Gündem
 Gündem > İrtica Eylem Planı > Belgeyi sulandırmak için 9 aşamalı hazırlık yapıldı
Belgeyi sulandırmak için 9 aşamalı hazırlık yapıldı
2. İHBAR MEKTUBU ‘CUNTA’YI DEŞİFREYE DEVAM EDİYOR
İlk mektupta Demokrasiye Müdahale Planı yayınlanınca Genelkurmay’da yaşananları ve cuntayı açıklayan ihbarcı subay, ikinci mektupta ıslak imzalı orjinal planı yıpratmak için yapılan planı anlatıyor
Demokrasiye Müdahale Eylem Planı’nın ıslak imzalı orijinal nüshası ile birlikte gönderdiği 5 sayfalık ihbar mektubu göndererek Türkiye gündemini sarsan subay Ergenekon savcılarına ve medyaya ikinci ihbar mektubunu gönderdi. İlk ihbar mektubunda “12 Haziran 2009 günü skandal eylem planının Taraf gazetesinde yayınlanmasının ardından Albay dursun çiçek’in de ofisinin bulunduğu Genelkurmay Karargahı’nda yaşananları” ve ‘cunta yapılanmasını’ anlatan ihbarcı subay, ikinci mektubunda “Islak imzalı asıl planın kamuoyunda etkisizleştirmek için uygulamaya konulan planı” anlatıyor. İhbarcı subay ihbar mektubuyla birlikte “İnternet Siteleri Andıcı” ve “Psikolojik Harekat Sitelerinin Listesi”ni de gönderdi.
SÜRECİ TERSİNE ÇEVİRME HAREKATI
Islak İmzalı belge sonrası Karargâh içindeki ‘Cunta’nın “sürecin tersine çevrilmesi için planlanan yeni faaliyetlerini madde madde yazdı:
Mektuptaki belge ile ilgili olarak yazıcı, kalem, mürekkep vb. tali unsurları ön plana çıkararak belgenin içeriğinden çok şekli unsurlarının kamuoyunda tartışılmasını sağlamak.
Belgenin gerçekliğini ortaya koyan kişi ve kurumları yıpratmak.
Belgeyi yayınlayan ve savunan gazete ve gazetecileri belgenin gerçek olmadığına ikna etmeye çalışmak, ikna edilemeyenleri yıpratmak.
ISLAK İMZA MAKİNASI SULANDIRMASI
Belgenin orijinalinin Askeri Savcı aracılığıyla elde edilerek, Jandarma Kriminal’e gönderip gerçek olmadığına dair rapor çıkartmak.
İmza makinesi gibi argümanlarla halkın belgenin gerçekliğine olan inancı sarsmak.
Belgenin içeriğinden daha çok, gündeme geldiği dönemin kamuoyunda tartışılmasını sağlayıp dikkatleri belgenin içeriğinden uzaklaştırmak.
ANAYASA MAHKEMESİNE BASKI
Anayasa Mahkemesine baskı yaparak bir an önce ilgili maddedeki değişikliği iptal ettirmek ve yargılama sürecini askeri yargıya taşımak suretiyle takipsizlik kararı verdirmek
28 Şubat sürecinde Başbakan Erbakan’a imzalatarak ihraç edilen 1000’in üzerinde TSK mensubu gibi TSK bünyesinde cadı avı başlatılarak YAŞ kanalıyla büyük bir tasfiye yapmak.
SON ÇARE: DURSUN ÇİÇEK FEDA EDİLECEK
Bu girişimler ile sonuç alınamaz ise Askeri Savcılığına suçluların sadece Dursun Çiçek ve birlikte çalıştığı alt kademe personel olduğu şeklinde karar aldırmak. Bu personelin olabilecek en hafif suçlar ile cezalandırılmasını sağlamak. Yargılama sürecinin, emir vererek çalışmaları başlatan ve yönlendiren komutanlara sıçramasına engel olmak.
