Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Kılıçdaroğlu'ndan 'özerklik' açıklaması ve HDP'ye mesaj

 Kılıçdaroğlu'ndan 'özerklik' açıklaması ve HDP'ye mesaj
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yerel yönetimler özerklik şartını kabul ettiklerini belirterek, "Bizim açımızdan hiçbir tereddüt yok. HDP'nin istediği bölgesel özerklik bunu kabul etmiyoruz" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gündemi değerlendirdi. Özerklik tartışmalarına ilişkin Kılıçdaroğlu, "Öteden beri yine söylediğimiz yerel yönetimler özerklik şartı. Rahmetli Ecevit döneminde Parlamento'dan geçti kabul edildi. Kanunu çıktı. Şimdi o kanunun uygulanması gerekiyor. Biz yine yerel yönetimler özerklik şartını kabul ediyoruz. Uygulanmalı diyoruz. Bizim açımızdan hiçbir tereddüt yok. HDP'nin istediği bölgesel özerklik bunu kabul etmiyoruz" dedi.

Dokunulmazlıklara ilişkin Kılıçdaroğlu, "Demokraside çifte standart olmaz dokunulmazlıkları ya tamamen kaldırırsınız ya kaldırmazsınız. HDP'li vekillerle ilgili dosyanın gelmesini doğru bulmam" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu NTV canlı yayınında gündemi değerlendirdi. Yeni anayasa çalışmaları ve başkanlık sistemi tartışmalarına ilişkin Kılıçdaroğlu, Parlamenter sistemde sorunlar olduğunu ancak değiştirmek yerine sistemin düzeltilmesi gerektiğini belirterek, "Kimse konuşamıyor. Haber yapamıyor. Korkudan Cumhurbaşkanı'nı, hükümeti eleştiremiyor. Yakalanan doğrudan hapise atılıyor. Özgürlükçü bir ülke yaratmak işitiyoruz bu nedenle masaya oturuyoruz. Kötü yasa yok uygulama vardır" dedi.

"BİR ÜLKEDEKİ REJİM, SABAHTAN AKŞAMA DEĞİŞMEZ"

Kılıçdaroğlu, "Bir ülkedeki rejim, sabahtan akşama değişmez. Tarihsel kökleri var. Sürekli kendisini yenileyerek gelişir" dedi.

"FİİLİ BAŞKANLIK DOĞRU ORTADA BAŞBAKAN YOK"

Kılıçdaroğlu, "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk parlamenter sistemi benimsemiş. Hatta kurtuluş savaşını bile öyle yönetmiş. Şimdi biz bunların hepsini çöp sepetine atalım diyoruz. Başkanlık olsun, neden oluyor. 13 yıldır kimsenin aklında değildi ve neden birden bire ortaya çıktı. Erdoğan cumhurbaşkanı seçildikten sonra, neden başkanlık sistemi olsun?" diye konuştu. Fiili başkanlık doğru ortada Başbakan yok. Başbakanlık koltuğu boş dedim. Saraydaki zat beni muhatap alın diyor. Senin ihtiyacına göre rejim mi değişir?" ifadelerini kullandı.

"RUSYA KRİZİNDE ERDOĞAN KONUŞMASAYDI, İLİŞKİLERİ DÜZELTECEK AKTÖR OLABİLİRDİ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik eleştirilerde bulunan Kılıçdaroğlu, "Neden başkanlık sisteminde ısrar ediliyor? Başkanlık sisteminin tartışılmasının yapay olduğunu düşünüyoruz. Vatandaşın istediği; 'oturun adam gibi şu memleketi yönetin.' Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları sana dünyanın en güzel koltuğu verdi. Otur görevini yap. Bana verilen yetkileri kullanıyorum diyor. Sana verilen yetkilerin ötesini kullanıyorsun, anayasayı ihlal ediyorsun. Cumhurbaşkanları fazla konuşmaz. Zamanında konuşur. Rusya krizinde Erdoğan konuşmasaydı, bütün açıklamaları Davutoğlu yapsaydı, ilişkileri düzeltecek aktör Erdoğan olabilirdi" açıklamasında bulundu.

"SİZ BAŞKANLIĞA ÖRNEK VERİRKEN HİTLER ALMAYASINI ÖRNEK VERİRSENİZ BU KABUL EDİLEBİLİR DEĞİLDİR"

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde başkanlık sistemine ilişkin yaptığı açıklamalara ilişkin, "Çok talihsiz bir açıklama yaptı. Hitler örneğini verdi. Siz başkanlığa örnek verirken Hitler Almayasını örnek verirseniz bu kabul edilebilir değildir. Demokrasi kırıntısının olduğu kimsenin veremeyeceği bir örnek verdi. Kendi kullandığı cümleyi, Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde kendi sansürledi" ifadelerini kullandı.

