Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Erdoğan'ın 'Putin'den özür' mektubunda Hulusi Akar detayı: İşte o mektubun hikayesi

 Erdoğan'ın 'Putin'den özür' mektubunda Hulusi Akar detayı: İşte o mektubun hikayesi
Türkiye'nin Suriye sınırında Rusya'ya ait bir savaş uçağını düşürmesiyle kopan Ankara - Moskova ilişkilerinde yeni dönem, Erdoğan'ın Putin'den özür dilemesiyle başlıyor. Özür mektubuna ilişkin yeni detaylar ortaya çıktı. İşte o mektubun hikayesi...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında buzları eriten mektubun hikayesi ortaya çıktı. Hürriyet gazetesi yazarı Murat Yetkin, Rusya'ya giden mektubun hikayesini yazdı.

Yetkin'in yazısına göre, her şey Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Türk-Rus krizini işadamı Cavit Çağlar'ın çözebileceğini söylemesiyle başladı. Akar, Erdoğan'a çok eskiden beri tanıdığı Çağlar'ın, Dağıstan Özerk Cumhuriyeti Lideri Ramazan Abdulatipov üzerinden, Putin’e bir kanal açabileceğini düşündüğünü söyledi.

Türk F-16'larının 24 Kasım 2015 günü Suriye sınırında, Rusya'ya ait SU-24 tipi savaş uçağını vurmasıyla kopan Ankara - Moskova ilişkilerinde yeni dönem işte böyle başladı.

Akar'ın Erdoğan'a teklifinin ardından İstanbul Tarabya'daki Huber Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde Erdoğan, Akar ve Çağlar'ın katılımıyla bir de zirve gerçekleştirildi. Bu zirvenin ardından Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, o günlerde büyük tartışma konusu olan, Erdoğan'ın Putin'den "özür" dilediği mektubu kaleme aldı.

Yetkin'in yazısının ilgili bölümü şöyle:

(...)

Çağlar’ın iş seyahatleri görüntüsüyle yürüttüğü mekik diplomasisi Mayıs’ın üçüncü haftasında hızlandı. Mektup Ankara ve Moskova arasında gidip geliyor, kelimelerin üzeri çizilip yerine yenileri yazılıyor, virgüllerin yeri değiştiriliyor, anlamlar değişiyordu.

Kazakistan’ın Ankara Büyükelçisi Canseyit Tüymebayev 22 Haziran akşam saatlerinde “Acil” koduyla iftara hazırlanan İbrahim Kalın’ı aradı. Nazarbayev St Petersburg’ta Putin ile görüşmüştü. Mektup gelirse, Putin el sıkışmaya hazırdı. Kalın konuşmayı derhal Erdoğan’a aktardı. Ancak Erdoğan mektubu göndermeye hala hazır değildi. Özür ve tazminat içeren bir mektup yazmak istemiyordu; bu Türkiye’nin sınırlarını savunmak için özür dilediği ve tazminat verdiği anlamına gelirdi.

Bir gün sonra, 23 Haziran’da Erdoğan tam Güney Doğu’dan gelen aşiret reislerine iftar vermek üzereyken Kazak büyükelçi Tüymebayev yine “Acil” koduyla aradı Kalın’ı. Nazarbayev, Şangay İşbirliği Örgütü toplantıları için Özbekistan’ın başkenti Taşkent’e gitmişti. Orada Putin ile konuşmuştu. Mektup biraz yumuşatılabilirdi. Ertesi sabah Putin ile yeniden görüşeceklerdi. Zirve o gün, 24 Haziran’da Taşkent saatiyle 13.00’te bitiyordu. Eğer mektup gelirse konu kapanacaktı. Nazarbayev kötü gün dostluğunu gösteriyordu.


Erdoğan Genelkurmay Başkanı Akar’ı Beştepe’ye çağırdı. Akar gece 23.00’ü gece Külliye’ye gitti. O arada Kalın, Rusça tercümanları ve Kazakistan büyükelçiliği elemanları mektupta son rötuşları yaptılar. Özür ve tazminat çıktı. Rusça “izvinite” denecekti. Rusça sözlüklerde karşılığı “Mazur görün, kusura bakmayın, af edersiniz” demekti, “Özür dilerim” demek değildi. Tazminat yerine ise öldürülen pilotların ailesine yardım etme sözü verilecekti. Erdoğan mektubu bu haliyle Akar’ın da önünde imzaladı.

Kazakistan büyükelçiliğine haber verildi ve Kalın, devlete ait bir yolcu jetiyle 24 Haziran Cuma günü sabaha karşı saat 03.00’te mektubu Putin’e iletmek üzere Esenboğa’dan havalandı. Saat 04.00’te Çağlar ve ekibini almak üzere İstanbul Atatürk havalimanına indi. Çağlar beraberinde –Hulusi Akar’ın da tanıdığı- emekli subay danışmanı ve kendi tercümanıyla uçağa bindi, ama uçak kalkamıyordu, çünkü geçilecek ülkelerden uçuş izni gelmemişti. Dışişleri devreye girdi.

(...)

Bunun üzerine uçak pek az yakıtı kalmış halde yerel saatle 12.15 civarında Taşkent’e indi. Kalın ve Çağlar hemen Zirvenin yapıldığı kongre merkezine gittiler. Nazarbayev girişte onları bekliyordu. Hemen üst kattaki toplantı salonuna girdiler. Nazarbayev mektubun Rusçasını istedi, dikkatle okudu, “Olmuş bu” dedi. Rus Devlet Başkanı Putin’in de yan odada olduğunu o zaman öğrendiler. Nazarbayev’in haber vermesi üzerine Putin’in danışmanı Uşakov yanlarına geldi. Nazarbayev Uşakov’a “Bence uygun” dedikten sonra Türk heyetine “Benim işim bitti, hayırlı olsun” dedi ve ayrıldı.

(...)

27 Haziran sabah saatlerinde, Türkiye bir gün önce Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu’nun Roma’da İsrail ile normalleşme konusunda sağladığı mutabakatı konuşurken, Ruslar taslağı gönderdi. Cumhurbaşkanlığı itiraz etmedi. Ruslar açıklamayı söz verdikleri gibi yaptılar. Putin 29 Haziran Çarşamba günü bakanlarını toplayıp kameralar önünde Türkiye ile normalleşmenin başladığını ilan etti.

Cumhuriyet, 09.08.2016


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.