Gündem

BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, PKK’nın kaçırdığı ileri sürülen çocukların annelerinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından tahrik edildiğini, süreci ise dinamitlediğini söyledi. Demirtaş, "Çocukları getirmezlerse B planımız, C planımız var" diyen Başbakan’ı, "A planı dışında başka planınız olmasın. Zaten onun B planı gidip Sayın Öcalan’a yalvarmak, C planı da ikinci kez gidip Sayın Öcalan’a yalvarmak” diye yanıtladı.

Ağrı’da yarın yenilenecek seçim nedeniyle BDP tarafından yapılan final mitinginde konuşan Demirtaş, dağa götürülen çocuklarının dönmesi için Diyarbakır’da eylem yapan annelerle ilgili olarak Erdoğan’ın, "B ve C planlarımız var" sözlerine yanıt verdi. Başbakan’ın çözüm sürecinde tek adım atmadığı gibi BDP ve HDP’yi Ağrılılara şikayet ettiğini belirten Demirtaş, şöyle konuştu:
"Kürt anasını Kürt anasıyla karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Bu, çözüm sürecini dinamitleyecek bir yaklaşım. Başbakan’ın aklını başına alması lazım. Lice’de halka saldırarak anaları tahrik edip kışkırtarak barışı sağlayamazsın. El mi yaman bey mi yaman, görürsün.

"Planı Öcalan'a yalvarmak"

B planından C planından söz eden başbakana soruyorum. A planı dışında başka planınız olmasın. Sen parmak sallayıp bizi tehdit edersen biz de kurbanlık koyun olmadığımızı biliyoruz. Sen o zaman B, C planını görürsün. El mi yaman bey mi yaman. Zaten onun B planı gidip Sayın Öcalan’a yalvarmak C planı ikinci defa gidip yalvarmak. Çünkü biliyor ki bu çözüm süreci onsuz yürümüyor."
İki gün önce Erdoğan’ın konuştuğu meydanda miting yaptığına dikkati çeken Demirtaş, mitingte çözüm sürecine yönelik hiçbir şey anlatmadığını söyledi. Demirtaş, "Bir Başbakan olarak senin dağdan çocukları indirmek için elinde bir projenin olması gerekmiyor mu?" diye sordu.

"En kısa sürede çözüm yasası çıkaracaktı"

İmralı’da yapılan görüşme sonrasında en kısa sürede geri dönüş yasası çıkarılması yönünde adım atılmasının beklendiğini, ancak bunun gerçekleşmediğini ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti:

"Müzakere sürecinde bizim ile hükümet arasında şu çok açık ortaya koyuldu, İmralı’da Sayın Öcalan ile de tartışıldı, Hükümet en kısa zamanda geri dönüş yasası çıkaracaktı. Yasaklı insanlar kendi yurduna evine barkına dönecekti. Bu yasayı çıkarmayan sayın Başbakan şimdi anaları kışkırtıyor. Dağdan indirme görevi anaların değil senin birinci görevindir. Dağa çıkaran da analar değil indirecek olan da. Anaların yüreği hepimiz için şehirdeki için de yanıyor."
Erdoğan’ın Ağrı’daki konuşmasında, "Kadınları sandığa gitmesinler diye eve kilitliyorlar" sözlerine de yanıt veren Demirtaş, "BDP’ye hakaret edeceğim diye Ağrılı kadınlara hakaret ediyor. Hiçbir güç Ağrılı kadınları eve kilitleyemez" diye konuştu. Başbakan’ın, "Tehditle oy alıyorlar" sözlerinin Ağrılılara hakaret niteliğinde olduğunu da ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti:
"Başbakan ne demiş oldu biliyor musunuz? Hepiniz korkağın tekisiniz dedi. Biz sizin Zilan katliamınızda diz çökmedik, Kenan Evren’e boyun eğmedik. Biz Ağrıyız, Allah'tan başkasından korkmayız diyeceksiniz. Korku nedir görmek istiyorsan 1 Haziran’da aynaya bak kendi gözlerindeki korkuyu göreceksin. Biz halkımıza yüreğimizi kattık ettik. Yoldaşlarımızla bu halkın birer ferdi olarak mücadele ettik. Tek bir kardeşimizi bize oy versin vermesin asla tehdit etmedik. Sen eğer burada ağrıda yatırım yapsaydın, Ağrılı çiftçi ürünlerini yok pahasına satmak zorunda kalır mıydı? Bugün Ağrı'nın çiftçilikle uğraşan insanları bir dilim ekmeğe muhtaç oldular. Yaylaları boşalttılar tarımı bitirdiler hayvancılığı bitirdiler. Dertleri ne, niye ağrıyı yoksul perişan bırakıyorlar. Çünkü istiyorlar ki köle olun köle. Bir torba makarna için. Kürt halkı bir torba makarnaya, kömüre onurunu satacak bir halk da değildir. Bu yollardan kolay kolay gidemeyeceksin. Bu yollar çamurludur. Çankaya’nını yolları çamurludur, dikenlidir, güle oynaya gidemeyeceksiniz. Bu yolları biz yapmadık. Senin belediyen yaptı."

