Gündem

Ergenekon Davası sanıklarına destek vermek isteyen göstericilere jandarma müdahale etti. Mahkeme heyeti yaşanan gerginlik nedeniyle duruşmayı 11 Nisan'a erteledi.

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 67'si tutuklu 275 sanıklı "Ergenekon" davasının 282. duruşması başladı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal, gazeteci Tuncay Özkan ve emekli Orgeneral Hasan Iğsız'ın da aralarında bulunduğu 50 tutuklu sanık katıldı.

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Ankara GATA'da tedavi gören Yüksek Askeri Şura (YAŞ) üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler, emekli tuğgeneraller Veli Küçük ve Levent Ersöz ile İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in de aralarında bulunduğu 17 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi. Kemal Alemdaroğlu'nun da aralarında bulunduğu bazı tutuksuz sanıklar da duruşmaya katıldı.

Davaya giren 3 Cumhuriyet savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, Nihat Taşkın ve Murat Dalkuş'un da bir arada katıldığı duruşmada, sanık avukatlarına ayrılan bölüm tamamen dolarken, daha önceden basın mensuplarının ve milletvekillerinin oturduğu bölüm bugünkü oturumda boş bırakıldı.

İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu baro yönetim kurulu üyesi bir grup da duruşmayı avukatların bulunduğu bölümden izledi.

Duruşmaya gelen CHP Genel Başkan Yardımcıları Haluk Koç ve Umut Oran, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil ile Kamer Genç ve Mahmut Tanal'ın da aralarında bulunduğu 41 CHP milletvekili ile gazeteciler de davayı izleyiciler için ayrılan bölümden takip etti.

Salonun dolması nedeniyle de, sanıklarla vekalet ilişkisi olmayan ve yetki belgesi bulunmayan avukatlar ile bazı gazeteci örgütleri temsilcileri içeriye alınmadığı için binaya girişte izdihamlar yaşandı. Bu nedenle avukatlarla görevli askerler arasında sözlü tartışmalar oldu.

Kalabalık nedeniyle duruşma geç başlarken, sanıklar salona alındığında izleyiciler tarafından el sallayarak ve alkışlarla karşılandı.

Balbay, salondakileri selamlayarak, "Hoş geldiniz. Yeter söz adaletin demiş olduğu bugünde, bu mütalaayı hep birlikte yıkacağız" dedi.

-Salondaki tartışmalar-

Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese ile milletvekilleri ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkan Atilla Sertel'in de aralarında bulunduğu bazı gazeteciler arasında tartışmalar yaşandı.

Milletvekilleri daha önceden basın mensuplarının kulladığı bölüme geçmek isterken, Başkan Özese, davanın bugünkü oturumunda uygulamanın bu şekilde olduğunu söyledi.

Özese, avukatların bulunduğu bölüm tamamen dolması nedeniyle de, avukatların müdahil vekilleri için ayrılan bölüme geçmelerini istedi.

Ancak, avukatlar diğer bölüme oturmazken, CHP Milletvekili Mahmut Tanal, "Basın mensupları görevlerini yapamıyor. Önceki uygulamanızı yapınız" dedi. Atilla Sertel'in de, gazetecilerin salonun dışında kaldığını söylemesi üzerine Başkan Özese, "Lütfen davada taraf değilsiniz. Müdahale etmeyin" diye uyardı.

Milletvekilleri tarafından sözlü tepkiler gösterilirken, Başkan Özese, izleyicileri ve milletvekilleri sakin olmaları konusunda uyardı.

Avukatların alkışlaması üzeride de Özese, kızarak "Niye alkışlıyorsunuz" diye tepki gösterdi.

Salondaki sözlü tartışmalar devam ederken Başkan Özese, bugünkü oturumda esas hakkındaki savunmalarının alınmasına geçileceğini, ancak usule ilişkin konuşmak isteyenlere de söz verileceğini belirterek, sanıkların yoklamasına geçti.

-Vekiller salondaki bariyere yüklendi-

CHP'li vekiller yoklama yapılmasını engellemeye çalışarak ayaklarını yere vurup, alkış tutarak salondaki boş olan yerin açılmasını istediler. Avukatların yoklaması yapılırken de, milletvekilleri tepkilerine devam

ederek, "Aç burayı" diye bağırdılar. Muharrem İnce, "40 tane milletvekili ayakta duruyor. Burayı boş bırakamazsın. Biz buraya gireriz" diye bağırırken milletvekilleri, salondaki demir bariyerlere yüklenince, salondaki jandarma görevlileri engel oldu.

Vekiller hep birlikte "Adalet istiyoruz" diye bağırırken, izleyiciler de alkışladı. Salondaki karmaşa üzerine yoklamayı tamamlayamayan mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdi.

Bu arada Balbay da, izleyicilere dönerek mütalaayı eleştirdi. Balbay, basın mensupları ve milletvekillerinin salonda boş olan bölüme alınmamasının hukuksuzluk olduğunu söyledi. Muharrem İnce de, Balbay'a "Abdullah Öcalan'ın yakını olduğumuzu söyleyince bizi belki alırlar" dedi.

Silivri cezaevi önünde polis ve jandarma müdahalesi

Ergenekon davasınında yargılanan sanıkları desteklemek için Silivri'ye gelen gruplara polis ve jandarma müdahale ediyor. Erken saatlerden itibaren duruşma salonun bulunduğu Silivri Cezaevi önüne akın eden kalabalık, 3 sıra halinde oluşturulan demir bariyerleri yıktı. Jandarma ekipleri barikatları aşmaya çalışan gruba müdahale etti. Ancak jandarma yetersiz kalınca polis de devreye girdi.

Polis ve Jandarma , göstericilere biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etti. Gazdan etkilenen göstericiler zor anlar yaşadı.

Mahkeme salonu içinde ve dışında yaşanan gerginlikler nedeniyle mahkeme heyeti duruşmayı 11 Nisan'a erteledi.

Ergenekon'da avukatlardan açıklama

Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde görülen Ergenekon Davası'na verilen arada sanık avukatları kameraların karşısına geçerek, açıklama yaptı.

Avukatlar adına konuşan Avukat Celal Ülgen, mahkemeye her geldiklerinde farklı bir tablo ile karşılaştıklarını söyleyerek, "Sayın mahkemeyi göstermiş oldukları adımlardan geri atmalarına davet ediyorum. Gazetecilere, milletvekillerine normal bir mahkemenin göstereceği saygıyı göstermeye davet ediyorum.

Kendine görevi olmadığı halde dışarıdaki güvenlik önlemlerini de aldırmak durumunda kalmıştır. Mahkeme her geçen gün kural değiştirmektedir. Bir sabah geldiğimizde yukarıdan sarkıtılmış 15 adet mikrofon gördük. Bir başka gün geldiğimizde izleyiciler ile tutuklu sanıklar arasına barikat örüldüğünü gördük. Bu her gün devam ediyor. Bugün gördüğümüz manzara ise milletvekilleri ve basın mensuplarının normalde kendilerine ayrılmış olan yerin dışında tutulmak istenmesidir" diye konuştu.

Bu arada Ülgen, önünde duran sehpadaki boş gaz bombası kapsüllerini de basın mensuplarına gösterdi.

cnnturk.com, 08.04.2013