Gündem
Gündem > Siyasi Gündem > Başbakan Erdoğan, Viyana'daki Türklere seslendiBaşbakan Erdoğan, Viyana'daki Türklere seslendiBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avusturya'nın başkenti Viyana'da Avrupalı Türk Demokratlar Birliği'nin (UETD) 10'uncu kuruluş yıldönümü etkinliklerinde konuştu. Başbakan Erdoğan'ın Albert-Schulz Salonu'ndaki etkinlikte yaptığı konuşmadan satır başları: - Sevgili kardeşlerim, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Avusturya Cumhuriyeti’nin değerli vatandaşları sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Salon içindeki tüm kardeşlerim kadar, bu salona sığmayan dışarda kalan yada bugün buraya gelemeyen Avusturya’daki tüm kardeşlerimi gönülden selamlıyorum. Avusturya dışından Avrupa’nın farklı kentlerinden gelen kardeşlerimi de yürekten selamlıyorum. Allah’ın selamı rahmeti bereketi üzerinize olsun. - Avrupalı Türk demokratlar birliğine, bu güzel buluşmayı tertip ettikleri için teşekkür ediyorum. Avusturya makamlarına, sayın başbakan ve kabinesine misafirperverliklerinden dolayı şükranlarımı sunuyorum. En başta bir kez de Viyana’da üzerimdeki emaneti sahiplerine teslim etmek istiyorum. Kardeşlerim, aziz milletimizin selamlarını sizlere getirdim. 77 milyon Türkiye cumhuriyeti vatandaşının selamlarını sizlere getirdim. Anadolu’nun yaylalarından, Bozok yaylasından, Ankara'dan, Çarşamba ovasından, Sivas’tan, Türkiye’nin her yerinden sizlere selamlar getirdim. - Siz bugün buraya farklı bir heyecanı hakim kıldınız ve Avusturya’ya iş gücünün 50’nci yıl dönümünü idrak ediyoruz. 50 yıl önce sizler, anne babalarınız, dedeleriniz köylerini evlerini yurtlarını terk ederek buralara geldiler, geldiniz. Sabrettiniz, 50 yıl boyunca zorluklara tahammül ettiniz. Yılmadan yıkılmadan vazgeçmeden 50 yıl boyunca ter döktünüz, emek sarf ettiniz. En kalbi duygularımla ifade etmek istiyorum. Hasretiniz yüreğimizde hep kor ateş oldu. Gözümüz kulağımız aklımız her zaman gurbette oldu. Siz iyi olduğunuzda bizler iyi olduk. Hüzünlendiğinizde bizler hüzünlendik. Ama millet olarak sizlerle her zaman gururlandık. - 77 milyon sizlerle her zaman iftihar ettik. Rabbim sizlerden razı olsun. rabbim helal rızk peşinde gurbette verdiğiniz mücadelede her zaman yar ve yardımcınız olsun. Allah kardeşliğimizi muhabbetimizi daim eylesin. Burada şunu özellikle ifade etmek istiyorum. Bizler Kanuni Sultan Süleyman’ın torunlarıyız. Bizler Dördüncü Mehmet gibi kahramanların mirasçılarıyız. Biz bugün Viyana’ya gönüller kazanmak için geldik. Bizden hiç kimsenin korkmasına çekinmesine tedirgin olmasına gerek yok. Biz Avusturya’da Almanya’da, Avrupa’nın tüm ülkelerinde emeğiyle barış ve dostluk mesajlarıyla var olan bir milletiz. Şurada Viyana’nın ortasından geçen Tuna Nehri tarih boyunca İstanbul’a akmıştır. Bugün de İstanbul Boğazı’na akıyor. Bizler aynı nehrin Tuna Nehri’nin etrafında büyümüş dost milletleriz, dost ülkeleriz. KÖLN ZİYARETİ - Alman medyası üzerinden çirkin münasebetsiz üstelik de ırkçı manşetlerle mesajlar verdiler. Peki ne oldu? 24 Mayıs’ta gittik, salon toplantımızı büyük bir coşkuyla yaptık. Biz ülkemize döndük, oradaki vatandaşlarımız da evlerine döndüler. En küçük bir gerginlik olmadı, itişme kakışma olmadı. Anadolu Trakya insanına yakışan biçimde vakarla sağduyuyla, Almanya’daki gurbetçilerimiz başbakanlarını bağırlarına bastılar. Olay bu. "İÇ SİYASETE MÜDAHİL OLMAYIZ" - Yola çıktık Kasım 2002. Yola çıktığımızda biliyorsunuz Türkiye’nin dış borcunun milli gelire oranı yüzde 73’tü. Şimdi oranı yüzde 36’ya düşmüştür. Devletin borçlanma faizi, çok enteresandır yüzde 63’tü. Ama şimdi faizi tek haneli rakamlara düştü. Nereden nereye… "SEVSİNLER SİZİN GİBİ SANATÇIYI" - Ne diyordu: “Hâlâ anlamıyor musun mesele ağaç değil.” Bunu diyen neydi? Sözde sanatçı, sevsinler