Medyada 2. Cumhuriyet > Pamuk linç edilmemeli

Pamuk linç edilmemeli

Ateş Hattı'nın beşlisi Orhan Pamuk'a karşı yapılan linç hareketini kınadı: Olmamalıydı.

En sert tepki Nebil Özgentürk'ün: Pamuk'tan önce 'Kitapları toplansın' diyen Sütçüler Kaymakamı'nın görevden alınmasını konuşalım.

Orhan Pamuk sendromu

'Ateş Hattı'nda bu kez Orhan Pamuk'un Ermeni meselesiyle ilgili sözlerini ve kitabının toplatılmasıyla ilgili söylenenler üzerine yaşanan tartışmayı ele aldık İşte Orhan Pamuk tartışması, işte liberal, rock'çı, solcu ve huysuz demokrat... Aralarında da Kemalist cin demokrat olarak bendeniz bulunuyorum....

Sevgili Ergun'la Şule, benden gazetenin yazarları ile ATEŞ HATTI yapmamı istediklerinde, "olur" dedim, "yapayım..." Yalnız kısa sürede farkettim ki, SABAH Gazetesinin yazarlarının hepsi aşırı demokrat... Hani Amerika'da Cumhuriyetçi ve Demokratlar vardır... Cumhuriyetçiler daha bir muhafazakâr olur... Stratejik durumlara da önem verdiklerinden Türkiye'yi daha bir önemser gözükürler... Baba Bush buna örnek... Oğlunu saymıyorum, çünkü onun nasıl biri olduğu konusunda Amerikan siyasetçileri hala karar veremedi... Hıncal abi dışında, bizim yazarlar, maşallah Clinton'un türevleri gibiler... Bir saksafonları eksik.. Bir demokrat bir demokratlar ki, bunlara İkinci Cumhuriyetçi demek kesmez... Demokrasi konusunda aralarında 6. 7. hatta 9. Cumhuriyet'i kuranlar var!. Ben kendimi demokrat sanırdım... Aralarında, Nebil'in deyimiyle Kemalist demokrat, Barlas'ın deyimiyle cin demokrat hallerindeyim... Onlar mı?.. Onları okurken taktığım sıfatları hatırlayarak okuyun...

LİBERAL DEMOKRAT: Mehmet Barlas...

ROCK'ÇI DEMOKRAT: Mansur Forutan

SOLCU DEMOKRAT: Nebil Özgentürk Ve

HUYSUZ DEMOKRAT: Emre Aköz... İşte Orhan Pamuk tartışması... İşte 4 ayrı demokrat türü... Aralarında da Kemalist cin demokrat olarak bendeniz bulunuyorum...

REHA MUHTAR: İsterseniz Orhan Pamuk konusuna solcu demokrattan başlayalım. Hem solcu hem demokrat olduğuna göre, söyleyeceği çok şey vardır.... O kendisini biliyordur diye düşünüyorum.

NEBİL ÖZGENTÜRK: Ben öyle kabul etmiyorum ama sen diyorsan canın sağolsun. Rahatsız olmam.

MUHTAR.: "Ben öyle kabul etmiyorum" diyorsan niye üstüne aldın.

ÖZGENTÜRK: Sen öyle değerlendiriyorsun diye.

MUHTAR: Orhan Pamuk'un Ermeni meselesiyle ilgili sözleri, kitaplarının toplatılmasına kadar giden bir süreç halini aldı... Öncesi de var. Öncesine gösterilen ağır bir reaksiyon var. O reaksiyon bir süre sonra toplumun her kesimini kapsıyor. Sonunda da gelinen nokta var. Bu kez Orhan Pamuk'un kitaplarını toplatarak ön plana çıkmaya çalışan bir kaymakam...

'HİTLER DÖNEMİ GİBİ' NEBİL ÖZGENTÜRK: Ne yazık ki gelinen nokta 1930'ların Hitler dönemini hatırlatıyor. Bayrak tartışmasını yaptığımız gibi aynı hezeyan, aynı hoşgörüsüzülük, aynı saygısızlık, aynı hedef gösterme... Hatta bir anlamda "katli vaciptir" bağırtıları ne yazık ki iki aydır Orhan Pamuk üzerinde de yoğunlaştı. Ağza alınmayacak hakaretler, küfürler... Yumuşakçadan tutun da pamukçaya kadar, "senin annenle aran zaten kötü" gibi kişisel ve özel hakaretlere bile vardırıldı. Her şeye rağmen çok satan, bilinen bir yazarın sözleri üzerindeki muhabetten çıkıp, aşağılamaya, yok etmeye karalamaya...

MUHTAR: Linç etmek demek istiyorsun galiba...

