hafızasında 'tarih dışı kalanlar' etiketiyle bir yer edineceğini ve hiçbir zaman unutulmayacağını hesaba katmak gerekir.

Toplumun bütün katmanlarının yeniden şekillendiği bir süreçte, suyun akışına direnenlerin kadim çırpınışlarını hep birlikte –ibretle- izleyeceğiz.

1930 CHP'SİNİN SONU GELDİ

İkinci Cumhuriyet'te, köhne ve arkaik sol'un, 1930'lar CHP'sinin, köşesinde taht kurmuş yazarların, ulusal oburların, yeminli AK Parti düşmanlarının, illegalitenin, tektipçilerin ve demokrat görünümlü şarlatanların yeri olmayacak. Sahneye, yeni aydınlar, siyasi partiler, siyasetçiler, köşe yazarları, işadamları ve en nihayetinde 'yeni bir toplum' çıkacak.

İktidarı, ancak daha fazla demokrasi vaadedenler değiştirebilecek. Hiç kimse renginden ve dilinden dolayı dışlanamayacak, dışlamaya tebessüm edenler toplum tarafından aforoz edilecek.

İkinci Cumhuriyet'in kuruluşuna sebep olanların Birinci Cumhuriyetçiler olduğunu da not düşmek gerekiyor. Kabul edelim veya etmeyelim bu toplumun 1923–2013 arasında yaşadığı travmalardır İkinci Cumhuriyeti kurdur(t)an. Dolaysıyla adres bellidir. İkinci Cumhuriyetin faili Birinci Cumhuriyettir.

Yeni Türkiye için yapılacak anayasanın zamanın ruhuna uygun olması en temel beklentidir. Çoğulcu, hiçbir etnisiteye atıfta bulunmayan, bireyleri katagorize etmeyen, eşit yurttaşlık ve anayasal vatandaşlık temelinde bir metin ancak 'toplumsal sözleşme' olabilir.

 Bu süreç içerisinde bazı 'kavram'ları gözden geçirip, daha kapsayıcı, daha kucaklayıcı kavramlarla ikame etmek de önemlidir.

HELALLEŞME VE YÜZLEŞME

Örneğin birçoğumuz Newroz'da 'insanların elinde Türk bayrağı neden yoktu' sorgulaması yaparken, bu insanların yıllarca Türk bayrağı altında zorla Türkleştirilmek istendiğini, bunun için baskı ve işkenceye tabi tutulduğunu unutmuş durumda. Meseleyi 'Kürtlerin Türk bayrağıyla sorunu' ezberciliğinden kotarıp 'Kürtlerin küskünlüğü' zeminine getirmek, söylemleri yenileştirmek, kimseyi kırmayacak 'helalleşme ve yüzleşmeyi' esas alacak bir dil geliştirmek oldukça elzemdir.

Kavram değişimini sadece anayasayla sınırlı tutmak eksikliktir. Örneğin anayasanın birçok yerinde geçen 'Türk Milleti' kavramını kaldırıp yerine 'Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı' kavramını yerleştirirken, adı 'Türk' kavramıyla başlayan birçok kurumu aynı adla bırakmak eşyanın tabiatına aykırıdır. Eğer 'Türk' kavramı, 'etnisite'yi değil, bir milleti ifade ediyorsa anayasada'Türk' kavramının geçtiği kısımlar neden değiştirilmek isteniyor? Şayet değiştirilme sebebi, 'Türk' kavramının bir 'etnisite'yi ifade etmesiyse kurumlardaki ve bayraktaki 'Türk' kavramı neyi ifade etmektedir?

Bir başka deyişle 'ötekilik duygusu' yaratan öğelerden arınarak 'ortaklık ve bir'lik duygusu' inşa etmek bir gerekliliktir. 'Ötekilik' duygusu yaratan öğelerden arınmak, herhangi bir etnisiteye karşıtlık değil, aksine 'bütün etnisitelerin biraradalığını' güçlendirmektir.

Yeni Şafak, 03.06.2013

Konu ile ilgili sayfalar...
7/3/2017 - 15 Temmuz’un ilk entelektüel sonucu ...
9/20/2016 - Garip ilişkiler...
8/16/2016 - Mehmet Altan: Türkiye, 'İkinci Cumhuriyet' kavramına mecburen geri dönecek...
8/12/2016 - Batı’nın “Yeni Türkiye” kuşkusu ...
4/25/2016 - Siyasal İslam ve İkinci Cumhuriyet ...
Bütün başlıklar için tıklayınız