Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Ekonomide kötü gidişin ilk faturası bankalara

 Ekonomide kötü gidişin ilk faturası bankalara
Ekonomide son dönemde yaşanan menfi tablo, bankacılığı olumsuz etkiledi. Kredi derecelendirme kuruluşları, Türk bankalarının notlarını düşürmeye devam ediyor. Kuruluşlar, gerekçe olarak ‘siyasal belirsizliği’, ‘büyümede yavaşlamayı’, ‘artan fonlama maliyetlerini’, ‘keskin faiz değişimini’ gösterdi.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları, ekonomide yaşanan gelişmelerin ilk etkilediği sektörlerin başında yer alan bankacılık sektörü ile ilgili not kırmaya devam ediyor. Moody’s, geçen haziranda 11 bankanın kredi notu düşürmesinin ve Fitch’in 4 büyük Türk bankasıyla ilgili ciddi uyarılarda bulunmasının ardından, Bank Asya’nın notunu da düşürdü.

Bank Asya ile ilgili not indiriminde bilançosunda meydana gelen çeşitli değişimlerin etkili olduğunu belirten Süleyman Şah Üniversitesi İktisat Bölüm Başkanı Doç. Dr. Fatih Macit, “Bank Asya’nın bu süreçte bir küçülme yaşamakla birlikte bankacılık için temel konulardan biri olan sermaye yeterliliği konusunda oldukça iyi durumda olduğu görülmektedir. Bilançodaki küçülmeye rağmen bankanın likidite anlamında da ciddi bir problemle karşılaşmaması bankanın dayanıklılığı konusunda olumlu sinyaller vermektedir.” dedi. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, geçen haziranda, gelecek aylarda bankacılığı da etkileyecek bazı gelişmeleri gerekçe göstererek 11 Türk bankasının kredi notlarını indirmişti. Moody’s, Akbank, Asya Katılım Bankası, Denizbank, Garanti Bankası, Halkbank, İş Bankası, Şekerbank, Türk Ekonomi Bankası, Vakıfbank, Yapı Kredi Bankası ve Ziraat Bankası’nın notunu değerlendiren kuruluş, yayınladığı raporda ‘bankaları da etkileyen siyasal belirsizlik ortamı’nı gelecek dönemi zorlaştıran şartlar arasında saydı. ‘Ekonomik büyümede yavaşlama’ ve ‘artan fonlama maliyetleri’ de diğer gerekçeleri oluşturdu.

Moody’s, bu sebeplerle bankaların aktif kalitesi ve kârlılıklarının zayıflayacağına ve likiditenin sıkılaşacağına dikkat çekti. Bu gelişmenin ardından bir not indirim haberi de Fitch’ten geldi. Kuruluş, Şekerbank’ın kredi notu görünümünü durağandan negatife çevirdi. Son olarak yine Fitch, 4 büyük Türk bankası ile ilgili kritik uyarıların yer aldığı bir rapor yayımladı. Raporda Akbank, Garanti, İş Bankası ve Yapı Kredi’nin kredi hacmindeki değişime dikkat çekildi. Fitch, kredi büyümesi ve dış borçlardaki artışın Türk bankalarının risklerini yükselttiğini, keskin faiz değişikliklerinin ise TL’deki dalgalanmayı kalıcı hale getirdiğini vurguladı. Bankacılık sektörüne yönelik not kırma işlemlerinin sonuncusu ise Bank Asya’ya geldi.

Gelişmeyi Zaman’a değerlendiren Süleyman Şah Üniversitesi İktisat Bölüm Başkanı Doç. Dr. Fatih Macit, Fitch’in dört bankayla ilgili yaptığı uyarının aslında Türkiye ekonomisinin genel yapısına ilişkin olduğunu belirterek, benzer risklerin diğer bankalar için de geçerli olduğunu söyledi. Macit, bu dört bankanın özelliğinin kredi büyümesinin ve kredi/mevduat oranının da sektördeki genel ortalamanın üzerinde olduğunu kaydetti. Türkiye’deki tasarruf oranlarının çok düşük olması sebebiyle oluşan tablonun Bank Asya ve diğer katılım bankaları için de geçerli olduğunu vurgulayan Macit, fakat Bank Asya ile ilgili not indiriminde Fitch raporunda olduğu gibi sektörün geneliyle ilgili uyarılar yerine Bank Asya’ya özel sebeplerin sıralandığını belirtti. Macit, “31 Aralık 2013-30 Haziran 2014 tarihleri arasında bankanın toplam varlıkları ve topladığı fonlar yüzde 25’in üzerinde azaldı. Bilançodaki bu küçülme nedeniyle takipteki kredi oranı yüzde 5 seviyelerinde iken yüzde 10 düzeylerine yaklaştı. Yine bilançonun küçülmesine bağlı olarak kârlılık da azalmış oldu. Moody’s’in raporunda da not indirimine gerekçe olarak bu sebepler dile getiriliyor.” ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Macit, “Bank Asya’nın bu süreçte bir küçülme yaşamakla birlikte bankacılık için temel konulardan biri olan sermaye yeterliliği konusunda oldukça iyi durumda olduğu görülmektedir. Bilançodaki küçülmeye rağmen bankanın likidite anlamında da ciddi bir problemle karşılaşmaması bankanın dayanıklılığı konusunda olumlu sinyaller vermektedir.” dedi.

Zaman, 26.08.2014

 


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.