Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Erdoğan ile Baykal'ın yıllar sonra ikinci kritik görüşmesi

Erdoğan ile Baykal'ın yıllar sonra ikinci kritik görüşmesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile CHP Milletvekili Deniz Baykal, 12 yıl önce kritik bir görüşme gerçekleştirmişti. Bu görüşmeyle birlikte, siyasi yasağı bulunan Erdoğan'a Başbakanlık yolu açılmıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal'la yapacağı görüşme, ikilinin siyaseten yaptıkları ikinci kritik başbaşa görüşme olacak.

Erdoğan-Baykal'ın ilk kritik görüşmesi 22 Şubat 2003'te gerçekleşmiş, bu görüşme sonrasında Erdoğan'ın milletvekilliği ve Başbakanlık yolu açılmıştı.

Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde de bir şiir okuduğu gerekçesiyle hapis cezasına çarptırılmış, daha sonra AK Parti'nin kurucu Genel Başkanı olmasına rağmen, sicilindeki bu hapis cezası nedeniyle milletvekili adayı olamamıştı.

2002 seçimlerinde AK Parti tek başına iktidar çoğunluğunu kazandığında, Erdoğan partinin Genel Başkanlığı'nı yürütüyordu. Ancak milletvekili olamadığı için, 2002'de AK Parti'den Başbakanlık görevini Abdullah Gül üstlenmişti.

Ak Parti, o dönemde de parlamentoda hükümet kurma çoğunluğuna sahip olmasına rağmen, Anayasa değişikliği konusunda yeterli vekile sahip değildi. İşte 2003 Şubatında, dönemin ana muhalefet partisi CHP'nin Genel Başkanı olan Deniz Baykal, Erdoğan'la Beylerbeyi Bosphorus'ta gizli bir ikili görüşme yapmış, bu görüşmeden çıkan uzlaşma sonucu, parlamentoda AK Parti ve CHP'nin oylarıyla gerekli Anayasa değişikliği geçirilmişti.

Bu Anayasa değişikliği ile Erdoğan'ın cezasının milletvekilliğini engellemesi durumu ortadan kaldırılmış, Erdoğan da Siirt'te yapılan ara seçimlere girerek, TBMM üyeliğini kazanmıştı. O dönemde Başbakan olan Abdullah Gül, Erdoğan'ın Başbakanlığı'nın önünü açmak üzere istifa etmiş, Erdoğan da Siirt Milletvekili sıfatıyla Başbakanlık görevini üstlenmişti.

Baykal ile Erdoğan'ın bu gizli görüşmesi yıllar sonra, o dönemde vekil olan Zülfü Livaneli tarafından açıklanmış, Baykal da daha sonra yaptığı açıklamalarda bu görüşmeyi doğrulamıştı.

Hürriyet, 10.06.2015

Baykal cuma günü Erdoğan'a vekalet mi edecek
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma günü yurtdışı geziye çıkacak, Bakü'de düzenlenecek 1. Avrupa Oyunları'nın açılış törenlerine katılacak.

Erdoğan'ın seçimlerden hemen daha yeni seçilen TBMM ilk toplantısını yapmadan bu ziyaretini gerçekleştirecek olması da, Ankara'da şu soruyu gündeme getirdi;
"Cumhurbaşkanı, yurtdışına çıkarken vekaleti kime bırakacak?"

Bu konuda iki ayrı görüş var;

İlk görüş, Cuma günü Cumhurbaşkanlığı vekaletini bir önceki Meclis'in Başkanı Cemil Çiçek'in üstleneceği yolunda. 

Çiçek'in milletvekilliği 7 Haziran seçimleri ile bitti. Ancak TBMM Başkanlığı görevi, yeni TBMM göreve başlayana kadar devam ediyor.

TBMM İç Tüzüğü'nün 8. Maddesi, seçimlerden sonra Meclis'in nasıl toplanacağını ve kimin başkanlık edeceğini düzenliyor.

8. Madde şöyle;

Geçici Başkanlık Divanı

MADDE 8– Yasama döneminin birinci birleşiminin ilk oturumundan başlayarak Başkan seçilinceye kadar, en yaşlı milletvekili, Geçici Başkanlık görevini yapar. İkinci derecede en yaşlı üye, Başkanvekilliği görevini yerine getirir. En genç altı milletvekili de, geçici olarak kâtip üyelik yaparlar.

Cumhurbaşkanı'nın vekaleti konusundaki ikinci görüş ise, Deniz Baykal'ın milletvekili seçildiğine ilişkin mazbatasını aldığı andan itibaren, TBMM'nin geçici başkanlığını da üstleneceği yolunda. Bu görüşe göre, eğer Deniz Baykal Erdoğan'ın yurtdışına çıkacağı Cuma gününe kadar vekillik mazbatasını seçim kurulundan alır, bu arada YSK da yeni seçilen milletvekilleri kesin listesini Resmi Gazete'de yayınlarsa, Cumhurbaşkanlığı vekaleti, "yeni seçilen Meclis'in en yaşlı üyesi" olması nedeniyle, Deniz Baykal'a verilir.

