Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > ‘Ergenekon-Zirve katliamı ile bağı yok’

‘Ergenekon-Zirve katliamı ile bağı yok’

İstanbu 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Zirve Yayınevi katliamı ile Ergenekon arasında bağlantı olmadığını bildirdi. Zirve sanığı Varol Bülent Aral duruşmada 'Kafes Eylem Planı'nın merkezinin Malatya olduğunu söyledi.

MALATYA - Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada, tutuklu sanıklar Emre Günaydın, Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Abuzer Yıldırım ile olayın azmettiricisi olarak tutuklandıktan sonra tahliye edilen Varol Bülent Aral ve Hüseyin Yelki hazır bulundu.

Mahkeme heyeti, daha önceki duruşmalarda İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nden cinayetlerin Ümraniye'de ele geçirilen bombalarla ilgili davalarla bağlantısının olup olmadığı yönündeki talep üzerine bu mahkemeye yazı yazıldığı, gelen yanıtta İstanbul'daki davalarla cinayetler arasında bağlantı olmadığının belirtildiğini ifade etti.

Bunun üzerine söz alan müdahil avukatlardan Erdal Doğan, yanıtın İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nden geldiğine işaret ederek, ''Bizim talebimiz; soruşturmayı sürdüren İstanbul Başsavcılığı özel yetkili Cumhuriyet Savcılığının yürütmüş olduğu soruşturmayla ilgili bağlantısının olup olmadığı yönündeydi. Ancak yanıt mahkemeden geldi. Oysa İstanbul'da özel yetkili savcı tarafından yürütülmekte olan bir soruşturma var. Bizler savcılığa yeniden yazı yazılıp devam eden soruşturma ile ilgili bağlantısının olup olmadığını talep ediyoruz'' dedi.

Basına sızan ''Kafes Eylem Planı'' ile ilgili soruşturmanın devam ettiğini, bununla ilgili bir takım insanların tutuklandığını hatırlatan Doğan, ''Bahsi geçen planda Malatya katliamından da söz edilmektedir. Dolayısıyla bu soruşturma ile ilgili olarak da bağlantı olup olmadığı önemlidir. Yüce mahkemenin kararından önce bu soruşturmanın sonucunu beklemesini talep ediyoruz'' diye konuştu.

Yayınevindeki cinayetleri soruşturan savcı da ''Kafes Eylem Planı'' ile ilgili olarak bir bağlantı olup olmadığını sorulmasını talep etti.

'KAFES’İN MERKEZİ MALATYA'
Duruşmada söz alan Varol Bülent Aral da İstanbul'da özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz ile yarım saat özel görüştüğünü öne sürdü.

Aral, ''Bunların içeriği ile ilgili bilgi vermem doğru değil. Ancak şunu söyleyeyim. 'Kafes Eylem Planı'nın merkezi Malatya'dır. Bunu bekleyip göreceğiz'' iddiasında bulundu.

Mahkeme Başkanı Eray Gürtekin'in, ''Bunları neye dayanarak söylüyorsun?'' sorusunu yanıtlayan Aral, ''Bazı yerlerle bazı görüşmeler yaptım. Bunun gerçek olduğunu göreceğiz'' dedi.

Bu sırada Aral ile tutuklu sanıklardan Emre Günaydın'ın avukatı Niyazi Tokmak arasında sözlü sataşma yaşandı.

Tokmak, itiraz ederek, mahkeme heyetine ''Bir meczubun söylediklerini zapta alıyorsunuz. Ben bunun söylediği hiçbir şeyin dikkate alınmamasını talep ediyorum'' dedi.

Tutuklu sanıklardan Emre Günaydın da Aral'ı kast ederek, ''Bu adamın bildiği her şey, internetteki yazılardan ibarettir. Yatacak yeri olmadığı için kendisine iftira etmiştim. Ancak elimi verdim, kolumu kaptırdım. Benim ve bu ülkenin bu adamdan kurtarılmasını istiyorum'' dedi.

OLAY
Malatya'da 18 Nisan 2007'de Zirve Yayınevi'nde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel bıçakla öldürülmüş, zanlılardan Salih Gürler (20), Cuma Özdemir (20), Hamit Çeker (19) ve Abuzer Yıldırım (19) olay yerinde yakalanmıştı.

Olaydan sonra üçüncü katın penceresinden kaçmaya çalışırken düşerek yaralanan Emre Günaydın, İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezindeki tedavisinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.

