İKİNCİ CUMHURİYET
1. ilk kez 27 mayıs 1960'dan sonra ve ikinci kez de 90'ların başlarında kullanılan kavram. ikinci kez kullanımını daha fazla ses getirmiş ve ikinci cumhuriyet savunucuları ağır eleştiriler almıştır.
#1279051 (bilgistan, 09.02.2007 02:29)
2. gazeteci alev er ve yazar ahmet altan tarafından hazırlanan ve yakında yayına başlayacak olan yeni gazete.
kaynak : http://www.medyatava.net
#2098084 (imhotep, 09.08.2007 11:00)
3. mehmet altan'ın tek cümlelik tanımlamasına göre:
'kemalist bir cumhuriyetten demokratik bir cumhuriyete geçme önerisi'.
(bkz: ikinci cumhuriyetçi)
(bkz: ikinci cumhuriyetçilik)
(bkz: birinci ve ikinci cumhuriyet)
edit: Türkiye'de 'ikinci'den kasıt, her şeye müdahale eden, topluma kışla muamelesi çeken otoriter devlet ve onun kurumlarıyla oluşan bir toplumdan, devletin, bireyin mutluluğunun hizmetinde olduğu demokratik bir toplum düzenine geçiş. Bugünün dünyasına baktığımızda, bu iki düzenden hangisi daha 'ileri', daha 'çağdaş'? Herhalde ikincisi. Öyleyse, her cümleye 'çağdaş' kelimesiyle başlayanlar niçin 'ikinci Cumhuriyet' nitelemesinden bu kadar rahatsız?
kaynak: http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=232948
#2123981 (meister writer, 13.08.2007 13:52 ~ 16.09.2007 00:51)
4. (bkz: birinci cumhuriyet öldü yaşasın ikinci cumhuriyet)
#2165355 (ernest everhard, 20.08.2007 14:18)
5. kanlarıyla bize vatanı, rejimi hediye eden atalarımıza saygısızlıtır. anayasadan atatürkçülük çıksın, devletçiliğe karşı da özelleştirme diyecek kadar atatürk'e karşı görüşleri etrafında toplamış oluşumun, yalaka kalemlerinden çıkan ifadeden başka birşey de değildir.
#2165415 (pablo escobar, 20.08.2007 14:28)
6. ahmet altan, vakit gazetesi, fetto vb. şahsiyet ve olusumların destek vererek bu kavramın dogup yayılmasına sebebiyet vermeleriyle gündeme taşınmıs ve çevre yapmış bi kavramdır. tehlikelidir fakat milleti "ekonomi iyi iyi" diye kandıran zihniyetler yüzündne hızına hız katmaktadır. Allah sonumuzu hayır etsindir.
#2260776 (TwOfIsTeD, 04.09.2007 15:33)
7. (bkz: gelen gideni aratır)
(bkz: soros un turuncu demokratları)
(bkz: idealize sivil toplum olarak cemaat)
(bkz: globalizm)
#2260854 (sıpa, 04.09.2007 15:44)
8. kavramin ne zaman dogdugu kimin cikarttigi uzun uzun tartisiliyor su siralar,
bir taraftan star gazetesinde ve internet sitelerinde( http://www.gazetem.net,www.ikincicumhuriyet.org ) mehmet altan-kavramin babasi diyebiliriz-makalelerine devam ederken diger taraftan hurriyetten hadi uluengin yine stardan eser karakas ve zamandan mumtazer turkone altanla birlikte hareket etmekte.
hurriyetin editoru ertugrul ozkokun tepkilerine ragmen hadi uluengin yazilarina devam ederken mehmet altan stardan selefine desteklerini surdurmekte.
tabi ultra ulucalci cumhuriyet gazetesi ve statuko zabtiyeleri de bos durmuyor ve kavrama karsi bildirilerini sunuyolar son olarak bedri baykam cumhuriyet gazetesindeki kosesinde ikinci cumhuriyetcileri topa tuttu.