İlk ihbar mektubu için bazı uyarılar
İlk mektupta Bilgi Destek Planı ve İrticayla Mücadele Eylem Planı’nın detaylarını birleştirerek yazdığını belirten ihbarcı subay, bunun cunta yapılanması tarafından içerik üzerinden güvensizlik oluşturmak ve delil niteliğine zarar vermek için kullanıldığını ve bu yönde çalışma başlatıldığını anlatıyor. Subay bu durumun kullanılmaması için yeni bilgiler ve düzeltmeler yaparak mektubuna şu uyarıları koymuş:
BİLGİ DESTEK PLANI TEMİZLİĞİ
‘Bilgi Destek Planı (LAHİKA)’nın basında yer almasını müteakip, belgenin hazırlanmasında kullanılan tüm bilgisayarlar temizlenmiş ve ilgili evraklar imha edilerek, kamuoyuna Genelkurmay Başkanlığı tarafından böyle bir çalışmanın olmadığı yönünde bir açıklama yapılmıştır. İmha süreci bizzat Org. Ergin Saygun’un Özel Sekreteri Kur. Alb. Uğur Berksun tarafından takip edilmiş, kendisi Bilgi Sistemleri İşletme Şubesi’ne giderek söz konusu eylem planının hazırlanmasında kullanılan 30709, 33746, 40077, 27238, 27229 ve 16693 BİM numaralı bilgisayarların hard disklerinin geri getirilemeyecek şekilde silinmesine nezaret etmiştir. Bu işlemde Albay Şükrü Kısadere, Üsteğmen Erhan Sakallı, Üsteğmen Kazım Bozkurt, Astsubay Başçavuş Mustafa Urhan ve Sili Memur Rıfat Sülük görev almışlardır.”
SADECE İRTİCA PLANINA KATKI YAPTI
“Mektubumda, her iki planın hazırlanmasında görev alan personeli bir arada yazmıştım. Soruşturmanın sıhhati açısından, İlker Ziya Göktaş’ın sadece İrticayla Mücadele Planı’nın hazırlanmasında görev almış olduğunu da detay bilgisi olarak ekliyorum.”
Albay Çiçek’e hiç davetiye gönderilmedi
Dursun Çiçek ifade vermeye gelecek mi gelmeyecek mi tartışmalarına son nokta konuldu. Islak imzalı Demokrasiye Müdahale Eylem Planı’nın aslının Ergenekon savcılarına ulaşmasının ardından skandal planın altında imzası olan Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek’e “ifadeye gel” daveti yapılmadığı ortaya çıktı. Ergenekon Silahlı Terör Örgütü iddiasıyla soruşturma yürüten Özel Yetkili Cumhuriyet Savcıları’ndan alınan bilgiye göre, “Albay Çiçek’e, Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne gelerek ifade vermesi için henüz bir tebligat yapılmadı.
SİLAH ARKADAŞLARINA ÇAĞRI
Telafi edilemez girişimleri engelle
Mektuptaki en çarpıcı vurgu ise “Telafisi Mümkün Olmayan Girişim” nitelemesi. İtirafçı Subay, mektubun girişinde, amacını şöyle özetliyor ve silah arkadaşlarına çağrıda bulunuyor: “Amacım, tutku ile bağlı bulunduğum Türk Silahlı Kuvvetleri’ni yıpratmak değildir. Aksine, Silahlı Kuvvetlerin arkasına saklanarak ülkemizin istikrar, güven ve demokrasisine kastedenleri deşifre etmek suretiyle ülkeme hizmet etmektir. Sadece gerçekler ortaya çıksın ve telafisi imkânsız girişimlere engel olunsun istiyorum. Bu kapsamda, Kurumumuzda çalışan herkesi yardımcı olmaya ve elde ettikleri bilgi-belgeleri yargı ve kamuoyu ile paylaşmaya davet ediyorum.”
Star, 04.11.09
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