Tutuklu sanık Emre Günaydın'ın olaydan yaklaşık 2 yıl sonra cezaevinde Cumhuriyet Savcısına verdiği ifadenin ardından olayın azmettiricileri olduğu gerekçesiyle Varol Bülent Aral ve Zirve Yayınevi çalışanı olduğu belirtilen Hüseyin Yelki tutuklanmıştı. Yelki, 22 Mayıs 2009, Aral da 20 Ağustos 2009'daki duruşmalarda tahliye edilmişti.

ntvmsnbc.com, 25.12.09

 Malatya'daki yayınevi katliamı davasında Ergenekon raporu  

Malatya'da 1'i Alman toplam 3 misyonerin öldürüldüğü Zirve Yayınevi davasının 23. duruşması yapıldı. Duruşmada, Zirve yayınevi ile Ergenekon arasındaki bağı gösteren raporun geldiği ancak, raporun bulunduğu dosya üzerinde gizlilik kararı nedeniyle içeriğinin açıklanamayacağı belirtildi.

Malatya'da 18 Nisan 2007 tarihindeki biri Alman, 3 kişinin öldürüldüğü Zirve Yayınevi davasının görüldüğü Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 23. duruşmaya devam edildi. Duruşmaya, tutuklu sanıklardan Emre G., Hamit Ç., Cuma Ö., Salih G. ve Abuzer Y. ile tutuksuz sanıklar Hüseyin Y. ve Varol Bülent A, sanık avukatları ve mağdur avukatları ile sanık yakınları katıldı. Öldürülen Alman Tilman Geske'nin eşi Suzanna Geske ile sürekli duruşmaları takip eden Hıristiyan cemaatinin temsilcileri duruşmaya katılmadılar.

MAHKEMEDEKİ ERGENEKON İLE ZİRVE ARASINDA BAĞ YOK

Duruşmada mahkeme başkanı Eray Gültekin, Zirve Yayınevi olayı ile Ergenekon soruşturmasının mahkemesi süren dava arasında bağlantı olup olmadığı ile ilgili talep yazısına İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin cevap verdiğini ve cevapta, "Yapılan arıştırma sonucu, dosyamız sanıklarının, dosyanız sanıklarını azmettirdiklerine dair yazılı ve sözlü harhangi bir talimata rastlanılmamıştır" ifadesinin yer aldığını kaydetti.

MAĞDUR AVUKATLARI KAFES EYLEM PLANI İÇİN TALEPTE BULUNDU

Mağdur avukatlarından Erdal Doğan, basında ki Kafes Eylem Planı ile ilgili çıkan bazı belgeleri mahkemeye sunarak, "Kafes Eylem Planı soruşturma evraklarının örneklerinin bu dosya içerisine getirtilmesini, yada soruşturma sonucunun beklenmesini talep ederiz. Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı'nın sürdürdüğü 2009/428 soruşturma nolu dosyadaki gizlilik kararının kaldırılmasını ve dosyanın dava dosyasına konulmasını talep ediyoruz" dedi.

 

"ZİRVE İLE ERGENEKON BAĞINI GÖSTEREN RAPOR GELDİ, GİZLİLİK KARARI VAR"

Duruşmada Cumhuriyet Savcısı Ömer Tetik ise Kafes Eylem Planı ile Zirve Yayınevi olayı arasındaki bağlantıyı gösteren belge ve bilgilerin olup olmadığının İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığından istendiğini belirterek, belge ve bilgi gelmesi halinde mahkeme dosyasına sunulacağını belirtti.

Savcı Tetik, Malatya İl Jandarma eski komutanı Emekli Kurmay Albay Mehmet Çolak ile jandarma personeli Mehmet Çolak ve Abdurrahim Doğru ile ilgili 2009 / 428 nolu soruşturma dosyasında gizlilik kararı bulunduğunu ve mahkemenin gizlilik kararını kaldırması halinde dosyanın mahkemeye sunulacağını kaydetti.

Cumhuriyet Savcısı Ömer Tetik, gizlilik kararı bulunan 2009 / 428 sayılı soruşturma dosyasında İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığınca İstanbul Terörle Mücedele (TEM) Şubesi'nde görevli 2 polise hazırlatılan ve Zirve Yayınevi ile Ergenekon bağlantısını gösterir kanaatlerin bulunduğu bir raporunda bulunduğunu, ancak bu raporun da gizlilik kararı nedeniyle içeriğinin açıklanamayacağını kaydetti.

