Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > BDP'li Buldan: Yeni format dialog sürecinin bitirilip müzakerelere geçilmesi

BDP'li Buldan: Yeni format dialog sürecinin bitirilip müzakerelere geçilmesi
KCK'dan gelen "geri çekilmeyi durdurduk" açıklamasının ardından BDP Heyetinin 10. kez İmralı adasına giderek Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeden çıkan 'yeni format' mesajına BDP'li Buldan açıklık getirdi: Yeni formatta diyalog sürecinin bitirilip müzakerelere geçilmesi gerekiyor.

ANKARA - Abdullah Öcalan’ın dün kendisiyle görüşen BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ve BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan aracılığıyla kamuoyuna açıkladığı “Bir yıl önce başlattığımız diyalog sürecini bundan böyle yeni bir formatla yani anlamlı bir müzakereye evrilterek, derinleştirerek sürdürmek gerektiğini düşünüyorum. Anlamlı bir müzakere için gerekli olanak ve araçları devlete de Kandil’e de iletmiş durumdayım” sözleri farklı yorumlara neden oldu. “Üç aşamalı planın rafa kaldırıldığını ve yeni bir plan üzerinde durulduğu” yönünde yorumlar yapıldı.

YENİ FORMAT NE?
Heyette yer alan BDP’li Buldan, ‘yeni format’ ile ilgili Radikal’e yaptığı değerlendirmede, “Öcalan’ın söylemek istediği şu; süreç devam ediyor. Ateşkesin devam etmesi sürecin devam ettiği anlamına geliyor. Daha önce üç aşamalı bir plan vardı. Bu plan devam ediyor ama Öcalan, ‘artık bu aşamaların farklı bir noktaya evrilmesi gerektiğini’ ifade etti. Yani ‘diyalog sürecinin bitirilip müzakerelere geçilmesi gerektiğini’ söylüyor. Bu sürecin muhataplarından biri Sayın Öcalan, ancak sadece iki BDP’li ve kardeşleriyle görüşüyor. Artık daha farklı kişilerle de görüşmeler yapması lazım. ‘Benimle müzakere yürütülmek isteniyorsa avukatlarımla, başka heyetlerle, basınla ve STK’larla görüşebilmem gerekiyor. Bunlar yaratılırsa müzakereye dönüştürmek mümkün olur’ diyor. Sayın Öcalan bunu kastediyor” dedi. Buldan, kendilerine Kandil’e ulaştırılmak üzere bir mektup verilmediğini belirterek, mektubun daha önceki resmi heyete teslim edildiğini söyledi. Buldan, önümüzdeki günlerde Kandil’e giderek görüşeceklerini ifade etti.

SURİYE’DE ROLANTİYE ALINAN SAVAŞA DİKKAT ÇEKTİ
BDP Hakkari Milletvekili Adil Zozani ise Öcalan’ın sözleriyle ilgili şunları söyledi:

“Bence Sayın Öcalan, giderek sonuca yakın bir noktada duruyor. Çözüme götürecek yolların yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyor. Bunun için de araç ve yöntemlerin yeniden tartışılabileceği, konuşulabileceği ve hatta konuşulduğunun mesajını veriyor. Ağırlıklı olarak sonuca dönük bir yoğunlaşma içerisinde olduğunu ifade ediyor ve kendi pozisyonunun bu süreç açısından önemine, koşullarının önemine atıfta bulunuyor.

Dikkat çekici ifade ‘derinlikli müzakere için araç ve imkanların yaratılması’ cümlesinde yer alıyor. Türkiye kamuoyu, çekilmeyi tartışıyor. Ancak bu kararların Türkiye’yi taşıyacağı nokta üzerinde yoğunlaşma yok. Öcalan’da buna dikkat çekiyor. ‘Mevcutta ayrıntılarla meşgulsünüz, ama resmin tamamına baktığınızda nasıl bir Türkiye görmek istediğiniz konusunda bir görüşünüz yok’ demek istiyor. Resmin tamamının görülmediğine ilişkin hükümete ve taraflara örtülü eleştiri var.

Çözümde iki noktadan emin konuşuyor. Birincisi Kürt kamuoyunu, Türkiye’de yaşayan halklarla ortak yaşamda buluşturma inancı tam. Bunu da Anadolu ve Mezapotamya halklarının ortak geleceği üzerinden şekillendiriyor. Bunun müzakere öncesi, 2006’dan beri üzerinde çalışıyor, açıklamalar yapıyor.

İkinci önemli nokta ise Sayın Öcalan, uluslarrası aktörlere yaslanarak Kürt sorununun nihai çözüme ulaşamayacağını inanıyor. Ancak ‘halkların ittifakı ile nihai çözüme yaklaşırsınız’ diyor. Araç ve imkanların yaratılması konusunda aciliyete atıfta bulunmasının nedeni ise uluslararası aktörlerin bölgeye ilişkin yeni yaklaşımlarından kaynaklı. Özellikle Suriye’de ki savaşın rolantiye alınmış olması, Öcalan’ı bu noktanın önemine işaret etme gereğini hissettirmiş. Uluslararası aktörlerin Kürtleri nereye koyacağına ilişkin bir fikri yok. Öcalan da bunu ortaya koyuyor. “


Radikal, 16.09.2013

Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.