yurt icinde kose yazarlarimiz (an itibari ile) medeni bir sekilde kavrami tartisirken yurt disindanda cesitli yorumlar yapilmakta;son olarak misirda yayimlanan el-ehram gazetesinden fehmi huveydi
^ikinci cumhuriyet e doğru adım adım^ baslikli makalesiyle ahmet altan ve kalem arkadaslarini destekleyen bir yazi yazdi.
sonuc itibari ile 1992 den beri ciddi olarak tartisilan kavram sivil anayasa tartismalari ve abdullah gul un cumhurbaskanliginin yankilari ile gundeme oturmus durumda.
ak partinin %47 lik ikinci zaferi ne kadar statukocu zihniyetin hosuna gitmese de demokratik bir sonuc.
ve ak parti gerek akademisyenler ve gerekse aydin kesimle turk demokrasisini yeniden gozden gecirmekte;
etyen mahcupyanin deyimi ile muhafazakarlar sasirtmaya devam edecek...
ikinci cumhuriyet kavraminin ne ataturkle ne de laiklikle bir sorunu vardir.
sorun sivil demokrasidir.3 askeri bir postmodern bir elektro* darbe goren 21.yuzyil turkiyesi 84. yilinda cumhuriyetine yeniden sekil veriyor uniformasiz postalsiz bir siyaset istiyor;muhtirasiz darbesiz bir yonetim istiyor sozde degil ozde cumhuriyet diyor.
cumhuriyetin numaralandirilmasini cumhuriyete 1923 e ataturke saygisizlik olarak gorenlere kisa bilgiler:
1792 biir; 1848 ikii; 1870 üüç; 1946 döört ve 1958 beeş, söz konusu cumhuriyetin kundağı, beşiği veya anavatanı addedilen Fransa bugün işte onun be-şin-ci-si-ni yaşıyor.
Sonra, 1873, 1931 ve 1939 Franco sununki dahil, ispanya da da üç cumhuriyet oldu. Portekiz de ise 1910 ve 1926 ertesi, 1974 den beri yine bir üçüncüsü hüküm sürüyor.
bu arada ikinci Cumhuriyet tabiri ilk defa 1960 yılında Kurucu Meclis te chp liler tarafından kullanılıyor ve savunuluyor.
#2302227 (bilgehan, 12.09.2007 03:58 ~ 04:02)
9. 27 yaşındadır. kurucusu amerika birleşik devletleridir.
#2306827 (bl, 12.09.2007 23:47 ~ 23:48)
10. (bkz: deli saçması)
#2306835 (firtina, 12.09.2007 23:48)
11. - yeni anayasayı okudu mu?
+ hayır
- devlet şeklinin cumhuriyet olduğunu bildiren maddenin değiştirilmesi teklif dÂhi edilemeyecekmiş. artık cumhuriyeti değiştirmek yasal olarak mümkün değil...
+ biz de cumhurbaşkanını değiştiririz.
(bkz: demokrasi)
#2306891 (gothic evil, 12.09.2007 23:55)
12. kemalist ideolojilerin artık geçerliliğini kaybettiğini savunarak önümüze sunulmaya çalışılan yeni nesil bir anlayıştır. bu düşünceleri savunurken ab ve abd örnekleri verilir ancak iyi incelendiğinde ab ya bağlı ülkelerin ekonomik ve siyasi yönetimini daha merkeziyetçi, muhafazakar ve devletçi bir politika izlediği görülebilir. diğer bir taraftan asıl amacın mustafa kemal atatürk' ün döneminde bile bulunduğu çağın onlarca yıl ötesini düşünerek uyguladığı bu politikalar hala geçerliliğini koruduğunu söylemeyip durumu farklı boyutlara taşımaktır.. özellikle küreselleşmenin etkisi ile ülkeler kendilerini korumak adına daha etkin bir şekilde merkeziyetçi politikalar uygulayacaktır. bu sebeplerden ötürü 2. cumhuriyet denen olgu hiç bir zaman gerçekleşmeyecektir.
