Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > 'Yanlış anlaşıldım; MİT MGK kararını değil, 'fişleme' belgesini sızdırdı'
'Yanlış anlaşıldım; MİT MGK kararını değil, 'fişleme' belgesini sızdırdı'
Hüseyin Çelik fişleme haberleriyle ilgili söylediklerinin yanlış anlaşıldığını ifade etti
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, dünkü basın toplantısında 2004 yılı MGK kararının MİT’ten sızdırıldığını söylemediğini, bu konuda basında yer alan ifadelerin yanlış olduğunu belirtti.
'Sızdırılan MGK kararı değil, fişleme belgesi'
Dün yaptığı açıklamanın bugün bazı basın yayın organları tarafından yanlış verildiğini belirten Çelik, Twitter hesabından yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Dünkü basın toplantımda, tartışma konusu olan 2004 MGK kararının MİT'ten sızdırıldığını söylemedim. Bugün bazı gazeteler yanlış yazmışlar. MİT'ten sızdırıldığını söylediğim şey, bazı yayın organlarının ‘fişleme’ dedikleri, MİT veri tabanındaki bazı ham bilgiler ve arz notudur. Söz konusu ‘arz notu’ MİT Müsteşarı başta olmak üzere, kurumun üst yönetimi tarafından onaylanmış bir metin değildir."
'Fişleme alçaklıktır'
"Dün söyledim, bir kez de burada yazıyorum. İnsanları mağdur etmek veya kategorizasyona tabi tutmak için fişleme yapılması alçaklıktır. AKP'nin bizzat kendisi ve kadroları son zamanlara kadar fişlemelerin ve vesayetçi dayatmaların mağduru ve mazlumu olmuştur. Bize yapılmasını istemediğimiz bir şeyin, bizim bilgimiz ve irademiz dahilinde başkalarına yapılmasına rıza göstermeyiz, göz yummayız. Kaldı ki güvenlik soruşturmaları için derlenen ve gazetelerde yer verilen bilgilerin hiçbiri, hiç bir kuruma gönderilmemiştir."
'AKP bile bile bunun arkasında olmaz'
"2002'ye kadar güvenlik soruşturmalarında bir yığın sübjektif, soyut bilgiler yer alırken AKP'yle birlikte bu uygulama değişmiştir. 58. Hükümetin Başbakanı Sn. Gül, MİT'e, 4 Aralık 2002 tarihli yazı ile somut delillere dayanmayan bilgilere yer vermemelerini emretmiştir. Bugün halen bu yazılı talimat yürürlüktedir ve buna göre işlemler tesis edilmektedir. Aykırı hareket edenler varsa, suç işlemektedirler. Maalesef kurumların başındaki insanlar ve yazılı kurallar değişse de on yılların alışkanlıkları ve zihniyetlerin değişimi kolay olmuyor. Her kurumda yanlışlıklar, eksiklikler, aksaklıklar veya kasıtlı eylemler olabilir. Mühim olan, siyasi irade bunların arkasında mı değil mi. AKP, bile bile hiç bir zaman yanlışın yanında ve arkasında olmaz."
t24.com.tr, 05.12.2013
Ne sızdırması! Fişlemeleri Başbakanlığa bildirdiler
AK Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, Taraf’ın yayınladığı fişleme belgelerinin MİT içinden sızdırıldığını iddia etti
“MİT'in başına Hakan Fidan da gelse Ahmet, Mehmet de gelse MİT'in on yılların alışlanlıklarından bir günde sıyrılması mümkün değildir. MİT'in bir veri tabanı vardır. Her taraftan hakkında inceleme, soruşturma arşiv araştırması yapılacak şahıslarla ilgili gelen bilgliler bir havuzda toplanır. Bu gelen bilgiler yazı çerçeversinde eğer bir kuruma gönderilecekse o şekilde gönderilir. Son günlerde bazı şahıslarla ilgili gazetelerde yer alan bilgilerin hiçbiri hiçbir kurum ve kişiyle bu bilgiler paylaşılmamıştır. MİT'in veri tabanında bir araya getirilen bilgiler birileri tarafından içeridekiler tarafından bu adı geçen gazeteye servis edilmiştir.”
