Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Erdoğan toplumun ruh halini anlayamadı

Erdoğan toplumun ruh halini anlayamadı
Milli felaketler bir ülke liderinin geleceğini dahi etkileyebilecek büyüklükte kalıcı izler bırakabiliyor.

1995 yılındaki Oklahoma bombalamasına eski ABD Başkanı Bill Clinton'ın kurbanlara sarılarak verdiği yanıt, görev süresinin uzamasını sağlamıştı.Çin Başbakanı Wen Jiabao'nun 2008 Siçuan depremini ele alış şekli popülerliğini artırmıştı.

Bu örneklerin tersine, Recep Tayyip Erdoğan kızgın ve yastaki toplumun ruh halini anlayamadı.

Batı ile kıyas yarışı

Bunun yerine Başbakan Erdoğan, Soma faciasını 19'uncu yüzyılda İngiltere'de yaşanmış maden kazalarıyla karşılaştırdı.

Aslında sıkça kullandığı bir retoriğe başvuruyordu: "Batı ülkelerinin geçmişi en az Türkiye kadar kötüyken Türkiye'yi eleştirmeye hakları yok".

Ancak benzer bir faciayı bulmak için 100 yıl geriye gitmek Erdoğan'ın savını güçlendirmiyor.

Ayrıca bu yaklaşım Soma madeninde hayatını yitirenlerin ailelerine de yardımcı olmuyor.

Hükümet yanlısı medya organları ise Başbakan Erdoğan'ı desteklemeye devam ediyor.

Takvim gazetesi "Devlet tüm imkanlarını seferber etti" başlığını kullanırken, Yeni Şafak gazetesi Başbakan'ın "Olayın nedenini bulacağız" sözlerinden alıntı yapıyor.

Akşam gazetesi, Başbakan'ın madenci yakınlarının elini sıkarken çekilmiş bir fotoğrafını kullanıyor. Madenci yakını kadının yüzünü seçmek oldukça zor ve fotoğraf çok küçük.

Sembol fotoğraf

Ancak Başbakanlık müşaviri Yusuf Yerkel'in yerdeki bir protestocuyu tekmelerken çekilen görüntüsü Soma'da yaşananların simgesi haline geldi.

Erdoğan'ı eleştirenlere göre bu fotoğraf, her türlü muhalefeti vatana ihanet olarak gören imtiyazlı bir iktidarın ruh halini özetliyor.

Erdoğan yıllardır tüm rakiplerini "çapulcu" diyerek dikkate dahi almadı ve 2013 yılında Gezi Parkı ile başlayan hükümet karşıtı protestoları atlatmayı başardı.

Erdoğan'ın tüm rakiplerini yenebilmesinin çok basit bir nedeni var: Partisi seçimlerden hep en fazla oyu alarak çıkıyor.

Son 10 yılda Erdoğan'ın işçi sınıfı ve muhafazakar kesimden oluşan tabanı kendisine üç genel seçim kazandırdı.

Kızgın işçiler

Ancak şimdi Erdoğan yeni bir muhalefet ile karşı karşıya. İşçi sınıfına dahil olan madenciler Soma madenindeki güvenlik tedbirlerinin yetersizliği nedeniyle oldukça kızgın.

Yine de hükümete karşı büyüyen bu öfkenin muhalefete destek olarak yansıyabileceğini söylemek zor.

Ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu Soma'yı ziyaret ettiğinde o da Erdoğan gibi yuhalanmıştı.

Kimileri iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) İngiltere'deki Thatcher dönemine benzer bir şekilde Erdoğan'ın yerine daha uzlaşmacı bir Başbakanı getirebileceğini düşünüyor olabilir.

'Rakipsiz'

Ancak AKP içerisinde partinin kurucularından Erdoğan'a karşı açık biçimde rest çekmeyi göze alabilecek birisi gözükmüyor.

Erdoğan'ın en önemli potansiyel rakibi olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan'ın bazı eylemlerini kamuoyu önünde eleştirdi. Buna yerel seçimler öncesinde uygulanan Twitter'a erişim yasağı da dahildi. Ancak bu iki önemli siyasi figür arasındaki ittifakın tamamen bozulduğuna dair sinyaller yok.

Haziran başında Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı seçimi için adaylığını açıklayacağını düşünenlerin sayısı hiç de az değil.

Erdoğan daha önce yaptığı açıklamalarda Cumhurbaşkanı olsa dahi yetkilerini sonuna kadar kullanarak ülkeyi yönetmeyi sürdüreceğini ima etti.

1999 yılındaki büyük Marmara depremi 17 bin kişinin hayatına mâl olmuştu. O dönemin koalisyon hükümeti de yoğun eleştirilere maruz kalmıştı ve sonunda 2002 seçimlerinde tüm koalisyon ortakları Erdoğan karşısında yenilgiye uğramıştı.

BBCTurkish.com, 16.05.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.