ÖZGENTÜRK: Evet, tam anlamıyla linç etmeye yönelik bir yazı silsilesi okudum, gördüm. Çok üzüldüm. Hiç tahmin etmeyeceğim insanlar da vardı. Çünkü koroya katılmak moda olur her zaman... Yalova Kaymakamı misali bir kaymakam da verdiği talimatla olmaması gerekeni yaptı. Hem linç kampanyasından hem de şahin siyasetçilerden aldığı güçle bunu yaptı. Çünkü kolay bir yöntem. Orada bir vatan haini var.Eğer bu ülke demokrasiye gitmeye çalışırken doğru yapmak istiyorsa Orhan Pamuk meselesinden önce, Pamuk'un sarfettiği laflardan önce bu kaymakamın görevden alınmasını konuşmalıdır.

MUHTAR: Bence ileride bu kaymakam politikaya girecek. Ve "Türkiye seninle gurur duyuyor" sloganları eşliğinde milletvekili bile olacak. Türkiye böyle çıkıntı tipleri çok gördü.

ÖZGENTÜRK: Bu Türkiye'nin kaderi zaten.

'KİTAP YAKMAK İNSANLIK AYIBI'
MUHTAR: Orhan Pamuk'un Ermeni meselesi ile ilgili söylediği şey bir araştırmanın sonucunda söylenmiş bir şey değil, bir tarihçi değil sonuçta. O da böyle dersini çok iyi çalışıp da tarihi belgeleri teker teker ispatlayıp da söylemiş birisi değil.

EMRE AKÖZ: Bir dakika! Dikkatinizi çekmiştir: Bu konuda iyi kötü söz söyleyen, fikir üreten insanların çoğu tarihçi değil. Büyükelçi filan...

MEHMET BARLAS: Şimdi yakından hatırladığımız Salman Rüşdü olayı var. Bir kitap yazdı. Hakkında fetva çıkarıldı. Hitler dönemine falan gitmek istemiyorum. Dünyanın neresinde olursanız olun. Uygarlık bir ülkenin tartışılacak konularına tahammül etmek demektir.

ÖZGENTÜRK: Aziz Nesin olayı var....

BARLAS: Daha somut bir şey var. Madımak Olayı. İnsanlar kendilerinden farklı düşünen insanları yakabiliyor. Bir insanın yazdığı, söylediği şeylerden ötürü kitabını yakmak, toplatmak, adamı cezalandırmak, bu çağın en büyük insanlık ayıbı. Ve Türkiye buna tanık oluyor. Madımak'ta tanık oldu.

'ORHAN PAMUK ABARTIYOR'
MUHTAR: Size ne oldu?..

BARLAS: Özal'ı savundum diye ben de ne küfürler yedim. Liboş dediler, şunu dediler bunu dediler... Tek başına kalabilmek çok önemli bir şey. Türkiye'de bir erdemdir. Orhan Pamuk bunu seçmiş.

BARLAS: Ermeni meselesinde Orhan Pamuk yanlış söylüyor. Rakamları abartıyor. Bunu tartışmaya hazırım. Ama Orhan Pamuk'un kendi düşüncesini söylemesi için aynı şeyleri tekrar edebilirim.

AKÖZ: İkinci Cumhuriyetçiler'in söylediği hemen her şeyi şu anda Türkiye yapmaya çalışıyor... 10 yıl önce de onları linç etmeye kalkmıştık...

MUHTAR: Bir kaymakamın çıkıp bir yazarın kitaplarının toplatmak istemesindeki abukluk konusunda hepimizin görüş birliği var... Burada benim gördüğüm 5 kişi de bu linç etme kampanyasına katılmadı. Benim söylemek istediğim şu: Türkiye'de gazeteciler, yazarlar, nefes almasını bu mesleğe ya da özgürlüğünü bu meslekten yaşatabilen insanlar da bu kampanyanın mimarları oldular. Bu eleştiriler direkt sade vatandaştan gelmedi.

'SORULARI CEVAPLANDIRMALI'
BARLAS: Türkiye'nin yazarları, gazetecileri de tornadan çıkmış değil ki.

ÖZGENTÜRK: Ahmet Kaya olayında da aynısı oldu. Bunun nedeni de hamasi milliyetçiliktir. En kolay yoldur hamasi milliyetçilik.

ÖZGENTÜRK: Hala biz Sütçüler Kaymakamını konuşuyoruz. Orhan Pamuk yok iki aydır. Ben yurtdışında olduğunu tahmin diyorum. Bir Salman Rüşdi durumuna düşürüldü, ortaya çıkamıyor, korkuyor, çekiniyor. Burada hepimiz utanç duymalıyız. Bir adamın bir yazısından dolayı onu Salman Rüşdi durumuna düşürdüğümüz için. Bu aradaiki ay boyunca bütün Avrupa basınına ve televizyonuna vermesi gereken demeçleri ve röportajları istemediğini de biliyoruz.