Çelik bu açıklamasıyla MİT’in insanları fişlediğini resmi ağızdan doğrulamış oluyor. Bu esasen özrü kabahatinden büyük bir açıklama. 11 Haziran 2013’ tarihli MİT açıklamasında Hüseyin Çelik’in ifadelerinin tam tersi bir açıklama yapılmştı. Oysa bugün bizzat Hüseyin Çelik MİT’in fişleme yaptığını itiraf etmiş oldu.
Başbakan, 15 Ağustos 2013’teki açıklamasında “Bizim fişleme gibi bir sanatımız yok. Böyle bir derdimiz de yok. Ben fişlendiğimi biliyorum; arkadaşlarımın fişlendiğini biliyorum ama biz böyle bir yola hiçbir zaman tevessül etmedik. Bunlara tamamıyla karşıyız” demişti. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 12 Eylül 2010’da “Fişleme kepazeliği yok bundan sonra” demişti. Taraf’ın yayımladığı belgeler ve Hüseyin Çelik’in itirafı MİT’in fişlemelere devam ettiğini gösteriyor. Başbakan’ın halka yalan söylemeyeceği düşünülürse akla “11 yıldır iktidarda olan AK Parti hükümeti MİT’e hâkim değil mi” sorusu geliyor. Yine Hüseyin Çelik, MİT’in Taraf’ın yayımladığı belgeleri hiçbir kurum ile paylaşmadığını ifade ediyor. Taraf’ın yayımladığı MİT belgesinde kişilerle ilgili fişleme bilgilerinin şifahi olarak Başbakanlığa iletileceği belirtiliyor. Yani Çelik zaten şifahi olarak iletilen fişleme bilgilerinin iletilmediğini iddia ederek Taraf’ı suçlamaya kalkıyor. Taraf’ın yayımladığı o belgede fişleme bilgilerinin şifahi olarak iletildiği açıkça yazıyor. Belge Çelik’i yalanlıyor.
Fişlenen kişilerin başına ne geldiğine bakarak fişleme bilgilerin iletilip iletilmediği anlaşılabilir. Fişlenenler arasında yer alan Ö.C bir üniversitede rektör adayı olmuş. Fişleme bu adaylıkla ilgili. Aday olduktan sonra Rektör adayı adım adım izlenmiş ve hakkında kara propaganda kampanyası başlatılmış. Haberlerden biri şu “19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik Spor Bayramında, Rektör aday adayı olan Ö.C'nin trafik kuralları ile alay edercesine verdiği görüntüler bu önemli güne damgasını vurdu.”
Fişlenen diğer akademisyen N.Ö. O da rektör adayı olduğu için fişlenmiş. Onunla ilgili olarak da kara propaganda kampanyası yapılmış. N.Ö hakkında başka bir akademisyene yumruk attığı şeklinde haberler yaptırılmış.
Fişlenen bir başka akademisyen M.C.H. O da rektör adayı olduğu için fişlenmiş. Onun hakkında da kara propaganda haberleri yaptırılmış. Fişlemelerin sonunda bu kişilere ne olduğunu merak mı ediyorsunuz? Fethullahçı diye fişlenen tüm şahıslar tasfiye edilmiş. Rektör adayları yüksek oy almalarına rağmen atanmamış.
Hatırlanacağı gibi Ahmet Necdet Sezer zamanında rektör adayları ile ilgili fişleme tartışmaları gündeme gelmiş AK Parti yetkilileri kıyameti koparmıştı. Böylece rektörler için benzeri bir uygulamanın AK Parti zamanında da yapıldığı ortaya çıkmış oldu.
Taraf, 05.12.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