#2307065 (fikrizikri, 13.09.2007 00:18)
13. Türkiye'nin kültürel dayanaklarına ve geçmişteki önemli hamlelerine öldürücü darbeyi vurmak için yıllardır çalışan abd'nin, ortaya çıkmasında rolü olan sözde demokrasi, özde antidemokrasi söylemidir. Başını çeken eski solcu yazar çocukları ve bazı eski solculardır. Bu kişiler bazen açık cumhuriyet karşıtı ılımlı islam zihniyetiyle aynı çizgide yer almak durumunda kalırlar. Dolayısıyla abd ile de gönül bağları kendiliğinden oluşur. Söylemleri Irak'a özgürlük getiren abd söylemine benzer.
#2307085 (heathcliff, 13.09.2007 00:20)
14. kavramın babasının son yorumu
ikinci cumhuriyetveanayasa
Şimdi tepiniyorlar:
- ikinci Cumhuriyet olmasın.
ikinci Cumhuriyet ne?
Cumhuriyetin demokratikleşmesi.
Tepinenlerin derdi ne?
Altı Okçu cumhuriyet.
içinde halk egemenliğinin bulunmadığı, demokratik kuralların işlemediği, çoğulculuğun dışlandığı tek parti dönemi...
Soruyu şöyle de sormak mümkün:
- demokrasi mi olsun kemalizm mi?
Bulanık suda avlanmak istediklerinden kavramları hep çarpıtıyorlar.
Biz de o kavramları berraklaştırmaya uğraşıyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk buranın tarihsel bir lideridir, kemalizm tek parti zihniyetidir, demokrasi ise halk egemenliği ve çoğulculuktur.
kemalizm de demokrasi yok... Ama demokrasilerde Kemalist görüşlere yer var.
Ama onlar illaki demokrasi olmasın diye tepiniyorlar.
Bu halk düşmanlığının sebebi ne?
Niye demokrasiye bu kadar karşısınız?
Sağlıklı bir ülkede, Batı standartlarında gelişmiş bir hukuksal yapı, bunun güvencesi altındaki bir katılımcılık ve çoğulculuk bizim toplumsal sorunlarımızı çözer, bu nedenle cumhuriyeti tek parti özelliklerinden arındıralım, demokrasiyle taçlandıralım diyene zorlama manşet, ısmarlama yazıyla suni ve anlamsız bir muhalefet olur mu?
Üstelik bunlar güya modern...
Üstelik bunlar güya Batılı...
Ama halk deyince, tüyler diken diken.
Halkımızı beğenmiyorlar.
Ülkeyi yıllarca iç sömürge mantığıyla yönet... Zenginleşmeyi ve özgürleşmeyi rafa kaldır... AB standartlarından dört bin noktada geri bırak... Ülkeni geriliğe ve çağdışılığa mahkum et... Sonra da ‘şarap içiyorum demek ki çağdaşım’ de.
Çağdaşlık mideden değil beyinden geçiyor.
Ama bunu anlamak için galiba insanın beyninin midesinden büyük olması gerekiyor.
***
türkiye cumhuriyeti askeri bir cumhuriyettir...
Cumhuriyetin temel mutabakatı asker ve sivil bürokrasiye dayanır.
1982 anayasasının dünyadaki gelişimin tersine bireye karşı devleti koruması bu yüzdendir...
1913 yılındaki geçici olarak konan memurin muhakemat yasasının bir türlü kaldırılmaması da bu yüzdendir...
27 nisan muhtırası da bu yüzdendir...
Temel korku şu: Aman halk yönetimde söz sahibi olmasın.
Ne olsun? Birinci cumhuriyet olsun.
Ne olsun? içinde demokrasiyi barındırmayan Kemalist cumhuriyet olsun.
Devlet eliti, halka başöğretmenlik adı altında zorbalık eylesin.
***
Türkiye, bürokratik elitin başında boza pişirmesine bu kez çok güçlü ama aynı oranda bilinçli bir şekilde dur dedi.
ilk defa bürokratik elite öykünmeyen...
Geldiği ortama sırt çevirmeyen...
