Medyada 2. Cumhuriyet > CHP'li Anadol'dan Başbakan'a 'Dersim yanıtı'

CHP'li Anadol'dan Başbakan'a 'Dersim yanıtı' 
CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol, "Dersim'i CHP bombaladı" diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a İzmir'den yanıt verdi. Anadol, Dersim olayları sırasında İsmet İnönü'nün değil Celal Bayar'ın görevde olduğunu belirterek, "Bunları cehaletten söylüyorsa büyük bir felaketle, tarihi gerçekleri çarpıtıyorsa büyük bir rezaletle karşı karşıyayız" dedi.
 
Anadol, Başbakan'ı geçmişte söylediğini öne sürdüğü 'Glu glu dansı yapıyorlar', 'Demokrasi amaç değil araçtır', 'Işık göründü kıyam başlayacak' sözleri nedeniyle eleştirirken, "Erdoğan önce kendi geçmişiyle hesaplaşmalı" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Sakarya mitinginde sarf ettiği 'Dersim'i CHP bombaladı' sözleri CHP'den büyük tepki gördü.

CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce'nin ardından Kemal Anadol da İzmir'de partisinin İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında Erdoğan'ı cahillik ve tarihi gerçekleri çarpıtmakla suçladı.

1937 yılındaki Dersim olaylarıyla ilgili konuşan CHP Grup Başkan Vekili Anadol, Türkiye'nin bir yol ayrımında olduğunu, referandumdan 'evet' çıkması durumunda yargının idarenin parçası haline geleceğini öne sürerek, şöyle konuştu:

"Hayır' çıkarsa Türkiye antidemokratik bir tasarruftan, saldırıdan kendini kurtaracak ve hayırlı sonuca ulaşacaktır. Vatandaşımızın referandumda neyin oylanıp neye karar vereceğini bilmesi lazım. Liderlerin bu konuda aydınlatıcı bilgilendirici konuşmalar yapmaları lazım. Kılıçdaroğlu kampanyanın başından beri yolsuzluğun üzerine gidiyor. Neden? Yolsuzluğun çok önemli ilgisi var. Pakette milletvekili dokunulmazlığıyla ilgili hüküm yok. Sadece Anayasa Mahkemesi'nin iktidarın istediği gibi yapılandırılması var. Öbür maddeler sos. İktidardan düştüğü vakit gidecekleri yer Yüce Divan'dır. Yandaş hakimlerle orayı doldurabilme referandumudur bu."

Anadol, Başbakan Erdoğan dünyanın herhangi bir yerinde dürüst politikacıya yakışmayan bir şekilde, 80 yıl öncenin hesabını CHP'den sorduğunu dile getirerek, şöyle dedi:

"Dersim olayıyla ilgili aslı astarı olmayan açıklamalar yapmakta. CHP'yi güya sıkıştıracağını sanıyor. Halkımızın özellikle genç kuşakların bir takım gerçekleri öğrenmesi lazım. Erdoğan'ın sözlerini cevapsız bırakırsak tarih karşısında suç işleriz. 'Dersim'i CHP bombaladı. Cumhurbaşkanı kimdi, İsmet İnönü' dedi. Bu büyük bir yalan. 'Dersim ayaklanması' denilen olay, 21 Mart 1937'de başladı. Olaylar devam ederken Hükümet oraya asker göndermiş, 20 Eylül 1937 tarihinde Başbakan İnönü'ye Atatürk, onun isteği üzerine 1.5 ay izin vermiş. İnönü izne ayrılmış. Bu izinle birlikte Celal Bayar başbakanlığa vekaleten atanmış.

Başbakan vekili olarak idari ve siyasi sorumluluk kendisinde. 22 Ekim 1937'de ayaklanma denetim altına alınmış bombalama varsa bu arada olmuş. İnönü, 21 Ekim'de başbakanlıktan istifa etti. Aynı gün Bayar asaleten başbakan oldu. 15 Kasım'da Seyid Rıza ve 6 arkadaşı idam ediliyor. Başbakan Celal Bayar. 10 Kasım 1938 tarihinde Atatürk vefat ediyor. 11 Kasım 1938'de İnönü cumhurbaşkanı oluyor. Dersim 1937'de oluyor, İnönü 1 yıl sonra cumhurbaşkanı oluyor. Başbakan İnönü'nün 11 Kasım 1938 tarihinde cumhurbaşkanı olduğunu bilmiyor ve bunları cehaletten söylüyorsa büyük felaketle karşı karşıyayız. Böyle bir başbakan yönetiyor Türkiye'yi. Ancak bildiği halde tarihi gerçekleri yalan söyleyerek değiştirmek istiyorsa felaketin ötesinde rezaletle karşı karşıyayız. Bunun beraberliği yok. CHP olarak biz tek parti dönemi dahil tüm geçmişimizin onurla arkasında duruyoruz."