MUHTAR: Sence neden daha sonra demeç vermedi Avrupa basınına...

ÖZGENTÜRK: Orhan Pamuk her şeye rağmen şimdi sorulan bütün soruları cevaplandırmalı. Böylece biz onu dinlemeliydik. Pamuk bunu yapmadı.

AKÖZ: Konuşmasına izin verilmedi ki...

ÖZGENTÜRK: Hayır, şu an yok ortada. Türkiye'ye gelsin demiyorum. Bir biçimde bir demeci herhangi bir ülkede bir gazeteye vermesi gerekirdi. İsterse Kenya'da isterse şurda, burda versin.

'ERMENİLER DE ÇOK KATI'
AKÖZ: Bunu Pamuk'tan beklemek haksızlıktır. O rada mesele şu: Örneğin Ermenistan'da Fransa'da ve Amerika'da faaliyet gösteren Ermeni çevrelerden aydınların çıkıp bu lafın benzerini söylemesi gerekiyor. "Biz de az Müslüman öldürmedik arkadaş" diyebilmeliler. Ancak Ermeni diasporası da bu konuda o kadar katı ki, kendi tezleri dışında en ufak laf eden Ermeniyi dışlıyorlar, söylediğine pişman ediyorlar. Bunu biliyoruz. Orada da çok katılık var.

MUHTAR: Orhan Pamuk böyle bir şey söylüyorsa biraz daha altını doldurmak zorunda değil mi ama?..

BARLAS: Bence fazla altını doldurmasına da gerek yok. Türkiye'de insanlar altını doldurmadan ne laflar ediyorlar. 20. yüzyılda neler gördü dünya...

MUHTAR: Ama daha çok Almanlar'ın Yahudiler'e yaptıkları, Güney Afrika'daki ırkçılık ve Ermeni meselesi ön plana çıkartılıyor....

BARLAS: Çok yakın tarihte Boşnak-Sırp olayını gördük. 200 bin Boşnak öldürüldü. Yani 20.yüzyılın bıraktığı miras bu.

'BAŞBAKAN SAHİP ÇIKMALI'
ÖZGENTÜRK: Geçenlerde, Ermenistan'a gittim... Ne yazık ki şu anki iktidar, korkunç. Bizi orada esas duruşa geçirtmeye çalıştılar. Aynı şey orada var, ne yazık ki. Bir grup gazeteci ve yazar gitmiştik. Soykırım adına sizi saygı duruşuna çağırıyoruz dediler. Biz de kalkmadık. Orada da bizi zorladılar. Biz orada bizi götüren grubun dışında resmi kurumlardan güleryüz görmedik.

MUHTAR: Orhan pamuk'un durumuna gelirsek... Bundan sonra bu konuda sizce ne yapmalı?..

BARLAS: Şu anda Türkiye'yi AB'ye sokmaya çalışan Başbakan'ın çıkıp "Yaptığınız ayıptır. Türkiye'de bir aydın, yazar bir şey söyledi diye onu linç etmek, kitaplarını toplatmak, kara listeye almak ayıptır. Ben Başbakan olarak Orhan Pamuk'un arkasındayım. Söylediği sözü tasvip etmiyorum. Ama arkasındayım" demesi lazım. Bazen politikacıların da görevi aydınlara kefil, kalkan olmaktır.

AKÖZ: Haziran 2004'te Amerika Başkanı Orhan Pamuk'tan alıntı yaparak İstanbul'u anlatmış ve millet gurur duymuştu. Orhan Pamuk aynı Orhan Pamuk.

BARLAS: Orhan Pamuk'un İstanbul'la ilgili sözlerini alan Bush, Galatasaray Üniversitesi'nde konuşma yaptı. Bush, Orhan Pamuk kitabıyla İstanbul'u anlattı. Şimdi Pamuk kara listede, böyle bir şey olamaz.

ÖZGENTÜRK: Bence Orhan Pamuk, sakin sakin cevap vermeli. İleriki günlerde ortaya çıkacaktır. Ancak şu andaki psikolojiyle Türkiye'ye gelmesi gerçekten tehlikelidir.
 

Reha Muhtar - Ateş Hattı, Sabah
04.04.2005

Konu ile ilgili sayfalar...
7/3/2017 - 15 Temmuz’un ilk entelektüel sonucu ...
9/20/2016 - Garip ilişkiler...
8/16/2016 - Mehmet Altan: Türkiye, 'İkinci Cumhuriyet' kavramına mecburen geri dönecek...
8/12/2016 - Batı’nın “Yeni Türkiye” kuşkusu ...
4/25/2016 - Siyasal İslam ve İkinci Cumhuriyet ...
Bütün başlıklar için tıklayınız