Medyada 2. Cumhuriyet > Ulus-devlet düşmanlığı

Ulus-devlet düşmanlığı

KİMİ ekonomi profesörlerinin ekonomi yorumlarını, kimi sosyologların toplumsal çözümlemelerini okudukça ve bunların bazılarının üniversite öğretmeni olduklarını öğrendikçe, üniversiteye olan az güvenim giderek azalıyor.

Bunlardan biri, Mehmet Altan, Batı’nın icadı olan ‘ulus-devlet örgütlenmesi’nin modasının geçtiği, bizzat Batı’nın ulus-devlet modelini bıraktığı muştusunu (!) veriyor.

Muhterem, herhangi bir ‘ulus-devlet’ tanımı yapmadığı için, Batı’nın ulus-devletten vazgeçip geçmediğini anlamamız çok zor. Ancak ‘Bizzat Batı şimdi ondan AB ile vazgeçti’ (Sabah, 15.11.04) dediği için, Avrupa Birliği’nin yapısal olarak ulus-devleti sona erdirdiği sonucuna kolayca varabiliriz.

* * *

Her şeyi bir yana bırakalım, Batı’nın ulus-devlet modelini bırakmış olması, Türkiye’nin de bu modeli bırakmasını gerektirir mi? Muhteremlere göre gerektirir; ama bana göre gerektirmez. Neden?

Önce ‘Batı’ ile Avrupa Birliği işaret ediliyorsa, bu topluluğun ulus-devleti bıraktığı kuyruklu bir yalan. Ulus-devlet, AB’nin 25 üyesinden hangisinde terk edilmiş? Bu devletler ulusal egemenliklerinin küçük bir bölümünü AB’ye bırakmışlar, o kadar. Ordu yerinde, polis yerinde, mülki idare yerinde, ulusal eğitim ve maliye yerinde, devletlerin başkentleri yerinde duruyor; resmi dil yürürlükte; sınırlar aynı, toprak bütünlüğü devam ediyor... Görünürde, İngiltere dışında, bir tek para ortak. O kadar!.. Birliğin anayasası henüz onaylanmış değil, belki onaylanmaz bile... Kim bilir?

Gerçekler böyleyken, Avrupa Birliği’nin ‘ulus-devlet’i sona erdirdiği yalanı söyleniyor ve bazı II. Cumhuriyetçi zevat da buna pek seviniyor, bayram ediyor.

* * *

İkincisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin ulus-devleti 81 yaşında. Avrupa Birliği ülkelerinin ulus-devletlerinin yaşları en azından 150-200 arasında. Avrupa’da en son Türkiye ulus-devlet oldu. Türkiye’nin ulus-devleti çok genç, yüz yaşına gelmesine daha 19 yıl var. Basit bir organik hesap: En son ulus-devlet kuran Türkiye, gerekirse ulus-devleti en son bırakır!

Öte yandan, Avrupa Birliği üyeleri bile ulus-devletlerinden vazgeçmemişken Türkiye’ye ulus-devleti bırakmasını önermek iyi niyetle bağdaşmaz.

Ben kişisel olarak ulus-devletin sona ereceğine inanmıyorum; ama diyelim ki sona erecek!.. O zaman Türkiye’nin, Avrupa Birliği’ne tam üye olmasını beklerim. Álemin enayisi Türkiye mi? Bu iş Gümrük Birliği’ne girmeye benzemez. Avrupa Birliği’ne tam üye yapsınlar, ulus-devlet kendiliğinden tasfiye olur, eğer böyle bir şey olacaksa. AB’ye üye olmadan tasfiyeye girişmek ve bu tasfiyeyi tavsiye etmek (işte siyah harflerle yazıyorum) olsa olsa cehalettir!

* * *

ABD’nin ve küresel sermayenin amacının ne olduğunu yazacağım ve bazıları bu amacı ilk kez öğrenecek ve ilk kez düşünecek: ABD’nin ve küresel sermayenin tek amacı, bilinçli ve yurtsever vatandaşı bir benmerkezci müşteriye dönüştürmek. AB bu tehlikeyi görmüyorsa biz görelim. Ama AB de görüyor ve ulus-devletlere dayalı bir birlik içinde ABD ve küresel sermayeye karşı organize olmaya çalışıyor. Bunu ben bile görüyorum; ama çapsız ekonomi muallimleri göremiyor.
 

Özdemir İnce, Hürriyet
23.11.04

Konu ile ilgili sayfalar...
7/3/2017 - 15 Temmuz’un ilk entelektüel sonucu ...
9/20/2016 - Garip ilişkiler...
8/16/2016 - Mehmet Altan: Türkiye, 'İkinci Cumhuriyet' kavramına mecburen geri dönecek...
8/12/2016 - Batı’nın “Yeni Türkiye” kuşkusu ...
4/25/2016 - Siyasal İslam ve İkinci Cumhuriyet ...
Bütün başlıklar için tıklayınız