"Kuzuyu kurda teslim edeceğiz"

Demirtaş, konuşmasında Ak Parti Belediye Başkan adayı Hasan Arslan’ı hırsızlıkla suçladı, Erdoğan’a yönelik ise, "Sen de onun pirisin" diye seslendi. Demirtaş, "Kendi belediye başkanını yanına alıp, 'biz onunla onurluyuz' diyemedi. Belediye Başkanı hırsızlık yaptı da diyemiyor. 'Merak etmeyin gözüm üzerinde olacak’ diyor. Bu daha berbat bir şey, sen bu işlerin pirisin zaten. Allah aşkına gözün üzerinde olmasın. Kuzuyu kurda teslim edeceğiz. Sen götürme işlerinin pirisin. İstersen gel Sırrı Sakık’a karşı sen aday ol. Yoksa Ağrı halkını 10 yıldır tek bir çivi çakamamış bir belediye başkanına biz teslim edemeyiz" diye konuştu.

"Dört bir taraftan polis getirdiler"

BDP’nin Ağrı adayı Sırrı Sakık ise konuşmasında, 30 Mart’ta halkın sandığa iradesini yansıtmasına rağmen sandıklara müdahale edildiğini ve iradenin yok hükmünde sayıldığını söyledi. Sakık, şunları söyledi:

"Siz iradenize müdahale edildiği gün bir bütünlük içerisinde bu Alana çıktınız, devlete ey devlet benim irademe dokunma dediniz. Ben BDP’ye oy verdim Ağrı’yı bir Kürt kenti yapıyorum dediniz. Bundan sonuç alamayacağını görenler kenti kuşattılar, ülkenin dört bir tarafından polis getirttiler. Biz ağrının seçimi için kazandığımız seçimi ağrıya armağan ettik. Biz tehditle oy alıyorsak namerdiz, siz tehditle bize oy verirseniz siz de namertsiniz. Bu seçim normal bir seçim değil bu seçim vicdan seçimidir, ahlak seçimidir, vicdan seçimidir, referandum seçimidir. Eğer siz bunlara oy vereceksiniz çekin silahlarınızı, çekin hançerlerinizi, vurun bizi, vurun bizi."

"Kürdistan’ın başkenti"

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Gültan Kışanak ise konşmasında Diyarbakır’dan, "Kürdistan’ın başkenti diye söz etti. Kışanak, "Bugün siz burada başkanları ilan ettiniz. Sırrı Başkanı ve Mukaddes EşBaşkanı ilan ettiniz, şimdiden kutluyoruz arkadaşlarımızı. Biz Diyarbakır, Mardin ve Van büyükşehir belediyeleri olarak Ağrı’yı kardeş şehir ilan etmeye hazırız. Kürdistan’daki 100 belediye ile Ağrı’nın arkasında olacağız. Amed (Diyarbakır) Kürdistan’ın başkentidir. Ağrı ise şu anda bütün Kürdistan’ın başkentidir" dedi.

"Hırsızlıktan ne karınları ne gözleri doyuyor"

Eski Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ise konuşmasını Kürtçe yaptı. Hükümeti hırsızlıkla suçlayan baydemir, "Urfa’dan, Diyarbakır’dan size selam getirdim. Diyarbakır Afrin, Kamışl’nın gözleri burada. Bize müjde vermenizi bekliyorlar. Bizim için siyaset ateşten bir gömlektir. Bunların hırsızlıktan ne karınları doyuyor ne gözleri doyuyor. Siz hırsızı biliyorsunuz ben söylemiyorum. Bunlar yalnız hırsız değil kamyonla yalancıdır. Kedinin kaçacağı yer samanlıktır" diye konuştu.

Milliyet, 31.05.2014