Medyada 2. Cumhuriyet > Ordu, Atatürk Türkiye'sinin değiştiğinin farkında

Ordu, Atatürk Türkiye'sinin değiştiğinin farkında

Başta Büyükanıt olmak üzere askerler, Atatürk Türkiye'sinin değiştiğinin farkında. Yoksa seçim sürecinin tamamlanmasına izin vermezlerdi. Türkiye artık ordu tarafından 'eğitilmeye' ihtiyaç duymuyor

Türkiye'deki İslamcılar, Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı seçilmesi üzerine istedikleri kadar kutlama yapabilirler. Gül de, milliyetçiler ve laiklerin kibirli muhalefetine rağmen cumhurbaşkanı seçilmesini, Atatürk'ün devletinin kuruluşundan bu yana hiçbir selefinin kutlamadığı gibi kutlayabilir. Fakat 'ikinci cumhuriyet'in ritmini kontrol altına almak ve cumhurbaşkanlığı seçimleri şokunu sindirmek için uzun bir zaman gerekecek. Bu arada first lady Hayrünnisa Gül'le birlikte başörtüsü Köşk'e girerken, bitkin cumhuriyetin yaşadığı değişikliği bağnaz bir fanatizizm diye özetleme eğilimi de basite indirgenmiş gibi görünüyor.
İslamcıların Gül'ün cumhurbaşkanlığını kazanmasıyla elde ettikleri zaferin asker-laik 'koruyucuların' yenilgisi olmadığını söylemek sadece, yeni kimliğini arayan Türkiye'deki büyük dönüşüm savaşının seçim döneminin bitişi sonrası başladığı anlamına geliyor. Muhalifler ve özellikle de anayasal çoğunluğu bozmak için ilk cumhurbaşkanlığı oylamasına girmeyen ancak başarılı da olamayan CHP, silahlı güçlerin cumhurbaşkanını boykot etmesini bekliyor.
Ordu liderlerinin Gül'ün yemin törenine katılmaktan kaçınmaları askerin öfkesini gösterse de, bu durum anayasanın askeri kurumun başkomutanı olarak adlandırdığı cumhurbaşkanına isyana dönüşmez. Fakat generaller darbe planı yapar ve 1980'deki Kenan Evren deneyimini tekrarlarsa durum değişir.
Aslında, başta Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt olmak üzere askerler, Atatürk Türkiye'sinin değiştiğinin farkında. Yoksa seçim sürecinin tamamlanmasına izin vermezlerdi. Bitkin cumhuriyet artık, savaşlara veya generallerin eğitimine ihtiyaç duymuyor.
Fakat, Gül ne kadar laikliğe tutunmak ve toplumsal çeşitliliği korumak üzere yemin etse de, generallerin endişeleri dinmeyecektir. Oysa, çeşitliliğin kabul edilmesi, Kürt milliyetçiliğine dair farklı bir sürecin başlaması için yeterli.
Yeni dönemdeki ilk çatışma anayasanın değiştirilmesi üzerine yaşanabilir. Milliyetçiler bu konuyu, orduyu cumhurbaşkanına ve 'İslamcıların yönetimine' karşı kışkırtmak için fırsat olarak görecek. Belki de Gül'ü düşürecekler... Oysa birçokları, AKP'nin Müslüman Kardeşler'e, Hamas'a, hatta Cezayir'deki İslami Kurtuluş Cephesi'ne benzemediği gerçeğini göz ardı ediyorlar. Muhalifler, Gül'ün Türkiye'sinin AB'ye yöneldiğini, ABD'nin müttefiki ve İsrail'in dostu olarak kalacağını unutuyor.
Washington'la bağlantılar ve modern Avrupa kimliği, Türk ordusunun Gül'ün cumhurbaşkanlığını kazanmasıyla yaşadığı şokunu atlatmak için bazı tercihlere başvurmasını engelliyor. Türkiye'deki herkes, ülkenin 'İslamlaştırılması tehlikesi' diye adlandırılan şeyin, AKP'yi destekleyenlerin ilerleyişini durdurmayı amaçlayan bir abartı olduğunun farkında. Ayrıca cumhuriyetin, partinin politikaları sayesinde 'ekonomik refah kasesi'nden büyük bir yudum aldı.
Amerikan 'işbirliğine' işaret eden öfkeli çığlıklarsa, AKP'nin adayının cumhurbaşkanlığı köşküne girişini kolaylaştırdı. Bu çığlıklar, generallerin ABD'nin Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti kurma projesine yönelik şüphelerinin son yankısı. Anayasa değişikliği savaşına ve AB üyeliği sürecinin rayına girmesine kadar Türkiye, Amerikalıların gözünde Irak savaşının sonuçlarını kontrol altına almak açısından bir köşe taşı olarak kalacak. Gül'ün Türkiye'sinin, ABD Irak'tan çekildikten sonra, 'İran baskını'yla mücadele edecek ilk ülkelerden biri olacağı fısıltı değil. Türkiye büyük dönüşümler döneminde. (Londra'da Arapça yayımlanan Hayat gazetesi, 30 Ağustos 2007)

 

Züheyr Kasaybati, Radikal
03.09.2007

Konu ile ilgili sayfalar...
7/3/2017 - 15 Temmuz’un ilk entelektüel sonucu ...
9/20/2016 - Garip ilişkiler...
8/16/2016 - Mehmet Altan: Türkiye, 'İkinci Cumhuriyet' kavramına mecburen geri dönecek...
8/12/2016 - Batı’nın “Yeni Türkiye” kuşkusu ...
4/25/2016 - Siyasal İslam ve İkinci Cumhuriyet ...
Bütün başlıklar için tıklayınız