Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Aziz Yıldırım: Veda etmiyorum

Aziz Yıldırım: Veda etmiyorum
 

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, sarı-lacivertli kulübün Yüksek Divan Kurulu Toplantısı'nda üyelere yönelik yaptığı konuşmada, "Ben veda etmiyorum. Ben buradayım" dedi.

Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde gerçekleştirilen kulübün olağan Yüksek Divan Kurulu Toplantısı için salona gelişinde üyelerce ayakta alkışlanan Aziz Yıldırım, toplantının ilk bölümünde üyelere hitap etti. Başkan Yıldırım, esasında konuşma yapmayı planlamadığını ancak kürsüye gelme gereği hissettiğini aktararak, şike ve teşvik iddialarına yönelik davada alınan mahkeme kararının Yargıtay tarafından onanmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Herkesin kendisinden veda konuşması beklediğini dile getiren Yıldırım, "Ben veda etmiyorum. Ben buradayım. Hepimiz yaşayıp göreceğiz. Başından beri söylediğimiz tek şey var. Biz şike yapmadık. Biz siyasi bir olayın içerisindeyiz ve bu siyasi olayın Türkiye'de nereye geldiğini hepimiz görüyoruz. Biz hep cumhuriyetin, demokrasinin ve laikliğin yanında olduk" diye konuştu.

Başkanlığı süresince 16 yıllık dönem içinde kulübe hiçbir zaman siyaset sokmadıklarının altını çizen başkan Yıldırım, şunları söyledi:

"Tabii ki siyasi düşüncelerimiz vardır. Bu düşüncelere inanırız, iktidarda olması için çalışma yaparız. Ama kulüp bünyesinde böyle bir şey yapmadık. Kimseye tavsiyede bulunmadık. 'Şuraya oy verin' demedik. Dışarda konuşmalarımız olmuştur ama kulüp bünyesine siyaset sokmadık. Böyle bir şeye yine taraftar değilim. Fenerbahçe, Atatürk'ün kulübüdür. Türkiye'nin zor günlerinde cumhuriyeti koruyacak son kaledir ve bu kale hiçbir zaman yıkılmayacaktır. Bu dava, Yargıtay tarafından da ceza onanmasıyla bir noktaya gelmiştir. Suçluyuz... Tek suçumuz var, o da Atatürkçü olmak. Bunun dışında tek suçumuz dahi yoktur. Herkes buna inansın."

- "Vicdanı olan herkes bunun bir şike davası olmadığını görüyor"

Aziz Yıldırım, bazı Fenerbahçelilerin de 'acaba bir suç işlendi mi?" şeklinde tereddütleri olabileceğini aktarırken, "Ama gelinen noktada tüm Fenerbahçeliler ve kamuoyunda vicdanı olan herkes bunun bir şike davası olmadığını görüyor" ifadelerini kullandı.

Tüm kulüplere, tüm taraftarlara, Türkiye'de yaşayan herkese görev düş dile getiren Yıldırım, "Bugün ülkemizde bir mücadele var. Paralel devlet ile devletin mücadelesi bulunuyor. Bu mücadele içinde hepimiz hür irademizle hareket ederek, tek cumhuriyetin Türkiye Cumhuriyeti olduğunu göstermeliyiz. Torunlarımızın, çocuklarımızın geleceği için bunun mücadelesini vermeliyiz. Tek cumhuriyet vardır, o da Türkiye Cumhuriyeti'dir. Türkiye'de tek hükümet olur. Onun dışında hiçbir paralel devlet olamaz. Aksi durumda ülke çöker. Aksine kimse müsaade edemez" şeklinde görüş belirtti.

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Yüksek Divan Kurulu Toplantısı'nda üyelere hitaben yaptığı konuşmanın son bölümünü televizyon naklen yayın gelirleri konusuna ve kulübe gelir getirici tesislerin yapımıyla ilgili yaşanan sıkıntılara ayırdı.

Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde gerçekleştirilen toplantıda konuşma yapan Aziz Yıldırım, son bölümde Türk sporundaki sorunlara değineceğini aktardı.

"Mevcut durumda her sabah 'polis gelecek mi?' diye bekliyoruz. Her geçen arabaya 'takip mi ediliyoruz?' diye bakıyoruz. Ama bunlar da geçer" diyen Yıldırım, yönetime ilk geldikleri dönemde ekonomik olarak güçlü olma ve tesisleşme hedeflerini önlerine koyduklarını, bunların ardından başarının da geleceğine inandıklarını aktardı.