sizin gibi sanatçıyı, ne sanatçısı. Mesele ağaç değil diyordu, çünkü bunu diyemez ki, 12-13 ağacı alıyorsun başka yere dikiyorsun. Biz iktidarımızda 3 milyar fidan ve ağaç dikmiş bir iktidarız. Kardeşlerim biz çevreci bir iktidarız bunu böyle biliniz. - Geçen gün bir Başbakan ziyaretimizdeydi. Bana aynen şu ifadeyi kullandı. “Uzun yıllar oldu” dedi “İlk defa geliyorum. Ankara’nın ne kadar yeşillendiğini gördüm” dedi. Tanıyamamış. “Her şeyin değiştiğini gördüm” dedi. "DEMİR AĞLARI BİZ ÖRDÜK" ÖYLE HAİNLER VAR Kİ... - Bakınız şimdi Hakkari’de biz havalimanı yapıyoruz. Ama bölücü terör örgütü engelliyor. Geçenlerde baktım muhalefet diyor ki, ne demek o diyor, nasıl olur da yani, engelliyor bundan dert yanıyorsun diyor. Ben müteahhidin herhalde güvenliğini temin ettiğim halde, gelen telefondan dolayı işi bırakıp kaçarsa ne yapacağım? Biz tedbirimizi alıyoruz. Öyle de olsa böyle de olsa biz Hakkari havalimanını bitireceğiz. Biz geçenlerde daha iki üç hafta önce, İstanbul üçüncü büyük havalimanın dünyanın bir numaralı havalimanının temelini attık. Bu havaalanını yapacak müteahhitleri bile bu Pensilvanya, onları da dinlemiş. Onlara da şantaj montaj kasetleri hazırlamış. Orada da bir erteleme oldu. buna rağmen temeli attık. Şimdi yıllık yolcu kapasitesi 150 milyon olan havalimanımızın inşaatı başladı. İnşallah 6 tane pisti olacak, böyle bir havalimanı. - Bize yakışan ne? Biz laf üretmeyiz iş üretiriz iş. Durmuyoruz ya, biz dertliyiz dertli. Bizim bu millete aşkımız var sevdamız var. Şair ne diyor? “yürüyeceksin millet yürüyecek arkandan, sana selam getirdim Ulubatlı Hasan’dan” evet biz böyleyiz. Hiç kimse Türkiye’nin büyümesinden korkmasın. Hiç kimse yeni Türkiye’den ürkmesin. Yeni Türkiye Avrupa için büyük bir imkandır. Yeni Türkiye Avrupa’nın önemli bir seçeneğidir, çıkış yoludur. Doğu’ya Müslümanlara açılan yegane sağlam kapısıdır. İşte son birkaç yıl içinde yaşananları gördünüz. Mısır’da halkın oylarıyla iktidara gelen yönetimi darbeyle devirdiler. Binlerce masum insanı katlettiler. Herkes sustu, sırtını döndü. Darbeyi görmezden geldiler. Akan kanı görmezden geldiler. Masumların feryadını duymazdan geldiler. Tüm dünyanın üç maymunu oynadığı bir dönemde, darbeye darbe, katliama katliam, zalime de zalim dedik. - Avrupa’nın kendi değerlerini ayaklar altına alarak susmasına rağmen, biz hakkı savunduk. Suriye, dört yıldır zalim bir rejim. Kendi halkını koyun boğazlar gibi boğazlıyor. 200 bini aşkın insan hayatını kaybetti. Masum çocuklar annelerinin kucaklarında hayata gözlerini yumdu. O tertemiz iffetli kadınlar, alçak bir rejimin haydutları tarafından tecavüze uğradılar. Bu insanlık dramı karşısında çoğunluk yine susmayı tercih etti. Batı sustu, dünya sustu, gözlerini yumdu. Ama biz susmadık, biz gözlerimizi yummadık. Suriye’den gelen bir milyon sığınmacıya vatanımızın kapılarını açtık. Ekmeğimizi onlarla paylaştık. Suriye’deki hak mücadelesini var gücümüzle savunduk, devam ediyoruz. Öbür taraftan Filistin. Neredeyse bir asırdır Filistin topraklarında devam eden zulme sesini en çok yükselten, Filistin davasını en güçlü şekilde destekleyen yine bizler olduk. “KEFENLER GİYİLİP YOLA ÇIKILMAZ” IRAK HÜKÜMETİ KORUYAMADI - Tam bir hafta sonra 28 Haziran’da çok çok önemli bir yıl dönümünü idrak edeceğiz 100 yıl önce 1914’te Avusturya veliahdı Ferdinand, bir suikast sonucu öldürüldü. Ardından birinci dünya savaşı başladı. Almanya ve Avusturya Osmanlı ile birlikte savaşa girdi. 