Olduğu gibi duran insanlar, birinci cumhuriyetin halka yasak olan alanına girdi.
Türkiye normalleşme ve demokratikleşme yolunda ciddi bir adım attı.
***
Bu kalıcı olacak mı? Yeni anayasaya bağlı.
Halk egemenliğine dayalı...
Eski asker-sivil bürokrasi iktidarını tamamıyla ortadan kaldıran...
Tek parti zihniyetine son veren...
AB standartlarında temel hak ve özgürlükleri kalıcı hale getiren...
Demokrasiden başka zihniyete imkan vermeyen bir anayasa olacak mı, olmayacak mı? Olabilirse... Bu, ikinci Cumhuriyetin...
Ve gerçek demokrasinin başlangıcı sayılabilir.
***
Devleti oluşturan hukuksal yapıdaki temel mutabakatın değişmesi...
Bürokratik elit egemenliğinin yerine halk egemenliğinin konması...
Cumhuriyetin kesinkes demokratikleşmesi...
ikinci Cumhuriyete geçilmesi...
Bu, Türkiyenin büyük dönüşümünü sağlar.
Zengin ve özgür bir ülke olabiliriz.
Hem iç... Hem de dış şartlar açısından böyle bir imkan var.
Bir yandan AB sürecini hızlandırmak, öte yandan cumhuriyeti demokratikleştirmek mümkün.
Yeter ki halkın beyan ettiği iradeye uygun bir siyasal kararlılık olsun.
O zaman bu ülke mutlu olacak.
Mutlu olmayacaklar da var tabii.
Onlar da emekliliğin yalnızlığında şaraplarını içerken birkaç damla gözyaşı dökerler.
Belki o yaşlar biraz temizler ruhlarını.
mehmet altan
#2345367 (bilgehan, 20.09.2007 01:56 ~ 01:57)
15. 1923 için geçerli olan çözümlerin bugün için pek bir anlam ifade etmediğini günümüz türkiyesi'nin içinde bulunduğu durumu ve geriliğini örnek göstererek ispat eden yeni anlayış. sürekli 'adamlar yapmış abi' demekten bıkan ve artık o adamlar gibi üretmek isteyen, gelişimin ancak bir olaya birden fazla aklın odaklanmasıyla mümkün bir durumken, devlet mefhumuna aşırı bağlılığın bir hakaret olduğunu düşünürler. türkiye demokrasisinin şu an için kaldıramayacağı bir idealojidir.
yeni yapacağı ve getireceği herşey için eskiye uygunluğunu düşünenlerin yobaz olduğunu ima ederler. bu ima, kemalistleri hedef almaktadır. atatürkü bir put gibi sosyal yaşantıya sokan ve her köşeye sıkıştığında 'atatürk elden gidiyor' çığırtkanlığı yapan, asla kendini sorgulamayan ve asıl milliyetçilik yaptığını zannederken tüm anadolu'yu ve bağlantılı olarak tüm ortadoğuyu aşamayacağı çelişkiler içinde bırakan kemalistleri korku içinde bırakan, geleceğin türkiyesi'nin inşasının memur mantığıyla olmayacağını artık çoktan anlamış olan kişilerdir ikinci cumhuriyetçiler.
mefhum olarak varlıklarını henüz tamamlayamamışlardır. üyesi olup gideceğimiz, taksimde bildiri dağıtabileceğimiz bir sivil kuruluşu yoktur henüz. belki de milliyetçi yavrukurtların namlularına hedef olmaktan korktukları içindir.
ama hayat akacaktır. değişime mecburuzdur.