"ERDOĞAN'IN BAŞKANLIKTA ISRAR ETMESİ ASLINDA DAVUTOĞLU VE ARKADAŞLARININ ÇALIŞMADIĞININ KANITIDIR"

Kılıçdaroğlu, "Sayın Erdoğan'ın başkanlıkta ısrar etmesi aslında Davutoğlu ve arkadaşlarının çalışmadığının kanıtıdır. Diyor ki bunlar ülkeyi yönetmekten acizler lütfen görevi bana verin ben yöneteceğim. Sayın Davutoğlu bağımsız iradesini bence kullanamaz. Saraydan bağımsız kullanamaz" dedi.

"BAŞKANLIK SİSTEMİNE KARŞIYIZ, SAYIN ERDOĞAN'IN ŞAHSINA KİŞİSEL OLAY OLARAK GÖRMÜYORUZ"

"Başkanlık sistemine mi karşısınız, Erdoğan'a mı?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Biz başkanlık sistemine karşıyız, Sayın Erdoğan'ın şahsına kişisel olay olarak görmüyoruz. Ama o kişisel olay olarak görüyor. Zaten sorunumuz da orada. Biz cumhurbaşkanı, anayasal sınırlar içerisinde kaldığı sürece, ettiği yemine sadık kaldığı sürece bizim bir sorunumuz yok. Sayın Erdoğan'ı vatandaşımız seçmiştir. Hiçbir özel eleştiri de getirmedik. Ne zamanki anayasal sınırların dışına çıktı, en sert şekilde onun anlayacağı dilden eleştirdim. Aynı tutumu takınırsanız eleştirinin dozunu artırarak devam edeceğim dedim" diye konuştu.

"DAVUTOĞLU'NUN HDP İLE GÖRÜŞME RANDEVUSUNU İPTALİ DOĞRU DEĞİL"

Başbakan Davutoğlu'nun HDP ile görüşmesini iptal etmesine ilişkin Kılıçdaroğlu, "O partiden milletvekili çıkar bir şeyler söyler ama muhatabınız o değil. O cümleyi gerekçe gösterip görüşmeleri tıkamak yanlış" dedi.

"DEMOKRASİDE ÇİFTE STANDART OLMAZ DOKUNULMAZLIKLARI YA TAMAMEN KALDIRISINIZ YA KALDIRMAZSINIZ"

Milletvekili dokunulmazlığı tartışmalarına ilişkin Kılıçdaroğlu, "Dokunulmazlıkların konjonktürel olarak kullanılması doğru değil. Ben kızdım, dokunulmazlığını kaldırayım olmaz. Demokraside çifte standart olmaz. Ya tamamen kaldırırsınız ya kaldırmazsınız. Biz dokunulmazlıkların, kürsü dokunulmazlığı haricinde, kaldırılmasından yanayız. Mesela adı yolsuzluğa karışmış bir milletvekilinin Parlamento'da ne işi var gitsin yargılansın aklansın gelsin. HDP'li vekillerle ilgili dosyanın gelmesini doğru bulmam. Objektif kural koyarsanız herkes uyar" dedi.

"YEREL YÖNETİMLER ÖZERKLİK ŞARTINI KABUL EDİYORUZ"

Özerklik tartışmalarına ilişkin Kılıçdaroğlu, "Öteden beri yine söylediğimiz yerel yönetimler özerklik şartı. Rahmetli Ecevit döneminde Parlamento'dan geçti kabul edildi. Kanunu çıktı. Şimdi o kanunun uygulanması gerekiyor. Biz yine yerel yönetimler özerklik şartını kabul ediyoruz. Uygulanmalı diyoruz. Bizim açımızdan hiçbir tereddüt yok. HDP'nin istediği bölgesel özerklik, bölgeye yönelik özel statü. Yerel yönetimler özerklik şartı, Türkiye'nin bütün bölgelerini kapsıyor. Yani bütün belediyeler aynı hukuka tabi olacak. Öz savunma istiyorlar buna da karşıyız. Devletin silahlı güçleri var zaten. Özerklik deyince hemen ülkenin bölündüğü şeklinde bir algı çıkıyor. Bölgesel özerkliği kabul etmiyoruz. Birden fazla ilin bir araya gelmesini doğru bulmuyoruz" açıklamasında bulundu.

Cumhuriyet, 07.01.2016


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.