1918’de, hem balkanlarda, hem Ortadoğu’da sınırlar yeniden çizildi. Ancak öyle sınırlar yaptılar ki, Ortadoğu’ya öyle bir nifak tohumu ektiler ki 100 yıl boyunca o bölgede kan durmadı. İşte bu günlerde, 100’ncü yıl dönümünde dahi kardeş kanı akmaya devam ediyor. - Biz Ortadoğu’ya baktığımızda insan görüyoruz insan. Kardeşlerimizi görüyoruz. Biz Ortadoğu’ya baktığımızda, bir medeniyetin izlerini, ilmin irfanın iklimini görüyoruz. Ortadoğu’ya baktığımızda petrol değil, hazreti Ali’nin Hüseyin’in Hasan’ın hatıralarını görüyoruz. Türkiye’de ana muhalefet partisinin CHP’nin genel müdürü Ortadoğu’yla ilgili orayı bataklık olarak tarif ediyor. Zannedersiniz ki Tunceli’de doğup büyümedi, Viyana’da doğdu, Paris’te yetişti. Kestane çıkmış, kabuğunu beğenmemiş. - Almanya’da da doğsak, Avusturya’da da doğsak, kimliğini kültürünü dilini bilen, çocuklarına da gerekli olan eğitimi öğretimi veren onları o şekilde yetiştiren asil bir milletiz. Yüzümüz tarih boyunca hep batıya dönük oldu. Bugün de yüzümüz batıya dönüktür. Ama bu doğuya sırtımızı döndüğümüz anlamına gelmez. AB’ye tam üyelik Türkiye’nin stratejik hedefidir. Reformlarımızı buna göre yaptık yapıyoruz. Ama hiç kimse bizi doğudan güneyden kendi tarihimizden medeniyetimizden öz be öz kardeşlerimizden koparamaz. Biz ne kadar tuna Nehri’nin çocuklarıysak, Fırat’ın Dicle’nin Nil’in çocuklarıyız. Türkiye’siz bir Avrupa hedeflerine ulaşamaz. Ortadoğu’daki yangın bütün dünyaya sıçrama potansiyeli taşırken, Avrupa Türkiye gibi bir imkandan daha fazla uzak kalamaz. “KUCAKLAYAN CUMHURBAŞKANI” - Onlar Sivas’ın ötesine geçemediler. Allı şanlı bayrağımızı Hakkari’de dalgalandıramadılar. Ama biz 81 vilayetin 81’nde hamdolsun bayrağımızla gurur duyduk. - Biz manşetlerle kurulmuş bir hükümet değiliz, manşetlerle de yıpranmayız bunu böyle bilsinler. - Türkiye’de son bir asır içinde neler çektiğimize sizler de şahitsiniz. Ne oluyor ne bitiyor görüyorsunuz. Adnan Menderes’i darbe yaparak indirdiler. Sene 1960… 1980’lerde bir kez daha darbe yaptılar, ekonomiyi mahvettiler. - Ama şimdi o darbecilerin ne halde olduklarını görüyorsunuz değil mi? Yine bir 12 Eylül günü milletimiz anayasayı değiştirdi. 34 yıl sonra darbeciler yargılandı. 28 Şubat’ta bir kez daha darbe yaptılar, zulüm ettiler. Başörtülü kızlarımıza en ağır baskıyı uyguladılar. Milletimin evlatları vatanlarını terk etmek zorunda kaldılar. En başta Viyana olmak üzere özgürce okuma imkanı aradılar. - Eğitim öğretim noktasında o başörtülü kızlarımıza Avusturya hükümetlerine şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. "DÜNYA LİDERLERİ ŞOKE OLDU" "YAVRULARIMIZ ÇİKOLATA BEKLERDİ" - Sizlerin getirdiği çikolataları bekleyen yavrularımız vardı, şimdi daha kalitelisini yapıyoruz. THY sayılı firmalar arasında. Artık havayollarını halkın yolu yaptık. Nereden bineceksin garip gureba uçağa. Şimdi uçağa biniyor herkes. Bu adımlarımız hızla devam ediyor. - Bir müjde daha… Geçtiğimiz Salı Ankara’da bir adım attık. Kendi mühendislerimizle kendi helikopterimizi ürettik. İlk üç helikopterimizi artık orduya teslim ettik, altı tane daha geliyor. 59 atak helikopteri orduya teslim edeceğiz. CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ - Adayımızı ay sonunda açıklayacağız. Adayımıza Avusturya’daki kardeşlerimize çok çok yüksek oranda destek geleceğine inanıyorum. COŞKULU KARŞILAMA Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Viyana'ya Avrupalı Türk Demokratlar Birliğinin (UETD) 10. kuruluş yıl dönümü etkinliklerinin düzenlendiği Albert-Schulz Salonu’na girdi. Salon içinde ve dışında binlerce kişi Erdoğan'ı alkışlarla karşıladı. Hürriyet, 19.06.2014 Erdoğan Viyana'daTürkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan bugün Viyana'da Avusturya Türkleri'ne hitap edecek.Türkiye Başbakanı Erdoğan, Avrupalı Türk Demokratlar Birliği'nin (UETD) 10'uncu kuruluş yıldönümü vesilesiyle Avusturya'nın başkenti Viyana'da yapacağı şölene katılıyor. Erdoğan'ın konuşacağı salon 7 bin kişi kapasiteli. UETD, salonun önünde de 10 bin kişinin toplanmasını bekliyor. dw.de, 19.06.2014 Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız. |