Anadol, CHP'yi yerden yere vuran, DP'yi kurarak soruşturma komisyonları kuran Celal Bayar'ı o gün dünyada olmayan kendilerinin savunduğunu anlatırken, "Adnan Menderes'i de savunuyoruz. Menderes, Özal ve Erdoğan'ın 'demokrat liderler' diye afişleri var. Son günlerde 'tarihimize yüzleşelim' kampanyası var. Ben 1941 doğumluyum. 1937 yılının hesabını veriyoruz. Kılıçdaroğlu o tarihte hiç yoktu benden de küçük" diye devam etti.

Glu glu dansı

CHP Grup Başkan Vekili Anadol, sözlerinin devamında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mensubu olduğu eski partisinin yöneticilerinin söylediği sözleri hatırlattı. Türkiye'nin kendi geçmişiyle hesaplaşmadan önce Erdoğan'ın kendi geçmişiyle hesaplaşması gerektiğini belirterek şöyle konuştu:

"Susurluk fasa fisodur" diyen bir başbakanın partisinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'ydın. 'Devlet içinde çeteler var. Kanunsuzluk yapıyorlar. Aydınlık için bir dakika karanlık' diyen ilericiler eylem yaparken 'Glu glu dansı yapıyorlar' diyen başbakanın partisinde belediye başkanı değil miydin? itirazın mı oldu? Alkışladın, katıldın o koroya. Olay basit, Erdoğan'ın zoru Cumhuriyet'le, Atatürk'le. Atatürk'e söyleyemediklerini İnönü'ye söylüyor. 1993 Yılında Ümraniye'de insanın tüylerini diken diken eden cümleler: '1.5 milyar Müslüman'ın ayağa kalkmasını bekliyorlar. Kalkacağız ışık göründü, kıyam başlayacak' diyor, 'İkinci cumhuriyet tartışmaları' adı altında yazılan kitapta, 'Türkiye Cumhuriyeti'nin 70 yıllık tarihine baktığımızda rejimin yüz akıyla çıktığını söyleyemeyiz. Bize göre demokrasi amaç değil ancak araçtır. Hangi sisteme geçmek istiyorsanız bu amaç değil araçtır' diyor. Referandum da sivil diktaya geçiş için yapılıyor. '1923 yılından bu yana cumhuriyet sürekli gerileme içindedir 70 yıllık tarih boşa harcanmış bir zamandır' diyor aynı kitapta."

CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol, Başbakan Erdoğan'ın Dersim konusuna Alevi oylarını çekmek için girdiğini öne sürdü. Anadol, Aleviler'in bu oyuna gelmeyeceğini savunurken, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de Hacı Bektaş çeşmesinden Recep Tayyip Erdoğan'ın musluğuna oy gitmez. 8 yıldır iktidardasın, iktidara gelmeden önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'ydın. Karacaahmet Cemevi'ne yıkım emri veren sen değil misin? Oralara gidip nöbet bekledik biz. AB uyum yasaları anlayışı içinde imar kanunlarında değişiklik yaptık. Cami yerini, ibadethaneye çevirdik. Şimdi Alanya'da, Didim'de herhangi bir yerde Proteston, Kataolik, Yahudiler bu değişikliğe göre sinagog, havra, kilise  yapabilecekler. Erdoğan, cemevinin ibadethane sayılmaması konusunda 8 yıldır ısrar ediyor. Biz gündeme getiriyoruz, AKP milletvekillerinin oylarıyla reddediliyor. Dersim masallarıyla yalan söylüyor. Onu her yerde bu yalanlarıyla baş başa bırakacağız. Onu Hikmetyar'ın dizlerinin dibindeki yerine bırakıyorum."
 
cnnturk.com, 16.08.2010
Konu ile ilgili sayfalar...
7/3/2017 - 15 Temmuz’un ilk entelektüel sonucu ...
9/20/2016 - Garip ilişkiler...
8/16/2016 - Mehmet Altan: Türkiye, 'İkinci Cumhuriyet' kavramına mecburen geri dönecek...
8/12/2016 - Batı’nın “Yeni Türkiye” kuşkusu ...
4/25/2016 - Siyasal İslam ve İkinci Cumhuriyet ...
Bütün başlıklar için tıklayınız