Türkiye'yi amatör şubelerde Fenerbahçe'nin ayakta tuttuğunu savunan ve bu amaç için her yıl 20-25 milyon dolar harcandığını belirten Yıldırım, şunları söyledi:

"Devlet yetkililerine de sesleniyorum. Fenerbahçe Kulübü, Türkiye'de kurumlar vergisini tam olarak ödeyen kulüplerden biridir. Sadece Gençlerbirliği aynı şekilde tam olarak ödeme yaptığını söylüyor, başka da yok. Bunun karşılığında ise yayın gelirinde hakkımızı alamıyoruz. Toplam 450 milyon dolarlık havuzdan sadece 35 milyon dolar gelir alıyoruz. Hukukçu arkadaşlarımızla çalışma yapıyoruz. Ne gerekirse yapacağız, Anayasa Mahkemesi'ne de götürebiliriz. Bize iki ayrı kuruluşun 125 milyon dolar teklifi oldu ama Anadolu kulüpleri yararlanıyorlar diye sıcak bakmadık. Bugünden sonra sıcak bakacağız. Çünkü devlet vergisini, biletlerden, saha içi reklamlarından, tüm reklam gelirlerinden payını alıyor. Ama bizi mahkemeye verdiler. Sorsan Spor Genel Müdürlüğü'ne, Fenerbahçe'ye yaptığı hiçbir katkı yok. Devletin spora katkısı yok. Sporu üvey evlat olarak görüyorlar. Yayın hakkımızı kendimiz satalım, İddaa gelirinde isim hakları belirlensin."

Yıllık geliri 3 milyar dolara ulaşan İddaa'dan kulüplere hak ettikleri ödemenin yapılmadığını anlatan Aziz Yıldırım, "Tüm kulüplerin üzerinden para kazanıyorlar. En çok da Fenerbahçe'nin. Ama Fenrebahçe parasını alamıyor. Bizim tenkitlerimizin sebebi bunlar. Bir taraftan Fenerbahçe zincirlenmiş, inek gibi sağılıyor ama karşılığını alamıyor" değerlendirmesinde bulundu.

- Yeni projelerde yaşanan sıkıntılar

Kenan Evren Lisesi'nin yerine yapılacak alışveriş merkezi, Kalamış'a yeni yapılacak marinada pay sahibi olma çalışmaları ve Fenerland projesiyle ilgili yaşadıkları zorlukları aktaran başkan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Kenan Evren Lisesi'nin yerine yapılacak alışveriş merkezi için tüm izinleri aldık. Şu an Maliye Bakanlığı ile son görüşmeler sürüyor. Taahhüdümüz gereği 3 okul ve bir salon yaptık. 40 milyon lira harcadık. Ayrıca o araziyi de bize bağışlamıyorlar. Hem kira ödeyeceğiz hem de gelirden pay alacaklar. Yaz sonu arazi teslim edilecek ve proje hayata geçecek. Kalamış'ta yeni yapılması planlanan marina için Koç Grubu ve Doğuş Grubu ile görüşme yaptık pay almak için ve olumlu yaklaştılar. 'Yüzde 20 payımız olsun, gerekirse mali kaynak da sağlayalım' teklifini götürdük. Buradan kulübümüze bir kaynak sağlamayı amaçladık. Devletin hazırladığı bir proje ve ihale için sadece çalışma yaptık ama tepki gösteriliyor.

Banka olayı yine öyle. Sadece 20 milyon avro ana sermayeli, tahvil çıkarabilecek ve parası olduğunda büyüyecek şekilde bir çalışmaydı. Tabii ki devletin de izni alınacaktı. Aksi mümkün mü? Buna da tepki geldi. Sonra başka bir çalışma için bize Pendik'te arazi gösterdiler. Sonra da 'nasıl olacak?' diye yine çıkışlar oldu. Yine kulübe gelir sağlaması için Fenerland projemiz var. Samandıra'daki tesislerimizde futbol sahasının olduğu yere konumlandırılacak bir tesis. Lüks mağazalar, yemek bölümleri ve ayrıca üyelerimiz içi de sosyal mekanlar olacak. Şimdi 'bunu nasıl yaparız?' diye bağrılıp, çağrılıyor."

Aziz Yıldırım, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde 1995 yılında katıldığı bir divan kurulu toplantısındaki konuşmasından kayıtları da üyelere okudu. Erdoğan'ın, o dönemde Fenerland projesinin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiği yönünde ifadelerini üyelerle paylaştı.

wsj.com.tr, 25.01.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.