Sanık avukatları ise soruşturmanın genişletilmemesi talebinde bulundular. Sanık avukatları Kafes Eylem Planı ile Zirve Yayınevi olayının zamansal olarak bir biriyle bağlantısız olduğunu savundular.

VAROL BÜLENT ARAL MAHKEMEDE ŞOV YAPTI

Azmettirme iddiası ile bu davada tutuksuz yargılanan Varol Bülent Aral ise mahkemede söz alarak, "Ben İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı ile bizzat görüştüm. Karşılıklı bilgi alışverişinde bulunduk. Zirve ile Ergenekon arasında bağ vardır. Operasyon yapıldığı zaman göreceğiz. Basından izlediğim kadarı ile Kafes Eylem Planı'nın merkezi Malatya'dır. Değişik yerlerle belge ve bilgi alışverişimiz sürmektedir. Davanın biran önce bitmemesini talep ediyorum. Basından çıkan haberlere göre, müdahil avukatları dinlenmiştir. Bununla ilgili gazete ve medya organları sorumluları hakkında işlem yapılsın" dedi.

Araya giren mahkeme başkanı Eray Gültekin, "Sen kimsin, operasyonları nereden biliyorsun? Sen biliyorsan operasyon nasıl gizli oluyor?" diye sordu. Bunun üzerine Varol Bülent Aral, gelişmeleri basından öğrendiğini iddia etti.

Varol Bülent Aral duruşma esnasında Emre G.'nin avukatı Niyazi Tokmak'a dönerek, "Sen çok terbiyesizlik yapıyorsun. Sana bir çay içireyim" dedi.

Söz alan Emre G.'in avukatı Niyazi Tokmak, mahkeme başkanına dönerek, "Burada ben terbiyemi bozmuyorum. Siz olaya müdahale etmediniz. Ben son peygamberim diyen meczubun ifadelerinin tutunağa yazılmamasını talep ediyorum" dedi.

Bunun üzerine mahkeme başkanı Eray Gültekin, dava dosyasında Varol Bülent Aral'ın sanık olması nedeniyle duruşmada bulunduğunu belirtti.

Sanık Emre G. ise söz alarak, "Varol Bülent Aral'ın bilgileri internet ve gazete haberlerine dayanmaktadır. Kendisi kalacak yeri olmadığından ilk açılan kahveye gider, akşama kadar oturur, hesabı ödemeden kaçar. Sözlerine itibar edilmesin. Elimizi verdik, kolumuzu alamıyoruz. Başımıza bela ettik" dedi. Bu esnada Varol Bülent Aral, Emre G.'ye dönerek, "Sen Genelkurmayda görevlisin" dedi.

Varol Bulünt Aral, mahkeme başlamadan önce ise arkasında oturan gazeteciye dönerek, "Bana suikaste gelmedin demi. Senide davaya katayımmı?" dedi. İkincikez gazeteciye dönen Varol Bülent Aral, "Emre'nin avukatının adı ne? Bence intihar edecek. İhtihar edecek bir pozisyonu var" dedi. Aral, üçünkez döndüğünde ise "Yazdığın haberde benim ismimi yazma" dedi.

Tutuklu sanıklardan Abuzer Y ise, "Yattığım yeter. Adaletin tecelli etmesini isityorum" dedi.

Mahkeme heyeti duruşmaya 10 dakika ara verdikten sonra ara kararları açıklayarak, Kafes Eylem Planı ile ilgili olarak bilgi ve belgelerin Malatya Cumhuriyet Başsavcılığınca istendiğini ve belge ve bilgilerin gelmesi halinde dosyaya eklenmesine, Malatya İl Jandarma eski komutanı Emekli Kurmay Albay Mehmet Çolak ile jandarma personeli Mehmet Çolak ve Abdurrahim Doğru ile ilgili 2009 / 428 nolu soruşturma dosyasında gizlilik kararı kaldırılması halinde dosyanın mahkeme dosyasına konulmasına ve tutuklu sanıkların tutukluluk haline karar verdi. Mahkeme heyeti duruşmayı 19 Şubat 2010 tarihine erteledi.

Mağdur avukatlarından Özkan Yücel, ise duruşma sonunda gazetecilere yaptığı açıklamada, Kafes Eylem Planı ile ilgili talepte bulunduklarını söyledi. Yücel, Ergenekon dosyası ile Zirve Yayınevi olayı arasında bir bağlantı olduğu yönünde bir raporun Malatya'ya geldiğini ve baştan beri söyledikleri duruma gelindiğini ifade etti.

Star, 25.12.09


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.