Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Yılmaz: ‘Merkez’e karışmayın; dolardaki tedirginliği giderici söylemde bulunun’

Yılmaz: ‘Merkez’e karışmayın; dolardaki tedirginliği giderici söylemde bulunun’

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Uşak milletvekili adayı eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Türkiye’nin 2015 yılında ödeyeceği toplam borç tutarı, bunun kompozisyonu ve olumsuzlukların ekonomi yönetimi üzerindeki etkilerinin doların yükselmesine neden olduğunu ifade etti.
Siyasilere düşen görevin, tedirginlikleri giderecek söylemlere dönmesi gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, “Doğru zamanda doğru hamle yapılmaz ise 3-5 milyar dolar satsanız bile piyasaları yatıştıramayabilirsiniz. Onun için Merkez Bankası’nın elini serbest bırakın” dedi. 

MHP Uşak Milletvekili adayı eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, dün parti binasında yaptığı açıklamada, “İşin sahibi Merkez Bankası’dır. Merkez Bankası piyasadaki işlem hacmine göre hareket ediyor olabilir, Merkez Bankası’nın eli serbest bırakılsın, yapabileceği eyleme kendisi karar vermeli” uyarısında bulundu.

İç ve dış faktörlerden dolayı doların yükselişe geçmiş olabileceğini söyleyen Yılmaz, “Merkez Bankası’nın elini serbest bırakmaz iseniz piyasayı yatıştıramazsınız. Dış faktörler ve iç faktörlerin sebebi vardır. Dış dünyada olan likidite ile ve olan likiditelerin maliyeti ile ilgili gelişmelerdir” diye ifade etti. 

“UCUZ PARA DÖNEMİ SONA ERDİ” 

ABD Merkez Bankası’nın artık parasal genişlemeye son vermesinin söz konusu olduğuna dikkat çeken Yılmaz, ayrıca bilinen bir gerçek daha olduğunu, ucuz para döneminin sona erdiğine işaret etti. Dolar cinsinden Avrupa Merkez Bankası ve Japonya Merkez Bankası’nın geliştirmeye devam etmesine rağmen ABD’de faiz oranlarının yükseleceğini belirten Yılmaz, Türkiye’deki gelişmeleri, doların yükselmesinde iç faktörler olarak değerlendirdi.

Yılmaz, “Türkiye’nin borçluluk oranı ve siyasi gelişmeler ekonomi yönetimi ile ilgili olarak piyasa oyuncularının, zihninde sormaya başladığı sorular vardır. Türkiye’nin 2015 yılında ödeyeceği toplam borç tutarı ve bunun kompozisyonu ve arkasından da ekonomik yönetim olarak, bu çerçevede oluşacak olan olumsuzlukların ekonomi yönetimi üzerindeki etkileri doların yükselmesine neden oluyor.” diye konuştu.

“SİYASİLERE DÜŞEN GÖREV TEDİRGİNLİKLERİ GİDERECEK SÖYLEMLERE DÖNMESİ”

Siyasilerin, mevcut durumu yumuşatacak söylemlerde bulunmasının zorunluluk haline geldiğini söyleyen Yılmaz, “Ekonomi yönetiminde koordinasyon bozulacak mı? Mevcut koordinasyon güçlü bir şekilde devam ettirilecek mi? Kararlar zamanında alınacak mı? Yeni yönetim farklı bir paradigma getirecek mi getirmeyecek mi? Eğer farklı paradigma getirecek ise bu insanları piyasa henüz tanımıyor. Piyasa tanımadığı için bu tür soruları soruyor. Siyasilere düşen görev, bu tedirginlikleri giderecek söylemlere dönmesi lazım.” diye konuştu. 

Ülkenin 35 milyar dolar döviz rezervi bulunduğunu belirten Yılmaz, “Türk Lirası değer kaybediyor ise değer kaybını önlemek için döviz satmaya başlarsınız, doğru zamanda doğru bir şekilde hamle yaparsanız 3-5 milyon dolar satarak bunu yatıştırabilirsiniz. Öyle bir atmosferde öyle söylem ve öyle bir hamle yapmalısınız ki 3-5 milyon dolar, belki 100-200 milyon dolar satarak bunu yatıştırabilirsiniz” diye ifade etti. 

“YAKLAŞIK 35 MİLYAR DOLAR CİVARINDA REZERVİMİZ MEVCUT” 

Türkiye’nin cari açık veren bir ülke olduğunu söyleyen Yılmaz, “Türkiye Cumhuriyeti’nin rezervi Almanya’nın, Japonya’nın ve Çin’in rezervlerine benzemiyor, çünkü onlar dış ticaret fazlası veriyor, fazla döviz girdisi elde ediyorlar. Biz cari açık veriyoruz, bizim rezerve ettirmemiz ancak sıcak para ile olur. Türkiye’ye gelen sıcak para ile bankalar pozisyonlarını alıyorlar, o pozisyonlardan üzerinden, mevduat üzerinden Merkez Bankası teminat alıyor ve Merkez Bankası’na yatırılıyor, geriye kalanı ise Merkez Bankası alıyor, yaklaşık 35 milyar dolar civarında rezervimiz mevcut.” dedi. 

MALİYET ENFLASYONUNA DİKKAT 

Diğer yandan, petrole gelen en son zammın nedenini kur farkına bağlayan Yılmaz, petrolün, dolar bazında değişmese bile dolar kurundaki artışlarından dolayı Türk Lirası maliyeti bulunduğu için petrolde TL fiyatının yükseldiğini, yani kur değişikliğinden dolayı fiyatların yükseldiğini, zam yapıldığını kaydetti. Maliyet enflasyonunun yükselmesine dikkat çeken Yılmaz, şöyle devam etti: 

“Benzine yapılan bu zam, ileride ekonominin diğer alanlarını etkilenmeye başlayacak, ulaştırma sektörü etkilenecek, diğer kademeli sektörler etkilenecek, maliyet enflasyonuna sebep verecek, maliyetler artınca fiyatlar artacak, fiyatlar artınca enflasyon yükselecek, enflasyon yükselince risk primi artacak, risk primi artınca faizler tekrar yükselecek, faizler tekrar yükselince de başa dönmüş olacağız. Makro ekonomik dengelerin, makro ekonomik değişkenlerin birbirleriyle tutarlı olması, içsel tutarlılık olan ekonomik politikaya ihtiyaç var, hükümet bunu temin etmenin gayreti içinde olmalı, kurdaki değişiklikler reel ekonomi üzerinde tahribat yapmasın.”

Taraf, 17.04.2015


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.