Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Zirve dosyasına giren belgelerde şok bilgiler

Zirve dosyasına giren belgelerde şok bilgiler
Ergenekon davasına bakan 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Zirve Yayınevi cinayetiyle ilgili Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdiği, ‘Akdeniz Raporu' isimli belgede ilginç ayrıntılar yer aldı.

Türkiye Ulusal Stratejik Harekatlar Dairesi (TUSHAD) bünyesinde faaliyet gösteren ve yasa dışı birçok eyleme imza atan “Siyah ve Beyaz Kuvvetler” yapılanmasının, 2004'te Kıbrıs referandumunda ‘hayır' oyu çıkması için psikolojik harekât eğitimi almış askerlerden özel ekip kurduğu ortaya çıktı. Siyah ve Beyaz Kuvvetler'in, yaptıkları faaliyetleri karargâha rapor ettikleri belirlendi. Belgede PKK'dan “Kürt özgürlük hareketi” olarak bahsedilmesi ise dikkat çekiyor.

Zirve Yayınevi cinayeti davasında savcıya yeniden ifade veren davanın sanığı ve tanığı olan İlker Çınar’ın, ‘siyah ve beyaz’ kuvvetlerden bahsetmesi üzerine Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, Ergenekon davasına bakan 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nden özel ekip hakkında bilgi olup olmadığını sordu. İstanbul’daki mahkemenin Malatya’ya gönderdiği ‘Akdeniz Raporu’ başlıklı 3 sayfalık belgede, ‘siyah-beyaz’ kuvvetlerin Akdeniz’deki faaliyetlerine yer verildi.

Yasa dışı yapılanmanın yöneticileri tarafından oluşturulduğu anlaşılan belgede, ‘siyah ve beyaz’ kuvvetler bünyesinde faaliyet yürüten askerî personelin eylemleri ve kişisel özellikleri tek tek yer alıyor. Belgeye göre, söz konusu birim, hücre yapılanması şeklinde görev üstleniyor. Her hücrenin başında bir üsteğmen bulunuyor. Bu üsteğmenler, bir yüzbaşı veya binbaşıya bağlı. Örgütün Akdeniz yapılanmasının başında Balyoz davasında 18 yıl ceza alan Tuğamiral Soner Polat’ın olduğu ifade ediliyor. Müdahil avukatlar, ‘Akdeniz Raporu’ başlıklı bir belgenin de 2010’da Gölcük Donanma Komutanlığı’nda yapılan aramada ele geçirildiğine dikkat çekiyor. ‘Siyah ve beyaz’ kuvvetler, belgeye göre PKK ve DHKP-C’yi de aktif bir şekilde kullanıyor. Yapının, Akdeniz Bölgesi’nde terör örgütleri ve ülkücü gruplara sızdığı, sokak eylemlerini organize ettiği belirtiliyor. ‘Siyah ve beyaz’ kuvvetlere bağlı çalışan rütbeli askerlere ilişkin tutulan, “Mersin bölgesinde PKK odaklı sokak eylemleri yaptırabilme kabiliyetine sahiptir. Mersin’de birçok olayı kendi dairesi planlamıştır.”, “PH eğitimi aldı. Kıbrıs’ta yapılan referandumda hayır oyu çıkması için halkı hayır oyu kullanmaya ikna etmek ve etkilemek için kurulan ekipte görev almıştır.”, “Dairesi ile birlikte DHKP-C ile ortak eylemler yürütmüştür.” şeklindeki notlar da derin bağlantıları deşifre ediyor.

‘Akdeniz Raporu’ başlıklı belgede hücre liderleri adına açılan başlıklarda ilgili kişinin faaliyetleri ile bağlantılı olduğu terör örgütleri de anlatılıyor. Hücre lideri olduğu ifade edilen “Üsteğmen Zeynel Berkay Çelik” başlıklı bölümde Üsteğmen Çelik, ‘Akdeniz Bölgesi’nde 1 No’lu makine dairesi sorumlusu’ olarak tanımlanıyor. Güverte dairesinden İstihbarat Binbaşı Tamer Çetin’e bağlı olarak çalıştığı anlatılan Çelik için, “Özellikle Mersin bölgesinde PKK odaklı sokak eylemleri yaptırabilme kabiliyetine sahiptir. Mersin’de birçok olayı kendi dairesi planlamıştır.” ifadeleri yer alıyor. Örgütün planlarını gerçekleştirmek için güçlü sivil bağlantılara sahip olduğu belirtilen Çelik için, “Akdeniz Üniversitesi’ndeki olaylarda görev verildi. Verilen diğer görevlerde de kendine bağlı daire elemanları ile birlikte başarı sağladı. Kendisine bağlı siyah ve beyaz kuvvetleri koordine etmektedir. Verilen görevleri yerine getirme konusunda bir özel harpçi kadar hırslıdır.” deniliyor.

“DHKP-C İLE EYLEMLER YÜRÜTTÜ”

Başka bir hücrenin lideri olduğu belirtilen Üsteğmen Murat Zerener de karargahı düzenli olarak bilgilendiriyor. Zerener’e ilişkin, “Bölgede yürütülen projeler hakkında karargahı bilgilendirmektedir. Karargahtan gelen ve karargaha gönderilen mesajlar konusunda kanal olarak görev yapmaktadır. Üstlerle irtibat kurma görevini yerine getirmektedir.” ifadeleri, yasa dışı yapılanamanın karargahı düzenli bir şekilde bilgilendirdiğini ortaya koydu. Belgede hücre lideri olarak anlatılan üçüncü kişi Üsteğmen Emek Saygın Arayıcı hakkında da şok bilgiler yer alıyor. Arayıcı’nın terör örgütü DHKP-C ile irtibatlı olarak çok sayıda eylem gerçekleştirdiği vurgulanıyor. Arayıcı ile ilgili olarak söz konusu belgede, “İskenderun’da siyah ve beyaz kuvvetleri koordine etmektedir. Kuvvet içindeki Alevi grupları yapıya kazandırmaktadır. Dairesi ile birlikte DHKP-C ile ortak eylemler yürütmüştür.” ifadeleri yer alıyor.

‘Akdeniz Raporu’ isimli belgedeki, “Kürt özgürlük hareketinin kullanılmasında hiçbir problem yok.” sözleri de dikkat çekiyor. Terör örgütü PKK’dan ‘özgürlük hareketi’ diye bahsediliyor. Karanlık yapı bünyesinde faaliyet gösteren askerlere ‘savaşçı’ denilmesi ise diğer bir husus. Yapının amacının devrim olduğu belirtilen belgede, “Yeni devrim savaşçıları zihinsel ve fiziksel her türlü göreve hazırlanmıştır. Devrim savaşçılarının teknik kabiliyet ve donanımlarının artırılması adına çalışmalara hız verilmesinin gerekliliği son olaylardan sonra daha da belirgin hale gelmiştir. Okullarda ve alımlarda bilişim kökenli tercih ve yönlendirmelerin yapılması devrimimizin başarısı için kaçınılmaz gerçektir.” ifadeleri yapının, askerî okullara öğrenci alımlarına da müdahale ettiğini ortaya koyuyor.

Zaman, 29.01.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.