Hürriyet, 10.06.2015

Erdoğan-Baykal görüşmesinde randevu talebi Cumhurbaşkanlığı'ndan
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın bugün Dışişleri Bakanlığı resmi İkametgahında yaptıkları görüşme sürerken, bir yandan da Baykal'ın ofisi ile Cumhurbaşkanlığı arasında "görüşmeyi kim istedi" sorunu yaşandı.

Erdoğan-Baykal görüşmesi kamuoyuna ilk olarak, "Erdoğan görüşmeyi talep etti" şeklinde yansımıştı.

Ancak görüşme başladıktan hemen sonra Cumhurbaşkanlığı kaynakları, isim vermeden gazetecilere ulaşarak, "Görüşme talebini yapan Sayın Cumhurbaşkanı değil, Sayın Baykal'dı" bilgisini ilettiler.

Bu bilginin yayılmasından, Baykal'ın ekibi rahatsız oldu.
Baykal'ın çalışma arkadaşları doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın özel Kalemi Hasan Doğan ile temasa geçerek, bu durumun düzeltilmesini istedi.
Edinilen bilgiye göre, Doğan da görüşmeden sonra Cumhurbaşkanı'na da bilgi vererek, bu "bilgi kirliliğinin düzeltilmesi" konusunda güvence verdi.

Hürriyet, 10.06.2015

Ankara'da sürpriz buluşma, Erdoğan-Baykal görüşmesi başladı
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmek üzere Çankaya'daki Dışişleri Konutu olarak bilinen Erdoğan'ın konutuna geldi. Ankara kulislerini hareketlendiren görüşme saat 12:30'da başladı.

Buluşma Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun yeni hükümet kurulması için yapacağı görüşmeler öncesinde gerçekleşiyor.

Hurriyet Daily News'a konuşan resmi kaynaklar, görüşme talebinin "parlamento çalışmaları" hakkında konuşmak isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan geldiğini söyledi.

Baykal'ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'yla görüştükten sonra bu davete olumlu yanıt verdiği öğrenildi.

Görüşme, Erdoğan'ın konut olarak kullandığı Çankaya'daki Dışişleri Bakanlığı konutunda saat 12:30'da planlandı.

Baykal, "en yaşlı TBMM üyesi" sıfatıyla, TBMM'nin açılışını da yapacak.

BAYKAL GECE TELEFONLA ARANDI

Görüşme için Baykal dün gece yarısı 24.00'de Cumhurbaşkanlığı'ndan telefonla arandı. Antalya'da bulunan Baykal bu sabah görüşme için uçakla Ankara'ya gitti.
Antalya'da bulunan Deniz Baykal'a davetin, en yaşlı milletvekili sıfatıyla açılışta TBMM Başkanlığı'nı üstlenecek olması nedeniyle yapıldığı belirtildi. Deniz Baykal daveti kabul etmeden önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na telefonla ulaşarak bilgi verdi. Kılıçdaroğlu'nun onayının ardından Baykal, Cumhurbaşkanlığı'ndan gelen randevu talebini kabul etti. Baykal, bugün Erdoğan'la görüşmek üzere sabah saat 10.00'da Antalya'dan havayoluyla Ankara'ya gitti.

Deniz Baykal'ın görüşme sonrasında CHP Genel Merkezi'nde Kemal Kılıçdaroğlu ile buluşması bekleniyor.

YETKİN: DAVUTOĞLU'NUN İSTİFASI SONRASI OLMASI ÖNEMLİ

CNN Türk canlı yayınında konuşan Murat Yetkin görüşmeyle ilgili şunları söyledi:

Bu görüşmede tabi meclisin açılışına dair konular değil, onun daha ötesine geçmesi de beklenebilir.

Bu talebin dün Davutoğlu’nun istifasını verdiği AKP'nin meclis çoğunluğunu kaybetmesi doğrultusunda, sonraki saatlerde yapılmış olması da önemli.

Yani siyaset ayrı mecralarda ısınmaya başlıyor.

Sayın Davutoğlu, henüz hükümeti kurma görüşmelerine başlamış değil. Kendi önceliğinin dışardan destekli azınlık hükümeti olduğu biliniyor. Bu desteği kimin vereceği belli değil.

İkinci tercih tabi koalisyon görüşmeleri olabilir. Bir başka parti ile koalisyon olabilir. Burada AKP Genel Merkezi'ndeki ağırlıktaki havanın MHP ile koalisyona girmek olduğu anlaşılıyor.

Fakta burada da MHP'nin Kürt meselesinde çok kesin bir tutumu var. Bahçeli tarafından bu kırmızı çizgi olarak adlandırılıyor.

