Medyada 2. Cumhuriyet > İkinci Cumhuriyet ve Postmodern Sevr

İkinci Cumhuriyet ve Postmodern Sevr

Türkiye Cumhuriyeti'nin 81. yılında Patrik Bartholomeos , şimdiye kadar yapılmadık bir girişimle 12 kişilik Sen Sinod'a, Türk vatandaşı olmayan altı üye atıyor.

Karar büyük tepki uyandırıyor.

Oysa, ekümenik (evrensel) niteliğinden hiçbir zaman gerçekten vazgeçmemiş olan Patrikhane'nin böyle bir girişimi kimse için sürpriz olmamalıydı.

Patrikhane, Lozan Antlaşması'na rağmen bu vasfından vazgeçmemişti. Patrikhane'ye yakın çevreler, Lozan Antlaşması'nda bu konuda açık bir hüküm olmadığı konusunda ısrarlıydılar.

Öyle görünüyor ki, Türkiye ile Patrikhane ve Yunanistan bu konuda ayrı düşünceleri ve görüşleri savunuyorlar. "Lozan Konferansı'nın Perde Arkası" adlı Nurer Uğurlu başkanlığında bir heyet tarafından hazırlanan kitapta (Örgün Yayınevi, 2003, İstanbul) eserin iki yazarından biri olan Rıza Nur , ikinci komisyonda ele alınan Patrikhane sorununu uzun uzun anlatır.

Yapıtın 188. sayfasında, Lozan Konferansı İkinci Türk Delegesi Rıza Nur aynen şunları söyler:

"... Bütün işler yolunda oldu bitti. Curzon da umumi celsede Patrik hakkında 'siyasi ve idari kuvvetlerden tecrit edildiğine, ilh...' dair beyanda bulundu. Zabta geçti. İşte bu pazarlık payı aylardan beri göbeğimizi çatlatıp halledilemeyen bu kadar ve sarp mes'eleleri bir anda yağdan kıl çeker gibi halledip bitirdi..."

****

Öyle görünüyor ki, Dr. Rıza Nur yanılmış, meğer hallolan değil, 81 yıl uyuduktan sonra ortaya çıkan bir sorun varmış.

Şimdi Patrikhane, ortada açık bir hüküm bulunmadığını, müzakere zaptına geçen Curzon'un ifadesinin bağlayıcı olmadığını söyleyecek, Türkiye ise aksine, Patrikhane'nin evrensel vasfının yani siyasi yetkilerinin Lozan ile sona erdiği görüşünü savunacak.

Bu tartışmanın hiç değilse, Sen Sinod üyelerinin uyrukları sorununu çözecek bir düzenleme vardı. Türk vatandaşı olmayanlar, Türkiye'de din adamı olarak görev yapamazlardı. Ne var ki, bu düzenleme de Demokrat Parti iktidara geldikten sonra kaldırıldı.

Tartışmanın içeriği kadar, gündeme getirildiği an da ilginçtir.

Türkiye'nin dışa bağımlılığının arttığı, Lozan ile kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin 1923'ten bu yana gelen niteliklerinin yalnızca dışarda değil, içerde, bizzat iktidarın dizginlerini elinde tutanlar ile yandaşları tarafından da tartışma konusu edildiği bir sırada, Lozan konusu da gündeme gelmektedir.

****

Bütün bunlar Türkiye'nin IMF kıskacına düştüğü, Bush 'un Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ile bölgede sınırların yeniden oluşturulması düşüncesini ortaya attığı bir dönemde oluyor.

Tam bu sırada Patrikhane, Lozan tartışması demek olan bir sorunu ortaya atıyor.

Üstelik bunun için Kıbrıs müzakerelerinin sonunu beklemek gereği bile duyulmuyor.

Yukarıda da belirtildiği gibi, dış dengeler böyle iken içerde de kimilerinin çok istediği 2. Cumhuriyet dönemi başlamış bulunuyor.

Kimse kendisini kandırmasın! Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan temel ilkeler, dengeler artık geride kalmış, 1. Cumhuriyet tarihe karışmıştır.

Belirtmeye gerek yok ki, bu söylediklerimiz özlemlerimizin değil, gözlemlerimizin ifadesidir.

İşte bölgede yeniden düzenlenme tam böyle bir dönemde gündeme gelmiştir.

Sevr Antlaşması İtilaf Devletleri ile Osmanlı Heyeti arasında imzalandığında Batılılar "Şark Meselesi" nin, yani Osmanlı topraklarının bölüşülmesinin halledildiğini düşünmüşlerdi.

Yanılmışlardı.

Genç Türkiye Anadolu'da başlayan hareket ile Sevr'i kabul etmedi, uygulanmasına fırsat vermedi.

Bizim kitaplarımız Şark Meselesi'nin Lozan ile halledildiğini yazarlar.

Biz de yanılıyor muyuz acaba?

Yakında yüzyıl geride kaldığını sandığımız Şark Meselesi'ne yeni çözümler getirecek postmodern bir Sevr'i karşımıza çıkarmak isteyenler olabilir mi?

Ne dersiniz?

Ali Sirmen, Cumhuriyet
06.03.2004

Konu ile ilgili sayfalar...
7/3/2017 - 15 Temmuz’un ilk entelektüel sonucu ...
9/20/2016 - Garip ilişkiler...
8/16/2016 - Mehmet Altan: Türkiye, 'İkinci Cumhuriyet' kavramına mecburen geri dönecek...
8/12/2016 - Batı’nın “Yeni Türkiye” kuşkusu ...
4/25/2016 - Siyasal İslam ve İkinci Cumhuriyet ...
Bütün başlıklar için tıklayınız