#2639098 (parsomen, 28.11.2007 11:42)
16. ünlü islam filozofu ibn i haldun'a göre doğruluğu olan önermedir. ibn i haldun araştırmaları yapan profesör ismail yakıt'ın kitap larında da değindiğine göre bir devletin ömrü 120 yıldır ve bu süre içersinde kendisini yenilemek zorundadır. yenileyemez ise yok olmaya mahkumdur. bu sebebler ise tarihteki devletler ile örneklenmiştir. toplumlar devletlerini yenilemek için kendi yapılarını 120 yıllık süre içinde revizyondan geçirip düzeni yenilemek zorundadırlar. buna bizim için en yakın örnek osmanlı devletinin sürekliliği içersinde geçirmiş olduğu yeniliklerdir. şöyle ki yıldırım beyazıt'tan sonra çöken devlet yapısının ve fetret devrinin buhranının mehmet çelebi tarafından toparlanıp otoritenin sağlanması osmanlının yenıden kurulmasına eş değerdir. keza tanzimat fermanı ve meşrutiyetin ilanı da devlet yapısının yenılenmesi ve imparatorluğunun ömrünün uzamasına sebep ve revizyon yani yenilenmesidir.
cumhuriyet döneminde ise bu analiz ismail yakıt tarafından 1960 ihtilali nin devletin kendisini yenilenmesi düzenin yenilenmesi operasyonu olarak değerlendirilmiştir. diğer bazı araştırmacılar ise 12 eylül ihtilalinin de bir yenileme süreci olduğunu, devlet düzeninin yenlendiğini iddia etmekle beraber tartışmalar günümüzde de devam etmektedir.
#2639199 (dusunenadam, 28.11.2007 12:16)
17. oyuna gelen insanların anlayamayacağı ve bu nedenle karşı çıkmayacağı, hatta destekleyeceği bir kavramdır bu. çeşitli laf salatalarıyla allanıp pullanıp milletin önüne getirilmiştir bu kavram. utanma sıkılma yoktur bunu savunanlarda. resmen cia'nın oyunudur bu. akıllı olanlar anlamaktadırlar ama ; bu kavramın neyi getirdiğine, yani neyi savunduğuna değil, neyi bitirmeye çalıştığına bakılmalıdır: milliyetçilik, emperyalizmin en önemli düşmanıdır! abd, kontrolü altındaki topraklarda ve ülkelerde milli değerlerine bağlı toplumlar/devletler istememektedir. tarihe şöyle bir bakarsanız, imparatorlukların ellerinde tutamadığı topraklar, o topraklarda yaşayanlara unutturamadıkları milliyetçilikleri sayesinde ellerinden gitmiştir.
#2639230 (basri, 28.11.2007 12:25 ~ 12:26)
18. çetin altan and his sons corporation un büyük eseri.
bu cumhuriyet bana kazık attı ben de bu cumhuriyetin içine kazık sokarım diyen zihniyetin, amacı bambaşka dış zihniyetlerin desteğinde, nelere alet olduklarının farkında olmadan vizyona koydukları uzaktan kumandalı mayın benzeri bir fikir oluşumu.
yerseniz. yemezseniz zorla yedirirler.
#2639321 (sauron, 28.11.2007 13:00)
19. koyun olmamaktır. şöyle ki ikinci cumhuriyet devleti halka kul eder. birinci cumhuriyet ise halkı devlete kul etmiştir. ve aslında halk dediği de kendi çizdiği modelin içinde olup türkiye halkı ile alakası olmayan bir mefhumdur.
birinci cumhuriyet, aristokratik bir rejimdir. 1933'teki chpli istanbul valisi şöyle der:
halk plajlara hücum etti. vatandaş denize giremiyor.
nedir bu halk? gariban, mütedeyyin halk kesimi. önce müslüman olduğu için işgalciler tarafından, sonra şapka takmadığı ve aslında yine osmanlı ve müslüman olduğu için kemalistler tarafından süründürülen kişilerin oluşturduğu mefhum.
türkiye'nin asıl sahipleri. birinci cumhuriyetin yöneticileri ise mor kanlılar .
yani bu ülkenin kurucu ve yöneticileri, halkı; türkiye'de yaşayan gerçek halk değil.
