Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > TOKİ’den ihale alan şirketlerin yemek işi, oğluna verilmiş

TOKİ’den ihale alan şirketlerin yemek işi, oğluna verilmiş

TOKİ iddiaları sebebiyle Erdoğan Bayraktar’ın oğlu hakkında takipsizlik kararı verildi. Ancak Meclis’e gönderilen fezlekede, iddialarla ilgili telefon görüşmelerine yer verildiği ortaya çıktı. Yasal kayıtlarda, eski Bakan, TOKİ’den ihale alan firmaların yemek işinin oğluna verilmesi için bürokratlara talimat veriyor.

Yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkında hazırlanan fezlekede, TOKİ’den ihale alan firmaların yemek işinin bakan’ın oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar’ın sahibi olduğu firmaya verildiği belirtiliyor. Cumhuriyet’in haberine göre fezlekede yer alan yasal dinleme kayıtlarında bu konuda çarpıcı diyaloglar yer alıyor. Erdoğan Bayraktar’ın, bürokratlarla yaptığı görüşmelerde ihale kazanan inşaat şirketlerinin yemek işlerinin oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar’ın gayri resmi ortağı olduğu Pınar Yemek isimli şirkete verilmesi için talimat verdiği görülüyor. Tapelerde, Bayraktar, dönemin Emlak Konut GYO Başkanı Murat Kurum’a, “Yemek işini Abdullah’ın adamlarına mı şey yaptın?” diye soruyor. Kurum da “Birini Abdullah’a verdik bakanım.” diye cevap veriyor. 17 Aralık operasyonunun hemen ardından dosyanın ilk savcısı Mehmet Yüzgeç tarafından hazırlanan fezlekede “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ ve Emlak Konut GYO ile herhangi bir şekilde ticari veya resmi işlemleri olan inşaat şirketlerine, enerji ve yemek işlerini Abdullah Oğuz Bayraktar’ın gayri resmi ortağı olduğu DAF Enerji ve Pınar Yemek isimli şirketlere vermeleri için baskı yaptıkları, söz konusu şirketlerin de işlerinin aksayacağı endişesiyle kendilerini mecbur hissederek şüphelilerin isteklerini yerine getirdikleri, bazı şirketlerin işlerini başka şirketlere vermiş olsalar da, şüphelilerin müdahalesi sonucu iptal ederek DAF Enerji ve Pınar Yemek isimli şirketlere verdikleri görülmüştür.” tespiti yapılıyor.

 

Savcı, ses kayıtlarına rağmen iddialar için ‘varsayım’ dedi

Dosya daha sonra Savcı Ekrem Aydıner’e verildi. Aydıner, fezlekedeki ses kayıtlarına rağmen TOKİ dosyasının 2 numaralı şüphelisi Bayraktar’ın aralarında bulunduğu 60 kişi hakkında 30 Nisan 2014’te takipsizlik kararı verdi. Kararda, Bayraktar’ın oğluyla ilgili bölüm şöyle anlatılıyor: “Şüpheliler Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Bakan Danışmanı Sadık Soylu ve TOKİ İstanbul Emlak Dairesi Başkanı Aliseydi Karaoğlu’nun TOKİ veya Emlak Konut GYO ile herhangi bir şekilde ticari veya resmi işlemleri olan şirketlerine enerji ve yemek işlerini Abdullah Oğuz Bayraktar’ın gayri resmi ortağı olduğu DAF Enerji ve Pınar Yemek isimli şirketlere vermeleri için telkin ve yönlendirmelerde bulundukları iddia edilmiş ise de bu yöntemle zorla herhangi bir şirkete iş yaptırıldığına dair delil bulunmadığı, bu yöndeki iddianın varsayımlara dayandığı…”

Mehmet Yüzgeç’in hazırlayıp Meclis’e gönderdiği fezlekede, Abdullah Oğuz Bayraktar’ın bir numaralı şüpheli Hüseyin Avni Sipahi’yle birlikte imar planı değişikliği vaadiyle 23,5 milyon dolar haksız menfaat elde ettiği de ileri sürülüyor. Savcı Aydıner ise Bayraktar’ın işadamlarıyla yakınlığının eleştirilebileceğine ancak bu durumun başlı başına suç teşkil eden bir nitelik arz etmediğini savunarak, şu ifadelerle ‘kovuşturmaya gerek olmadığına’ hükmetti: “Ali İbrahimağaoğlu’nun Bahçelievler sitesinde bulunan bir arazisinin şüpheliler Hüseyin Avni Sipahi ve Abdullah Bayraktar tarafından, mevcut imar planının değiştirilerek daha uygun imar şartları sağlanacağı vaadiyle 65 milyon dolar karşılığında Fatih Güner ve Ömer Erbazlar isimli kişilere satıldığı, Sipahi ve Bayraktar’ın arazinin Fatih ve Ömer’e satılmasında aracılık etmenin karşılığında 13,5 milyon dolarlık pay aldıkları, arazinin satılmasından sonra imar planının değiştirilmesi için gayrete giriştikleri, daha sonra Abdullah Oğuz Bayraktar ve Hüseyin Avni Sipahi’nin 13,5 milyon dolar para alarak arsa ortaklığından ayrıldıkları iddia edilmiş ise de, böyle bir arsa satışından komisyon aldıkları iddiası ile hiç kimsenin suçlanamayacağı, imar planını değiştirme vaadine dair delil bulunmamakla birlikte böyle bir vaat olsa dahi bunun ve böyle bir vaat karşılığında arsa satışının suç teşkil etmesinin söz konusu olmadığı.”

Zaman, 27.05.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.