Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ekonomik Gündem > AB’nin umudu Çin

 AB’nin umudu Çin

Avrupa krizden çıkmak için Çin’e bel bağlamış durumda. Peki Çin, elini taşın altına koyacak mı?

Deutsche Welle Ekonomi Servisi editörlerinden Danhong Zhang'ın haber-analizi:
Bundan bin yıl kadar önce Alman Kralı 4. Heinrich, hakkındaki aforoz kararını kaldırması için Papa’ya yalvarmak üzere İtalya’nın yolunu tutmuştu. Papa’nın ikamet ettiği Canossa Şatosu'na zahmetli bir yolculukla varılabiliyordu. Kral günlerce şatonun kapısında bekledi.
İngiliz finans uzmanı David Marsh, eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin Pekin ziyaretini de Canossa yolculuğuna benzetmiş ve şunları söylemişti:
“Son derece utanılacak bir durumdu. Aslında Çin fakir bir ülke. Döviz rezervi muazzam boyutlarda da olsa fert başına milli geliri Fransa’nın onda biri kadar.”

Çin, Euro'yu kurtarabilir mi?
Sarkozy'nin gözü, Çin'in üç trilyon doların üzerindeki döviz rezervindeydi. Aynı zamanda Çin ekonomisi nefes kesen bir hızla büyüyor. Asya devinin milli geliri geçen yıl bir trilyon 300 milyar dolar arttı. Yani Çin ekonomik bakımdan her iki buçuk ayda bir Yunanistan kadar üretiyor ya da her yıl yeni bir İspanya’yı ekonomik gücüne ilave ediyor.
Ancak Çin’in kurtarıcı şövalye rolünü üstleneceğini sanmak da saflık olur. Halk Üniversitesi Ekonomi Enstitüsü Direktörü Mao Zhenhua, ülkesinin diplomatik nedenlerle Euro devletlerinin hazine bonolarına para yatırdığını belirtiyor ve ekliyor:
“Fakat ortak para bölgesi üyesi bazı ülkeler büyük risk altında olduklarından yatırımcı onlardan kaçıyor. Çin’in çekingen davranması kadar normal bir şey olamaz. Diğer yatırımcılardan daha şanslı olduğumuzu kim söyleyebilir?”
Avrupa, döviz zengini Çin’in Yunan ve İspanyol devlet tahvillerine para yatırmamasından duyduğu kırgınlığı gizlemezken Çin de Euro Bölgesi’nin borç kriziyle başa çıkamamasından endişe ediyor.

Pekin'in endişeleri
Çinli ekonomist Mao, kriz yönetimindeki çaresizliğin Euro’nun yapı hatasından kaynaklandığı, bütçe ve para politikalarının birbirinden ayrıldığı ve en hafif krizde bile Avrupa Merkez Bankası’ndan medet umulduğu için ortakların onayını almanın geciktiğini belirtiyor. Uzman, “Bu bakımdan Avrupa’nın, mali politikaların koordine edilip yüksek ödemelerin yapılabildiği devletler konfederasyonuna dönüşmesi gerekir” değerlendirmesini yapıyor.
Ama Avrupa bu hedefin çok uzağında. Euro’nun dağılmaya yüz tuttuğu yaz aylarının reform hamlelerinden, yılsonundaki Avrupa Birliği zirvesinde eser kalmamıştı.
Çinli bilim insanı Mao, bu nedenle Euro Bölgesi’nin ülkesine de büyük darbeler indiren şok ve dalgalanmalarla yaşamak zorunda olacağını belirtiyor ve ekliyor:
“Avrupa Çin için dev bir pazar. Aynı zamanda da Avrupalılar için kârlı bir yatırım yeri. Ama her ikisi de eskisi gibi iyi yürümüyor. Diğer yandan Çin’in aldığı Avrupa tahvillerinin getirisi de düşüyor.”
 
Dolar'ın alternatifi Euro
Çin aynı zamanda Amerikan Doları’na güçlü bir alternatif olmasını istediği için de Euro’nun eski günlerine dönmesini arzuluyor. Mao Zhenhua, doların dünya ticaretindeki egemenliğini haklı bulmuyor ve şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Dünya ekonomisinin istikrarı için Euro Bölgesi’nin de istikrarlı olması gerekir. Böylece dolar tarafından sömürülme azalır. Euro, rezerv para birimi olarak da dolara alternatif çıkabilir. Böylece riskler daha iyi paylaştırılmış olur ve mali varlığımız zarardan korunur.”
Diğer Çinli meslektaşları gibi Mao da Yunanistan’ın ortak para bölgesinden ayrılmasına karşı. Mao Zhenhua, şu yorumu yapıyor:
“Bu çok sakıncalı bir adım olur. Çünkü olay Yunanistan’la kapanmaz. Euro Bölgesi’nden ihraç nasıl olur? Bunlar açıklık kazanmadı. Bu bakımdan bence Euro Bölgesi’nin küçülmesi dağılmasıyla aynı anlama gelir.”
Anlaşılan, Euro’nun akıbeti belli olana kadar Çin’in desteği sözde kalacak ya da Para Fonu üzerinden, yani dolaylı olacak. Bir kez daha Çin’den yardım istemek işe yaramayacak
 
dw.de, 09.01.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.