Hem Erdoğan hem Davutoğlu, seçim kampanyalarında çözüm sürecinin devam edeceğini söylemişlerdi. Bu sözü vermişlerdi.

2002-2003 görüşmeleri vardı, o siyasetin seyrini değiştirmişti. O zaman meclis dışındaydı Erdoğan, Meclis'e girebilmiş ve başbakan olabilmişti.

Bu görüşme de siyasetteki düğümü çözebilecek bir görüşme olacak mı olmayacak mı ileriki saatlerde anlaşılacak.

Seçimlerden sonra yaptığı ilk siyasi hamle diyebiliriz buna. Yeni Melis’in en kıdemli üyesi sayın Baykal ile görüşmeyi tercih etmiş.

İlginç bir görüşme olacak. Siyasetin akış yönünü değiştirecek bir görüşme olabilir Erdoğan-Baykal görüşmesi.
Bu ilk defa olan bir şey. Çünkü şu ana kadar cumhurbaşkanlarının koalisyon süreçlerine müdahil olduğu görülmüş bir şey değildir.

Erdoğan, söz verdiği üzere 'ben farklı bir cumhurbaşkanı olacağım' sözünü dayanak alarak hep aktif pozisyon alıyor.

Burada sayın Davutoğlu'nun görüşmeye başlamasından önce, Baykal da CHP'nin genel başkanı değil. O da Kılıçdaroğlu'ndan onay alarak bu görüşmeyi kabul etmiş ama, ne Erdoğan ne Baykal ne AKP'yi ne CHP'yi resmi olarak temsil niteliğinde değil.

Eğer Sayın Baykal, meclis başkanı seçilirse, aday olup olmayacağını da bu görüşmeden sonra anlayacağız. Bu kıdemli üye sıfatıyla Meclis'i açması tabi meclis başkanı seçilene kadar olan bir süreç.

Meclis başkanı seçilişi zaten bir nevi koalisyon görüşmelerinin modellemesi, sınavı olarak adlandırılmıştı.

Bu daha önce örneği görülmemiş önemli bir gelişmedir, siyasetin akışını değiştirebilir.

CHP GRUP BAŞKAN VEKİLİ ENGİN ALTAY: SEÇİMİN BİR TEK KAYBEDENİ VAR O DA ERDOĞAN

Erdoğan-Baykal görüşmesini CNN Türk'te değerlendiren CHP’li Engin Altay ise şunları söyledi:

Bendeki bilgi davetin saradan geldiği şeklinde. Sayın Baykal parti disiplini çok yüksek birisidir. Şüphesiz genel başkana bilgi vermiş olabilir. Sanıyorum Erdoğan, anayasadaki cumhurbaşkanı çerçevesinde kalabilirim mesajı verebilir.

Bu seçimin bir tek kaybedeni var o da Erdoğan'dır. Şimdi kendine yeni bir rol çıkarmak, üstlenmek istiyor olabilir.  Niçin sayın Baykal derseniz, Meclis'i sayın Baykal açacak, meclis başkanı seçilene kadar tahminen 10 günlük süreçtir, Baykal bir görev icra edecek.

O sebeple Erdoğan da belki kurulacak hükümet modelleri, alternatifleri de oraya masaya yatırılabilir yatırmaz bilemiyorum. Hep beraber bekliyoruz ne çıkacak.

MECLİS BAŞKANLIĞI GÖRÜŞMESİ Mİ?

Görünen şu, ama AKP'nin meclis başkanı çıkarma ihtimalini az görüyorum.  Üçüncü turda meclis başkanı seçilmiyorsa, anlayın ki milletvekilleri kendi iradelerine hakim ve sahip demektir. Sayın Baykal'a meclis başkanlığı şüphesiz yakışır. O kendi takdiridir aday olup olmaması. Ama bugünkü görüşmeyi ona bağlamamak lazım.

DENİZ BEY NEDEN CUMHURBAŞKANLIĞI SARAYI'NA GİTMEDİ

Bu sorunun cevabını bilmiyorum. Genel başkanın kendisine asla saraya gitme diyeceğini zannetmiyorum.  Sayın Baykal da Çankaya Köşkü'nün Türkiye'nin kalbi olduğu anlayışıyla böyle bir hassasiyeti göstermesi olabilir.

YOLSUZLUK DOSYALARI

İkisi ayrı iş olarak da düşünülebilir. Örneğin bir parti Ak Parti ile hükümet olur ama, meclis soruşturma komisyonuna kabul oyu verebilir. O iş mutlaka olmalı. Olmuş bitmiş denmemeli.
25'nci dönem parlamentosu bu yolsuzlukların üzerinde oturmamalıdır. 24'ncü dönem çamaşır makinesi gibi çalıştı yolsuzlukların aklanması için.

Hürriyet, 10.06.2015


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.