Medyada 2. Cumhuriyet > Altan'a göre 2. Cumhuriyet ne zaman gelecek?

Altan'a göre 2. Cumhuriyet ne zaman gelecek?
Muhatabının kim olduğuna, makamına, rütbesine, varsıllığı veya yoksulluğuna değil, düşüncelerine, söylediklerine göre cevap veren bir düşünce Robin Hood'u...
 

Mehmet Altan ile AKŞAM adına söyleşi yapan Şenay Yıldız, O'nun için her ne kadar "Akademisyen - Yazar" diye not düşmüşse de bizler biliyoruz ki O, Türkiye'de en ateşli hayranlıkların ve en kahredici düşmanlıkların muhatabı olan bir iktisat profesörü...
Sonra "Yazar" ve hatta "Kanaat Önderi"...
Ve elbette Türkiye'nin bilinen en deneyimli "2. Cumhuriyetçi"si...
Bizler tarafından en takdir edilen özelliği ise Akademik ahlâkı ve Fikrî mertliği...
Düşüncelerini hiç kıvırtmadan, hiç kekelemeden, hiç "ıııı" diye zaman kazanmaya çalışmadan söyleyip yazması...
Keza unutulmuş bir "hak verici" özlenen bir "haddini bildirici"...
Muhatabının kim olduğuna, makamına, rütbesine, varsıllığı veya yoksulluğuna değil, düşüncelerine, söylediklerine göre cevap veren bir düşünce Robin Hood'u...
Hükümetin her yaptığını (genel görüşe göre yanlış bile olsa) alkışlandığı bir gazetede, iktidar partisini de Başbakan veya bakanlarını da açık yüreklilikle ve yine hiç kekelemeden eleştiren yazar...
İnandığı konularda asla taviz vermeyen, inanan hiç kimseden de taviz koparmaya çalışmayan bir şövalye...
Ve bugünkü AKŞAM'a söylediklerine katılınmasa bile mutlaka kulak verilmesi gereken bir gerçek aydın..
Samimi bir Devrimci...
Riyasız bir Liberal Demokrat...
Çıkarsız bir militaizm karşıtı...
Pes ettirilemeyecek bir hukukun üstünlüğü ilkesi mümini...
Bakın ne diyor söyleşinin bir yerinde...

'SARAY'A GELİNCE USUL TARTIŞILIYOR
- YAŞ'a bu kadar az bir zaman kala, aralık ayından önce mahkemeye çıkarılamayacak olan  102 sanık hakkında Balyoz Darbe Planı iddiaları nedeniyle yakalama kararı çıkarılması sizi hiçbir açıdan rahatsız etmiyor mu?
Türkiye'de 'AK Parti gitsin de, nasıl giderse gitsin' diyen bir çekirdek kesim var. Onun için de bunlar gerek Ergenekon'un, gerek Balyoz'un, gerek Islak İmza'nın mahkeme süreçlerine, yargı süreçlerine rağmen, olmadığını inkar edecek kadar da fanatikler. Ama Türkiye'de usul hataları, her zaman ve herkes için var. Her zaman herkes için mevcut olan usul hatalarını dile getirmeyip, darbecilere ulaştığı vakit 'usul usul' diye tutturduğun vakit, bu da bir iki yüzlülük ve ilkesizliktir. Hem hukuka saygılı, hem darbelere karşı olan birisinin bölünmeye taraf olmadan söylemesi gereken şey, 'Ergenekon, Balyoz iddialarının çok ciddi olduğu, ama bu iddialarla ilgili olarak da usul özensizliklerinin var olduğu'dur. Biz muhalif bir aileden geldiğimiz için Türkiye'de hukukun ne olduğunu söyleyebilirim. Benim babamın mahkumiyeti bir günde geldi Yargıtay'dan İstanbul'a. Bu adamlar o zaman neredeydi? Hep 'Usule dikkat edeyim' diye ömürlerini geçirmiş insanlar değiller ki! Tabii bu usulün önemli olmadığı anlamına gelmiyor, ama niye ikisini aynı tonda söylemiyorsun? Saraya gelince usul orada ortaya çıkıyor. Çünkü Türkiye'de sarayda olanlar, kendini sarayın parçası sayanlar, hukukun yönetilenler için olduğunu sanıyor.
- İçişleri Bakanı'nın aranan bir komutanla yan yana geldiği fotoğrafı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ondan bir gece evvel zirve yapıldı. Genelkurmay Başkanı yakalama kararının çıktığı gece 23:00'te Başbakan'ın konutuna gitti ve Hatay'dan Adalet Bakanı'nı çağırdılar. Onun doğal sonucu bu. Yani mahkeme karar aldığı vakit Başbakan, Genelkurmay Başkanı ve Adalet Bakanı zirve yapıyorsa orada zaten hukuk yok demektir. Mahkeme hukukun olması için, darbecileri yargılamak için böyle bir girişimde bulunduğunda bunu engellediğin an, sen yarın gerçekten hukuk devleti olma ihtimalini de erteliyorsun. Genelkurmay Başkanı ile görüşmeyeceksin bu işi. Adalet Bakanı'nı çağırmayacaksın. Genelkurmay Başkanı da sana gelmeyi aklından geçirmeyecek, mahkeme kararı var ortada.

Kentliyim  ama dindarlara saygılıyım
Kendimi bir kent dindarı olarak tanımlamam. Ben bir kentliyim, dindar değilim. Ama dindarlara saygım var. Dindarın da benim yaşantıma saygısı olması gerekir. Farklılıkların bir arada yaşayabilmesi, demokratik ortamın doğal sonucudur.

Altan'la yapılan söyleşinin tamamını okumak için lütfen tıklayın.
 

gazeteciler.com, 01.08.2010

Konu ile ilgili sayfalar...
7/3/2017 - 15 Temmuz’un ilk entelektüel sonucu ...
9/20/2016 - Garip ilişkiler...
8/16/2016 - Mehmet Altan: Türkiye, 'İkinci Cumhuriyet' kavramına mecburen geri dönecek...
8/12/2016 - Batı’nın “Yeni Türkiye” kuşkusu ...
4/25/2016 - Siyasal İslam ve İkinci Cumhuriyet ...
Bütün başlıklar için tıklayınız