Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Balyoz Harekat Planı > Ergin Saygun'a Başbakan'ın ziyareti soruldu

Ergin Saygun'a Başbakan'ın ziyareti soruldu

Geçirdiği açık kalp ameliyatı nedeniyle bir süredir Mehmet Akif Ersoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gören emekli Orgeneral Ergin Saygun, taburcu edilerek evine gönderildi.

Geçirdiği açık kalp ameliyatı nedeniyle bir süredir Mehmet Akif Ersoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gören emekli Orgeneral Ergin Saygun, taburcu edilerek evine gönderildi.

Hükme bağlanan Balyoz Planı davası sanıklarından emekli Orgeneral Ergin Saygun, ameliyat olduğu 7 Şubat 2013 tarihinden itibaren tedavi gördüğü özel hastaneden taburcu edildi.

Saygun'un doktoru İhsan Bakır, Saygun'un böbrek fonksiyonlarının düzeldiğini ve kalple ilgili bir sorununun olmadığını belirterek, bugün itibariyle taburcu edildiğini açıkladı.

Basın toplantısına Ergin Saygun da katıldı. Herkese teşekkür eden Saygun, 1 ay boyunca evinde dinleneceğini ve bu süre zarfında kimseyle görüşmek istemediğini ifade etti.

Geçirdiği açık kalp ameliyatı nedeniyle bir süredir Mehmet Akif Ersoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gören emekli Orgeneral Ergin Saygun, taburcu edildi.

Mehmet Akif Ersoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi konferans salonunda düzenlenen basın toplantısında konuşan Saygun'un doktoru İhsan Bakır, 7 Şubat'ta ameliyata alınan hastasının protez kapağının değiştirildiğini belirtti.

Saygun'un yaklaşık 36 saat süren yoğun bakım takibinden sonra da servise alındığını hatırlatan Bakır, şu bilgileri verdi:

''Servis takiplerinde böbreklerde gelişen problem nedeniyle hastamızı İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne konsültasyon amacıyla gönderdik. Medyada yer alan 'hasta yoğun bakıma kaldırıldı'' haberleri tabi ki yanlış oldu o dönemde. Hastamızı aynı gün geri aldık. Oradaki hocalarımızın ve Şişli Etfal'deki Nefroloji hocalarımızın tavsiyeleri doğrultusunda hastamıza diyaliz gerekmediği anlaşıldı ve aynı gün buraya geri aldık. Bu süreç içinde tabi hastamızın daha önceden diyabete bağlı böbrek problemleri vardı. Buradaki takiplerimiz neticesinde böbrek fonksiyonları düzeldi. Şu anda kalple ilgili de herhangi bir sorunumuz yok. Şu anda zannediyorum ameliyattan sonra 25. gündeyiz. Hastamızı bugün itibarıyla taburcu edeceğiz ve evine göndereceğiz. Bundan sonra takiplerine, yine bizim hastaneden devam edeceğiz.''

 

Ergin Saygun

 

Ergin Saygun da gazetecilere teşekkür etmek istediğini ifade ederek, şunları söyledi:

''Evvela tek tek her birinize bir dost olarak teşekkür etmek istiyorum. Sonradan öğrendiklerim; ailemin yaşadığı sıkıntıları, benim yaşadığım sıkıntıları kamuoyunun dikkatine getirmede büyük bir emeğinizin geçtiği. Bunun dışında 'kan lazım' dendiği zaman kamerasını bırakıp kan vermeye koşan arkadaşlar olduğunu duydum. Resimler gördüm; eşimin ve kızımın elindeki ağır paketleri almış arabaya taşıyorsunuz. Bu insani duyguların sanırım zirve yaptığı bir yerdir. Hepinize onun için tek tek teşekkür ediyorum. Bu arada bir de kan kardeşim olduğunu öğrendim. Bilmiyorum burda mıdır? Burda mısın? Bu da tabi bizim için yeni bir sürpriz oldu.''

