Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > MHP Genel Başkanı Bahçeli: Türk tarihi bir siyaset silahı ve siyasi tasarım vesikası değildir

MHP Genel Başkanı Bahçeli: Türk tarihi bir siyaset silahı ve siyasi tasarım vesikası değildir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 16 Türk devleti askerlerini simgeleyenlerin törenlerde yer almasını " anlı Türk tarihi bir siyaset silahı ve siyasi tasarım vesikası değil; bir şuur, bir destan, bir şaheser kaynağıdır" ifadesiyle eleştirdi.

Bahçeli, Twitter üzerinden 16 Türk devleti askerlerini simgeleyen kıyafetlerin Cumhurbaşkanlığı törenlerinde kullanılmasına tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Türkiye'de 36 farklı ırktan insan bulunduğu sözlerini atıf yapan Bahçeli, şöyle devam etti: “Bunların ne hale, ne de istikbale hayrı dokunmaz. Eklemek yerine eksilten, dikmek yerine dinamitleyen, buluşturmak yerine budayan maziyi de anlamaz, medeniyet ruhunu da anlamlandıramaz. Çünkü bunun için milli bir idrak lazımdır; bunun için insaf, izzet ve irade ön şarttır. Milleti 36'da bulan tarihi ve tarihi gerçekleri kıyafette arar. 16 Türk devletinin emanetini çiğneyen sahte defilelerle vakit harcar. Şanlı Türk tarihi bir siyaset silahı ve siyasi tasarım vesikası değil; bir şuur, bir destan, bir şaheser kaynağıdır.”

Zaman, 15.01.2015

ŞEYTANİ SÖZLER KALPLERE ZEHİRLİ BIÇAK GİBİ SAPLANIR 

İktidara yakın bazı din adamlarının ‘yolsuzluk başkadır, hırsızlık başkadır' sözlerini eleştiren Bahçeli, şöyle devam etti: “Ahlaka muhalif, maneviyattan müstakil, huzurdan mustarip mumyalı zihinler için maalesef istismarın sınırı, aldatmanın eşiği yoktur. Bunlar kimi zaman ‘yolsuzluk başka, hırsızlık başkadır' diyebilecek kadar insanlığını ateşe atabilir, ardan ve ahlaktan uzaklaşabilirler. Böylesi şeytani sözler zehirli bıçak gibi kalplere saplanır. Milli terbiye ve tahammülü zorlayan bu görüşlerin tutar hiçbir yanı da yoktur. Gören gözden hakikat saklanamaz. Bu insan müsveddelerinin konuşması değil, nasıl var oldukları, nasıl yeşerdikleri mutlaka düşünülmelidir.”


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.