Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Demokratik Açılım > Bahar gelmeden sonuç alınabilir

Bahar gelmeden sonuç alınabilir
Hükümetin açılım politikalarından sorumlu üyesi Atalay, yeni sürecin 30 eylüldeki AKP kongresinin ardından başladığını açıkladı: Konjonktürel bakmıyoruz. Ciddi ve kararlıyız
 

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, İmralı ile yapılan görüşmelerde geçmişte yaşanan tecrübelerin göz önüne alındığını söyledi.

TRT ’de katıldığı bir programda gazetecilerin İmralı görüşmeleri ile ilgili sorularını cevaplayan Atalay, süreçle ilgili olarak, “Bu süreç herkesin desteği ile ne kadar iyi yürürse, hızlı yürürse o kadar iyi demektir. Ama görmek lazım. Erken iyimserlik ve yüksek beklentiler bazen yanlış sonuçlar doğurabiliyor. Süreç devam ediyor, özellikle bu önümüzdeki kış dönemi bir fırsattır, bu değerlendirilebilir. Herkes bunu anlar ve katkı verirse daha kısa sürede sonuçlanabilir.” dedi.

 

Tecrübelerimizden yararlanacağız

Bugünkü politikanın 30 eylüldeki kongrede Başbakan Erdoğan’ın yaptığı açıklamalara ve 2023 vizyonu kitapçığında belirlenen yol haritasına dikkat çeken Atalay, Başbakan Erdoğan’ın başkanlığında partide kurulan strateji ekibinin çok önemli çalışmalar yaptığını ve ilk mesajların da orada verildiğini dile getirdi. Tekrar diyalogun kurulması sürecinin o günden başladığını bildiren Atalay, bugünkü sürecin de bunun devamı olduğunu belirterek, hedefin silah bıraktırmak olduğunu ifade ettiklerini söyledi.

Bu yeni süreç içerisinde yeni teşebbüsler ve görüşülebilecek yeni kanalların ortaya çıkabileceğini daha önceden ifade ettiklerinin altını çizen Atalay, şimdi bu süreç içerisinde devletin yetkili kurumlarının büyük bir paylaşım içerisinde işlerini iyi yaptığını kaydetti. Atalay, gelinen noktayı şöyle özetledi: “Hükümetimizin bu konudaki kararlılığı, ciddi tutumu, herkes bunu bilsin. Yani biz bu işlere konjonktürel falan bakmıyoruz. Türkiye’nin gerçek sorunları neyse onların üzerine gidiyoruz. Şimdi bu süreçte de geçmişteki bütün tecrübelerimizi kullanıyoruz. Çok önemli tecrübelerimiz var, bütün bu tecrübelerimizi kullanıyoruz.”

 

Provokasyonlarla kesintiye uğradı

2011’de devletin kurumlarının yine görüşmeler yaptığını ve seçim sonrasında iyi bir atmosferin de yakalandığını bildiren Atalay, halktan destek almalarına rağmen konunun Habur’da istismar edildiğini söyledi. Hükümeti kurduklarında terör konusunda daha hızlı adım atmayı düşündükleri sırada yaşanan provokasyonlara dikkat çeken Atalay, “Silvan saldırısı ve peşinden MİT Müsteşarımız Hakan Fidan’ın görüşmelerinin dışarıya sızdırılması tam bir provokasyon. Bu konuya bakıldığında uluslararası faktörleri de göz önüne almamız lazım. Dolayısıyla burada provokasyonlara çok dikkat etmek gerekiyor” diye konuştu.

Tabuların yıkıldığı ve her şeyin konuşulduğu bir dönemin yaşandığına dikkat çeken Atalay, İmralı ile yapılan görüşmelerin içeriği ile ilgili olarak konunun hassasiyetinden dolayı yorum yapmak istemediğini söyledi. Atalay, şöyle konuştu: “Basına baktığımızda çok senaryo var. Ama bunların hiçbirisi yok. İşte bunlar alınıyor, şunlar veriliyor vs. Bunların hiçbirisi resmî ağızlardan yapılmış açıklamalar değil. Herkes kendi senaryosunu kuruyor. ‘Olsa olsa bu iş böyle olabilir’ gibi.”

 

İmralı’ya güven: Göreceğiz

İmralı ile yaşanan süreçte güven sorununun ne durumda olduğuna ise Atalay, şimdiden bu anlamda bir şey ifade etmek istemediğini, kurumların görüşmelerinin devam ettiğini belirtti. Atalay, kendilerinin kararlı olduğunu ve belli bir stratejilerinin olduğunu da vurgulayarak, İmralı’ya güven noktasında “göreceğiz” ifadesini kullandı.
 

Taraf, 06.01.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.