Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > Küresel servet 2012'de yüzde 7.8 büyüdü

Küresel servet 2012'de yüzde 7.8 büyüdü

Küresel servet 2012 yılında yüzde 7,8 büyüdü, toplamda 135,5 trilyon dolara ulaştı.

Danışmanlık firması The Boston Consulting Group (BCG) tarafından hazırlanan 13. "2013 Küresel Varlık Raporu" (Global Wealth Report 2013) araştırması yayınlandı.

Rapora göre, dünyada bireylerin sahip olduğu toplam finansal varlıklar (global servet) 2012 yılında yüzde 7,8 oranında artarak, 135,5 trilyon dolara ulaştı.

Bu artış, sırasıyla yüzde 3,6 ve yüzde 7,3 oranında yükselişlerin görüldüğü 2011 ve 2010 yıllarına kıyasla daha güçlü bir biçimde seyretti.

Kuzey Amerika, Batı Avrupa ve Japonya gibi eski dünya bölgelerinde varlık büyüklüğü güçlü bir büyüme trendi gösterirken, Asya-Pasifik (Japonya hariç), Doğu Avrupa ve Latin Amerika gibi yeni dünya bölgelerinde daha da güçlü, çift haneli büyümeler gerçekleşti. Ortadoğu ve Afrika (ODA) varlık seviyelerinde de yine neredeyse çift haneli bir büyüme görüldü.

BCG'ye göre, önümüzdeki beş yıl boyunca, global servet büyümesinin neredeyse yüzde 70'i "yeni dünya" olarak tanımlanan gelişmekte olan ülkelerden kaynaklanacak.

Rapora göre, 2012 yılında dünyada finansal varlıkları 1 milyon doları aşan hane sayısı 1,2 milyon artarak 13,8 milyona ulaştı. Bu kesim dünyada bireylerin sahip olduğu finansal varlıkların yüzde 40'ını elinde bulunduruyor.

ABD 5,9 milyoner hane ile listede ilk sıradaki yerini koruyor. ABD'yi 1,5 milyoner hane ile Japonya, 1,3 milyon hane ile de Çin takip ediyor. Türkiye'de de, finansal varlıkları 1 milyon doları aşan yaklaşık 22 bin hane bulunuyor ve bu, bir önceki yıla göre yaklaşık 2 bin hanelik bir artışa işaret ediyor.

BCG Küresel Varlık 2013 raporuna göre, milyoner yoğunluğunun en fazla olduğu ülke Katar. Katar'da her 1,000 hanenin 143'ünün özel varlığı en azından 1 milyon Amerikan Doları'nı buluyor. Katar'ı izleyen ülkeler, her 1,000 hanede 116 milyonerle İsviçre, 115 milyonerle Kuveyt, 94 milyonerle Hong Kong ve 82 milyonerle Singapur oldu.

2012 yılında offshore varlıklar yüzde 6,1 oranında artarak 8,5 trilyon dolara ulaştı. Bu artışa karşın, on-shore varlıktaki büyümenin daha güçlü olması sebebiyle, offshore varlıkların global servet içindeki payı 2011'e göre az da olsa düşüş gösterdi ve yüzde 6,4'ten yüzde 6,3'e geriledi. Birleşik Devletler ve Avrupa vergi makamlarının offshore merkezler üzerinde uyguladığı yoğun baskı ve benzeri nedenlerle global offshore varlık büyüklüğünün 2017 yılı sonunda ancak 11,2 trilyon Amerikan Doları'na ulaşacağı tahmin ediliyor.

BCG'nin 2013 Küresel Varlık Raporu Batı Avrupa, Doğu Avrupa, Asya-Pasifik, Latin Amerika ve Ortadoğu'da 130'dan fazla bankanın varlık yönetimi birimlerinin performans karşılaştırmasını da içeriyor.

2012 yılında varlık yöneticileri, yönetilen varlıklarda yüzde 13'lük bir büyüme meydana gelmesini sağladı. En yüksek büyümeye Asya-Pasifik bölgesindeki varlık yöneticileri tarafından ulaşılırken (yüzde 23) bunu Latin Amerika (yüzde 18) izledi.

Avrupa Birliği'ndeki onshore ve offshore kurumlar ile Kuzey Amerika bankaları, yüzde 10 civarında bir yönetilen varlık büyümesi elde etti. Büyümenin ardındaki temel unsur 2012'nin ikinci yarısında birçok hisse senedi piyasasında yaşanan yeniden canlanma olurken, bir diğer sebebiyse varlık yöneticilerinin net yeni varlıkları oluşturmaktaki başarısı oldu.

BCG Türkiye Genel Müdürü ve Yönetici Ortağı Burak Tansan, Türkiye'de son dönemdeki önemli gelişmelerden birisinin altını çizerek önümüzdeki dönemde varlık yönetimi sektörünü şekillendirecek global trendlere dikkati çekti.

Tansan, şunları ifade etti:

"Dünyada şu anda gerçekten benzersiz bir yüksek likidite ve bunun getirdiği düşük faiz ortamı yaşanıyor. Özellikle gelişmiş ekonomilerdeki durgunluğun devam etmesi, merkez bankalarının faiz oranlarını yukarı çekmelerini engelliyor. Çok daha sağlıklı bir büyüme yaşamasına rağmen, Türkiye ekonomisi de son faiz indirimleri ile eksi reel faiz dönemine girdi.

Bu, daha önce çok alışkın olmadığımız bir durum ve birçok kişi tasarruflarını nasıl değerlendirecekleri ile ilgili tereddütler yaşıyor. Önümüzdeki dönemde, Türkiye'de yatırımcıların birikimlerini reel olarak artırmaları eskisine göre daha zor olacak ve müşterilerine doğru yatırım önerileri verebilen varlık yönetimi şirketlerinin, portföy şirketlerinin ve bankaların önemi artacak."
 
cnnturk.com, 10.06.2013

Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.