Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Ergenekon sanığı, silah yakalattığını ağzından kaçırdı

Ergenekon sanığı, silah yakalattığını ağzından kaçırdı

Savunmasında "Vallahi billahi ben suçsuzum." diyen ve Veli Küçük ile Muzaffer Tekin'i tanımadığını söyleyen 'Birleştirilen Ergenekon' davasının tutuklu sanığı Hüseyin Keskin, savcı ve üye hakimin soruları karşısında zor anlar yaşadı.

Savcı, Ergenekon ana davasından elde ettiği bilgilerle Muzaffer Tekin tarafından Keskin'e ait dosyada bulunmayan bir telefon numarasına iki kez mesaj çekilmesi olayını sordu. Daha önce askerde G3 silahını ve Giray'ın ofisinden çaldığı antika silahın haricinde silah görmediğini söyleyen Keskin, üye hakimin soruları sırasında daha önceden de silah yakalattığını ağzından kaçırdı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 'Birleştirilen Ergenekon' davasının tutuklu sanığı olan ve diğer sanık Avukat Ertaç Giray'ın yakın koruması olduğu ileri sürülen tutuklu sanık Hüseyin Keskin, savunmasının ardından çapraz sorgusu sırasında önce savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in sorularını cevapladı. Savcı Pekgüzel, sanık Keskin'e önce Ergenekon ana davasının tutuklu sanıklarından Muzaffer Tekin'i tanıyıp tanımadığını sordu. Keskin, Tekin'i kesinlikle tanımadığını söyledi. Bunun üzerine Pekgüzel, Hüseyin Keskin'in kimlik bilgileriyle alınmış bir telefon numarasına Tekin tarafından 2006 yılı Ağustos ayında iki kez mesaj çekildiğini söyleyerek bunu açıklamasını istedi. Bir ara duraklayan Keskin, böyle bir numara kullanmadığını, daha sonra da bu numarayı hatırlamadığını söyledi.

Bu diyalog sırasında sanık avukatlarından Celal Ülgen, dava dosyasında bu konunun geçmediğini gerekçe göstererek bu sorunun sorulmamasını istedi. Bu tartışmanın üzerine Mahkeme Başkanı Köksal Şengün araya girerek Savcı Pekgüzel'den bu numaranın nereden çıktığını sordu. Pekgüzel de, Ergenekon ana davasında sanıklara ait telefon numaralarıyla ilgili olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'na (TİB) mahkeme tarafından yazı yazılarak görüşme ve mesaj kayıtlarının istendiğini hatırlatarak, "Bu kayıtlardan Muzaffer Tekin'e ait olan dökümde karşı taraf numaralarından birisi de buydu. Kontrol ettiğimizde bu davanın sanığı Hüseyin Keskin'in kimlik bilgileriyle alınmış bir telefon hattı olduğunu gördük." dedi. Pekgüzel, sanık Keskin'in yüzüne karşı telefon numarasının sahibine ait kişinin doğum tarihi-yeri ve ana-baba adı gibi kimlik bilgilerini okuyarak bu bilgilerin kendisine ait olup olmadığını sordu. Keskin, numarayı hatırlamadığını, Muzaffer Tekin'i de tanımadığını söyledi.

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese de dava konusu Ertaç Giray'a ait silahı, işten ayrıldıktan sonra mı yoksa çalıştığı dönemde mi aldığını sordu. Keskin, ayrıldıktan sonra aldığını söyledi. Nasıl aldığının sorulması üzerine Keskin, anahtarı olduğunu söyledi. Özese'nin, "Ayrılırken anahtarı iade etmedin mi?" sorusuna ise Keskin, "Unuttum." cevabını verdi. Neden çalışırken almadığı şeklindeki soruyu ise Keskin, "Almayı daha sonradan aklıma getirdim." diye cevapladı.

Sanık Keskin'in, yanında bir süre çalıştığı Ertaç Giray'ın ofisinden, habersizce aldığını ifade ettiği silahı, yerine koymayı düşündüğünü söylemesi üzerine Hakim Özese, "Neden iade etmek istedin?" diye sordu. Bunun üzerine Keskin, "Bu silahı da yakalatacağıma adım gibi emindim. Çünkü daha önceden de yakalattım. Bu yüzden geri vermek istedim." dedi. Keskin, savunması sırasında sadece askerde kendisine zimmet edilen G3 silahı ile Giray'dan aldığı silah haricinde hiçbir silahla ilgisinin olmadığını söylemişti.

Zaman, 09.02.2010


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.