Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > 'Başbakan mutlaka uluslararası ceza mahkemesinde yargılanacak'

'Başbakan mutlaka uluslararası ceza mahkemesinde yargılanacak'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Genelkurmay Askeri Savcılığının Roboski soruşturmasında "takipsizlik" kararı vermesine tepki göstererek, "Başbakan mutlaka ve mutlaka uluslararası ceza mahkemesinde insanlığa karşı suç işlemiş bir başbakan olarak yargılanacaktır" iddiasında bulundu.

Radikal.com.tr -CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Genelkurmay Askeri Savcılığının Roboski soruşturmasında "takipsizlik" kararı vermesine tepki göstererek, “Başbakan mutlaka ve mutlaka uluslararası ceza mahkemesinde insanlığa karşı suç işlemiş bir başbakan olarak yargılanacaktır” iddiasında bulundu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve Ankara Milletvekili Levent Gök, TBMM’de Genelkurmay Askeri Savcılığının Roboski soruşturmasında “takipsizlik” kararı vermesini değerlendirdi.

Tanrıkulu, Roboski katliamı ile ilgili olarak Genelkurmay Askeri Savcılığının takipsizlik kararı verdiğini belirterek, “Bu bizim beklediğimiz bir sonuçtu. Bu öngörümüz maalesef doğru çıktı” dedi.

2 yıllık süre içinde bu olayın sorumlularının örtülmeye çalıştığını savunan Tanrıkulu, şöyle dedi:
“Eğer Başbakan bu işte birinci derecede sorumlu olmasaydı failler ortaya çıkardı. Birinci derecede sorumlu Sayın Başbakan’dır, hem siyasi hem hukuki olarak. İkinci derecede sorumlu da Genelkurmay Başkanı’dır. Bu kararla birbirlerini aklamışlardır. Ama toplum vicdanında aklanmaları mümkün değildir. Bir ceza avukatı olarak şunu iddia ediyorum, Başbakan mutlaka ve mutlaka uluslar arası ceza mahkemesinde insanlığa karşı suç işlemiş bir başbakan olarak yargılanacaktır. Çocuklarına bırakacağı miras da bu olacaktır, insanlığa karşı suç işlemiş bir başbakan.”

“DEVLET SİZİN ÇOCUKLARINIZIN ÖLÜMÜ BEDAVADIR, SUDAN UCUZDUR DEMİŞTİR”


Levent Gök de, “Uludere’de Genelkurmay’ın ve iktidarın tam bir işbirliği içerisinde başından bu yana olayı soğutma, unutturma ve karartma çabaları içerisinde bir işbirliği yaptıklarını ve dosyanın kapatılmak istendiğini defalarca anlatmanın ve haklı çıkmanın üzüntüsünü yaşıyoruz. 34 gencecik bedeninin ölümünün bu kadar bedavaya getirildiği bu kadar ucuza kapatıldığı bir ülkenin yurttaşı olmaktan üzüntü duyuyorum. Bu ülkede hukuk çöktü. Devlet ‘sizin çocuklarınızın ölümü bedavadır, sudan ucuzdur’ demiştir” diye konuştu.
 

SORULAR


Bir basın mensubunun, “Bundan sonraki aşamada AİHM’e gidebilmek için Anayasa Mahkemesine gidilmesi gerekmiyor mu?” sorusuna Tanrıkulu, “İki konu var. Bir, takipsizlik kararına karşı 15 gün içerisinde mağdurların itiraz etme hakkı var. Ondan sonra da yine mağdurların iç hukuk bakımından Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapma hakları var. Onun da tüketilmesi gerekiyor” yanıtını verdi.
“Sayın Başbakan hiçbir yere kaçamayacaktır” ifadesini kullanan Tanrıkulu, şöyle devam etti:
“Ne zaman olursa olsun bu olayın siyasi sorumlusu olarak ve hukuki sorumlusu olarak yargı önüne çıkacaktır. Kaçma fırsatı yoktur. Bunu bir hukukçu olarak söylüyorum. Mutlaka hesabını verecektir. Kendisinin onayıyla yapılmıştır bu sınır ötesi operasyon. Bu nedenle birinci derecede sorumluluğu vardır, insanlığa karşı suç işlemiştir. 34 yurttaş katledilmiştir.Bunun hesabını Sayın Başbakan ve Sayın Genelkurmay Başkanlığı tarihin bir döneminde mutlaka yargı önüne çıkacaklardır” dedi.

Radikal, 07.01.2014


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.