Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Çözüm süreci MİT üzerinden yürümemeli

Çözüm süreci MİT üzerinden yürümemeli

Çözüm sürecinin MİT üzerinden yürütülmesinin doğru olmadığını söyleyen BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, sürecin Meclis'te kurulacak bir komisyon üzerinden yürütülmesi gerektiğini söyledi.

Tan, "Çözüm sürecinde MİT’in bildiğinin yüzde birini Meclis bilmiyor. Bir devlet kurumunun siyasetçiler üzerinde pozisyon alması yanlış" dedi

Bugün TV’de yayınlanan Erkam Tufanla Analiz Programı'nın konuğu olan BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Milli İstihbarat Teşkilatı üzerine yürütülen çalışmalar hakkında önemli açıklamalar da bulundu. Tan, "Çözüm sürecinde MİT’in bildiğinin yüzde birini Meclis bilmiyor. Bir devlet kurumunun siyasetçiler üzerinde pozisyon alması yanlış. MİT ne yapar? Bütün bilgileri, istihbaratı, evrakı doneleri toplar siyasetçinin önüne getirir. Siyasetçi de müzakere mi yapacak, anlaşmamı yapacak, savaş kararı mı alacak? Siyasetçi alır bu kararı" diye konuştu.

"Çözüm sürecinin MİT üzerinden değil de, Mecliste kurulacak bir komisyon üzerinden yürütülmesi daha mı sağlıklı olurdu?" şeklindeki soruya, "En doğrusu bu," diyen Altan Tan, şöyle devam etti: "Anayasa kitabı yalan, boş, paçavra değilse, milleti kandırmak için bir tiyatro belgesi değilse; Ne diyor, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, milletin temsilcisi ise vekillerdir. Vekillerin üzerinde bir şey var mı? Yok… Meclis Başkanı ikinci kişi, cumhurbaşkanının vekili, niye? Bu kitapta yazan belgelerden dolayı... Peki, o zaman MİT kim? Yine kitaba göre MİT, Tapu Kadastro Müdürlüğü gibi, Karayolları Genel Müdürlüğü gibi, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü gibi siyasetin emrinde devletin bir kurumu.”

SAVAŞ İLAN ETME KARARI MİT’TE YOK, MECLİSTE VAR

MİT’in kurum olarak savaş ilan etme yetkisinin olmadığını söyleyen Tan, “Biz MİT’in başındaki kişinin nerede okuduğunun ne eğitimi aldığının peşinde değiliz biz. Kurum olarak MİT’in ya da başka bir devlet kurumunun siyasetçiler üzerinde bir pozisyon alması yanlış diyoruz. Ne yapar, getirir onu meclise, hükümette cesur bir karar alır, diyelim ki barış kararı kimlerle konuşur bunu, parlamentoda CHP, MHP, BDP ile konuşur. Ama şuan tam tersi oluyor. MİT, karar verici olarak başbakanla birlikte operasyonu yürütüyor. Parlamento ve özellikle BDP’de postacı konumunda. İşin tersliği bu" dedi. Dediğiniz gibi olsa mecliste yürür mü bu süreç? sorusuna ise Tan, "İkna ettiğiniz kadar, destek aldığınız kadar, oy aldığınız kadar yürür. İkna edemediğiniz, oy alamadığınız zaman yürümez, durur" dedi.

MİT ŞAİBELİ

"Sırrı Sakık’ın MİT söylemini nasıl buluyorsunuz? Mit şaibeli mi?" şeklindeki soruya Tan şu cevabı verdi:
"Emine Hanım da karşı çıktı MİT şaibeli dedi, MİT kesinlikle şaibeli… MİT daha Robovski’nin katillerini önümüze koymadı. Bir devletin Milli İstihbarat Teşkilatı neye yarar? Gizli bir dolay varsa, milletin aleyhine olan ne varsa, bunun bilgisini belgesini getirir önce hükümetin önüne koyar, hükümette getirir meclisin önüne koyar. Peki bunu koydu mu MİT koymadı."

MİT'E NE İÇİN TEŞEKKÜR EDECEĞİM?
"Peki, bu memlekette 65 milyar dolar, 28 Şubat sürecinde belli bir şebeke tarafından banka operasyonları ile götürüldü. Bunların failleri ne oldu? MİT ne yaptı?" sorusuna Tan şu cevabı verdi: "MİT’in bir dönem müsteşarı Teoman Koman milletin parasını soyan bankalardan birinin yönetim kurulu üyesiydi. MİT’in böyle bir geçmişi de var. Tek bir şahısla bir kurum itham edilemez ama gelelim yakın bir tarihe... Şu an bir banka müdürünün evinde 4 buçuk milyon dolar, sonra 6 buçuk milyon dolar olduğu söylendi bir para bulundu. Bu para neyin parasıdır? Nerden geldi bu para? MİT benim önüme koydu mu? Peki ben MİT’e ne için, niye teşekkür edeceğim."

"Parti içinde MİT’e karşı nasıl bir kanaat var?" sorusuna ise Tan'ın yanıtı, "MİT’in sicilinin iyi olmadığı, bugüne kadar milletin bilmesi gereken en önemli olaylar konusunda asla milletin önünü açacak bir yol izlemediği ve mutlaka siyaset kurumunun emrinde olması gerektiği yönünde bir kanaat mevcuttur" şeklinde oldu.

Taraf, 23.04.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.