 

''Riskli bir ameliyata girdiğimi biliyordum''

 

Birçok kişiye teşekkür etmek istediğini anlatan Saygun, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Sanırım en başta aileme teşekkür etmem lazım. Toplumumuzun en küçük birimi olan ailenin gerektiğinde bütün toplumu nasıl etkileyebileceğini, neler yapabileceğini nasıl güçlü davranılabileceğini gösterdiler. Onun için hepsine tek tek teşekkür ediyorum. Hısım, akraba var. Arkadaşlarım, silah arkadaşlarım, devre arkadaşlarım, büyüklerimiz, küçüklerimiz hepsinin buraya koştuğunu herkesin bir şeyler yapma çabası içinde olduğunu duydum. Onun için onlara da teşekkür etmek istiyorum. Tabii ki bütün bunların içinde en büyük teşekkürü Sayın İhsan Bakır hocamın yönetimindeki bu hastaneye gitmesi gerektiği kanaatindeyim. Çünkü ne kadar riskli bir ameliyata girdiğimi biliyordum. Ama kaderdir. Ameliyata girilir, çıkılır ya da çıkılmaz. Ama gerçek bir mucize yarattılar ve beni yaşatabilmek için, hayatta tutabilmek için olağanüstü bir çaba sarf ettiler. Gece saatlerinde doktorların gelip muayene ettiğini, hocamın telefonla nöbetçi doktora 'kan şekeri ne kadar' diye sorduğunu biliyorum. Onun için bu hastanenin bütün personeline minnet ve şükran borcum var.''

 

''Bir ay beni bırakın''

 

Enfeksiyondan kaynaklanan bir rahatsızlık nedeniyle bütün bu sıkıntıları çektiğini bildiren Saygun, şunları kaydetti:

''Bir istirhamım olacak sizin vasıtanızla. Enfeksiyondan kaynaklanan bir rahatsızlık nedeniyle bütün bu sıkıntıları çektim. Şimdi aynı duruma düşmemek için fevkalede dikkat etmem gerekiyor. Beni eve çıkarıyorlar. Burada nasıl bir ortam sağlandıysa evde de o ortamda yaşayacağım. Bunun için bütün beni sevenlerden, hısım akrabadan, eş dosttan, herkesten istirhamım bir ay lütfen beni bırakın, birazcık toparlanayım, kendime geleyim. Ondan sonra sizlerle bol bol konuşuruz görüşürüz. Bu basın için de geçerlidir. Çok uzun konuşamıyorum kusura bakmayın. Bu bile belki son günlerde yaptığım en uzun konuşmadır. Konuşmamı Silivri'de, Hasdal'da, Hadımköy'de ve Maltepe'deki silah arkadaşlarım ve komutanlarıma, buradan sevgi ve muhabbetlerimi ve saygılarımı göndererek bitirmek istiyorum. Hepinize teşekkür ediyorum.''

Ergin Saygun, bir gazetecinin ''Ziyaretçileriniz oldu bu süre zarfında. Başbakan Erdoğan da sizi ziyaret etti. Ne diyeceksiniz?'' sorusu üzerine, ''İstemiyorum bu konulara girmeyi. Ama ilerde dediğim gibi konuşabilecek, rahat konuşacak duruma geldiğimde söz veriyorum toplanır, sizinle konuşuruz nedir ne değildir diye. Bir şey olduğunu sanmıyorum bir hasta ziyaretidir netice olarak. Başka bir anlamı olduğunu da düşünmüyorum ama onunla ilgili başka sorularınız varsa, bir de dediğim gibi ilerde onların hepsini inşallah cevaplarım'' ifadelerini kullandı.

''Ameliyat masasındayken tahliye edilmenize ne diyeceksiniz'' sorusuna Ergin Saygun, ''Onlardan hiç haberim yoktu. Kendime geldiğimde her tarafımda hortumlar vesaireler, bağlı bir şekilde yatıyordum. Oğlum ya da kızımdı galiba, hangisiydi bilmiyorum, 'baba tahliye edildin' dedi. Tahliye ne demek? O anda ne olduğunun bile farkında değildim. İşte nasıl oldu bilmiyorum. O da sistemin bir işleyiş şekli'' yanıtını verdi.

Zaman, 04.03.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.