Medyada 2. Cumhuriyet > Açıklama yapınız Tayyip Bey!

Açıklama yapınız Tayyip Bey!

SEVGİLİ okuyucularım, bu yazıyı bugün mutlaka saklayın, çünkü devamını yarın yazacağım). Elimde bir kitap var. ‘‘2. Cumhuriyet Tartışmaları.’’ Başak Yayınları tarafından Ağustos 1993'te basılmış.

Yazarları Metin Sever ve Cem Dizdar. Kitapta 2. Cumhuriyet safsatasıyla ilgili olarak bazı kişilerle yapılan söyleşiler yer alıyor. Turgut Özal, Aydın Menderes, Mehmet Altan, Yalçın Küçük, Abdurrahman Dilipak...

Söyleşi yapılanlardan biri de Recep Tayyip Erdoğan. Kendisi o sırada Refah Partisi İstanbul İl Başkanı ve partinin MKYK üyesi. Henüz belediye başkanı ve başbakan değil!

Tayyip'in bu söyleşideki fikir ve sözleri, Türkiye'yi bugün kimin, hangi kafanın yönettiğinin acı ve somut örneğini oluşturuyor.

Evet, o kafa şimdi bizi yönetiyor. Bakınız özetle neler diyor:

‘‘Demokrasi bugüne kadar bazen amaç, bazen araç olarak görülmüştür. Bize göre ise demokrasi ancak bir araçtır. Hangi sisteme gitmek istiyorsanız, bu düzenlerin seçiminde bir araçtır.’’

Kafasındaki İslamcı yönetimin bu yöntemle kurulacağını söylemek istiyor.

‘‘Cumhuriyet dönemi... kendisine din olarak Kemalizmi almış ve başka hiçbir dine (Müslümanlık dahil!) hayat hakkı tanımayarak kitlelere zorla dikte etmiştir.’’

Bu sözleri söyleyen kişi, o kafasıyla şimdi Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetiyor. Yaptıkları, yapmak istedikleri ortada.

***

‘‘Ne yazık ki Türkiye'nin 70 yıllık tarihi boşa harcanmış bir zamandır. Türkiye Cumhuriyeti 1923'ten bu yana sürekli bir gerileyiş içindedir.’’

Evet, Cumhuriyet dönemi için bunları söyleyebiliyor. Osmanlı enkazından sonra ülkemizin nereden nereye geldiğini, esareti nasıl yırttığını, egemenliğini hangi koşullarda kazandığını ya bilmiyor, ya da görmek istemiyor. Çok yazık.

‘‘Bir diğer sorunumuz, askeri bağımsızlığımızın da tehlikeye girmesi. NATO'nun baskısı elimizi kolumuzu bağlıyor.’’

10 yıl önce bunları söyleyen kişi, 10 yıl sonra Irak'ta ABD tarafından esir edilen Türk askerleri konusunda ‘‘müttefikimizle ilişkileri germeyelim’’ diyor. Hangisine inanalım?.. Devam ediyor:

‘‘Bir diğer sıkıntımız, milli bütünlüğümüzün tehlikede olması. Bunu şu şekilde açayım. Resmi ideoloji ırkçı bir kişilik taşıyor. Bu yapısıyla da milli bütünlüğü koruması mümkün değildir. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti'nde 27 etnik grup yaşamakta. Bu 27 etnik grubun da varlıklarının tanınması gerekmektedir. Türkiye Türklerindir gibi tezler yanlıştır.’’

Bu sözleri üzerinde yorumu siz yapın.

***

Şimdi yine Tayyip'in sözleriyle, son derece tehlikeli bölüme geliyorum. Kitaptaki soru yanıt bölümünü size özetle aktarıyorum:

Soru: ‘‘Bu değişim süreci içerisinde eğer ülkede yaşayan bazı grup insanlar milli yapı içerisinde kalmak istemezlerse ne olacak?’’

Yanıt: ‘‘Onun kararını yine halk verecek.’’

İsteyen ayrılabilir demek istiyor. Sakınca görmüyor!

Soru: ‘‘Örneğin Kürtler biz ayrı yaşamak istiyoruz diyebilirler.’’

Yanıt: ‘‘Bu durumda belki Osmanlı eyaletler sistemi benzeri bir şey yapılabilir.’’

Kafası Osmanlı eyalet sistemine takılmış, günümüze uyarlanmasını istiyor. İnanılmaz bir şey!

Soru: ‘‘Bağımsızlık isterlerse, tamamen ayrılmak isterlerse...’’

Yanıt: ‘‘Bu toprak üzerinde böyle bir bağımsız yapıyı kurma kudreti varsa kurar. (Hoşgörüyle bakıyor). Ama kudreti yoksa... Bu hakkı kimden isteyeceği önemlidir. Coğrafi bütünlük içerisinde evet ama coğrafi ayrılık içerisinde hayır.’’

Soru: ‘‘Coğrafi bütünlükten kastınız Misak-ı Milli sınırları mı?’’

Yanıt: ‘‘Ona orada sınır tayin edemem. Eyaletler tarzı bir sistem içinde olabilir diyorum.’’

Ayrılıkçılığa çanak tutan bu şahıs bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanı. Bu kafa şimdi ülkemizi yönetiyor. Söyleyecek söz bulamıyorum. İnanılmaz bir şey.

***

Sevgili okuyucularım, bu yazı burada bitmiyor. Tayyip'in aynı söyleşideki diğer inanılmaz incilerini size yarınki yazımda aktaracağım.

Bu yazıyı bugün lütfen saklayın, yarın iki yazıyı birden bir bütün olarak yeniden okumanız gerekecek ve bir kez daha göreceksiniz ki:

Bu kafa, bu kafalar Türkiye'yi yönetemez. Türkiye Cumhuriyeti bunların eline bırakılamaz.

Emin Çölaşan, Hürriyet
10.07.2003

Konu ile ilgili sayfalar...
7/3/2017 - 15 Temmuz’un ilk entelektüel sonucu ...
9/20/2016 - Garip ilişkiler...
8/16/2016 - Mehmet Altan: Türkiye, 'İkinci Cumhuriyet' kavramına mecburen geri dönecek...
8/12/2016 - Batı’nın “Yeni Türkiye” kuşkusu ...
4/25/2016 - Siyasal İslam ve İkinci Cumhuriyet ...
Bütün başlıklar için tıklayınız