şimdi de halk meclislere akın etti, vatandaş siyaset yapamıyor durumu söz konusudur.
işte ikinci cumhuriyet tam bu nokta da 'girdi mi?' diyen bir düşüncedir. hakimiyeti chplilere değil bireye verir. siyasi hayatında -ecevit dönemi hariç ki niye hariç ayrıca açıklamak gerekir- girdiği hiç bir siyasi yarışı kazanamamış en son baykal hanedanlığıyla 'ya herşeye muhalefetsin baykal mısın?' şeklindeki deyimlere bile konu olmuştur birinci cumhuriyet. tsk tarafından, o plajlara akın eden halkın çocukları sömürülerek korunur.
ikinci cumhuriyetçiler de çoğu kez vatana ihanet ile suçlanır. oysa asıl ihanet ettikleri bu halkın içinde eden oligarşik rejimdir.
#2642394 (parsomen, 29.11.2007 12:18)
20. kendine değer veren ve birey olarak değerli olduğunu düşünenlerin kuracağı cumhuriyettir.
#2642456 (parsomen, 29.11.2007 12:43)
21. (#2627607)
#2642506 (sara nobetcisi, 29.11.2007 13:04)
22. özetle başkalarının düşüncelerine ve hayat tarzlarına saygısı olmayanların ve olanların ayrımcısıdır bu kavram. tabi çıkışı olarak da fransa'daki "inci cumhuriyet"ler tarihini gösterebiliriz. halbuki bilmemkaçıncı cumhuriyetlere ihtiyacımız yok, sadece 1923'te kurulan cumhuriyetimizin aynı katta kalacak bir bina olduğunu varsaymak yerine onu güçlü bir gökdelene dönüştürebileceğimize inanmaya ihtiyacımız var. bunun içinde sadece binayı ilk şekliyle yapan dünyanın o dönemki en iyi mimarının düşüncelerini birebir bugün de uygulamamız gerekmiyor, aklımızı kullanarak niye gelişmeyelim ve değişmeyelim?
#2642637 (westphalia, 29.11.2007 13:48)
23. "madem ki yeri göğü sömürgeleştirdim, o halde niye türkiye'yi de halletmiyorum mantalitesindeki" sorosçu zihniyetin, birinci cumhuriyeti kökünden söktükten sonra yerine dikmek istediği teksas kaktüsü. ithal diken.
anadolu coğrafyasına uyum göstermez, ki bu topraklarda çiçek de açamaz.
#2642699 (oh bebek, 29.11.2007 14:06)
24. ayrıca eklemek gerekir ki; birinci cumhuriyet zannedildiği kadar milli ve anti emperyalist değildir.
#2642713 (parsomen, 29.11.2007 14:10)
25. akp ile karıştırılmaması gereken düşünce türüdür. zira akp, konu sadece ordu ve başörtüsü olduğunda demokrat olan, demokrasi ve sivilliğin diğer devrimlerinde pek umut vadedmeyen bir partidir. ancak kötünün iyisidir, baykala rağmen yine de şükürdür.
diğer karıştırılmaması gereken dünyaya açılmak durumudur. bu dünyaya açılmamak, egemen güçlerin köpeği olmak değildir. halkların kardeş olduğuna inanmak ve bu doğrultuda hareket etmektir. halkların şu anda kardeş olmamasının nedeni, insanların barış ihtimaline inanmamasıdır.
bir başka diğer karıştırılmaması gereken şey atatürk düşmanlığıdır. kemalizm karşıtı olduğu doğrudur ikinci cumhuriyetin. ama gidin beni putlaştırın, dogmalaştırın diye atatürk mü demiştir? yoksa ölümünden bir gün önce sadece malatya milletvekili olan kişiyi, vasiyetinde fevzi çakmağı kendinden sonra görevlendirmesine rağmen, cumhurbaşkanı seçen dalkavukları mı?
ikinci cumhuriyet bireyci gelişmek demektir. artık 'adamlar yapmış abi' cümlesinin adamı olmak istemektir.
boşuna hakaretlerle kalp kırmaya gerek yoktur.
edit: malatya yerine yozgat yazmışım. değiştirdim.
#2642741 (parsomen, 29.11.2007 14:22 ~ 14:27)
| 
