Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > 2. Ergenekon duruşması 6 Ağustos'a ertelendi

2. Ergenekon duruşması 6 Ağustos'a ertelendi

2. Ergenekon davasında Şener Eruygur ve Hurşit Tolon'un da aralarında bulunduğu 56 sanığın yargılanmasına başlandı. Duruşma 3. iddianamenin incelenmesi gerekçesiyle 6 Ağustos tarihine ertelendi.

İSTANBUL - Ergenekon davasında ikinci iddianamenin duruşmaları için Silivri Cezaevinde'ki yeni salon günler öncesinden hazırlandı. Bugün sabah da Silivri'de hazırlıklar vardı, gazeteciler canlı yayınlar için son hazırlıklarını yaptı, güvenlik güçleri önlemlerini tamamladı.

Tutuklu sanıklardan gazeteci Tuncay Özkan'a destek veren bir grup da sloganlar atarak cezaevi önündeki yerlerini aldı.

Bugünkü ilk duruşmaya tutuklu, tutuksuz tüm sanıklar çağrıldı. Duruşmaya Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan, eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan'ın da aralarında bulunduğu 16 tutuklu sanık katıldı.

Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, ATO Başkanı Sinan Aygün, gazeteci Emin Şirin ve Ferda Paksüt'ün de aralarında olduğu 28 tutuksuz sanık da duruşmada hazır bulundu.

Tutuklu sanıklar emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ve emekli Albay Hasan Atilla Uğur ile tutuksuz sanıklardan emekli Orgeneral Mehmet Şener Eruygur, İlker Güven, Arif Doğan, Ercüment Ovalı, Murat Avar, Siyami Yalçın, Levent Temiz, Merdan Yanardağ ve Hakan Şanlı ise duruşmaya gelmedi.

Hakkında yakalama kararı bulunan firari sanık Turhan Çömez ise yakalanamadığı için duruşmada hazır edilemedi.

1. Davanın ilk duruşmalarında yaşanan karmaşa bugünkü duruşmada yaşanmadı. Salona sanıklar ve gazeteciler rahatlıkla girdi. Duruşma başladığında salonun yarısının boş kaldığı görüldü.

Salona önce tutuklu sanıklar, ardından da tutuksuz sanıklar alındı.

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, duruşmaya katılan sanıkları tespit ettikten sonra duruşmayı başlattı.

Başkan Şengün, birinci ''Ergenekon'' davasında aldıkları her sanık için 3 avukat sınırlamasına ilişkin kararın bu davada da geçerli olduğunu bildirdi. Bu arada, bazı avukatlar salona ilk etapta alınmamalarına sözlü olarak tepki gösterdi. Bunun üzerine Başkan Şengün, bütün avukatları salona aldı.

KİMLİK TESPİTLERİ TAMAMLANDI
Davanın öğleden önceki bölümünde, tutuklu ve tutuksuz toplam 48 sanığın kimlik tespiti yapıldı.

Kimlik tespiti yapılan tutuksuz sanık Tanju Güvendiren, emekli albay olduğunu belirterek, aylık gelirinin de 14 bin TL olduğunu söyledi. Tutuklu sanıklardan Tuncay Özkan da kimlik tespiti sırasında Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün ikametgah adresini sorması üzerine, ikametgahının Silivri Cezaevi olduğunu ifade etti.

Üniversite mezunu olduğunu belirten Özkan, Yeni Parti Genel Başkanı olduğunu ve gazetecilik yaptığını bildirdi. Bu sırada duruşma salonunun izleyici bölümünde oturan bazı kişiler, Özkan'ı alkışladı. Başkan Şengün de, ''Burası duruşma salonu, hepinizi dışarı attırırım'' diyerek uyarıda bulundu. Özkan da ''10 aydır göremedikleri bir insan için müsamaha gösterin efendim'' dedi.

Başkan Şengün ise duruşma salonunda alkışa izin vermeyeceğini söyledi. Tuncay Özkan, soru üzerine kitaplarıyla birlikte aylık gelirinin 4 bin TL olduğunu belirtti. Tutuklu sanıklardan Adil Serdar Saçan da Polis Akademisi mezunu olduğunu ve Hukuk Fakültesi'ni bitirdiğini ifade etti. Başkan Şengün'ün aylık gelirini sorduğu Saçan, ''Buraya gelmeden önce avukattım. Fiilen avukatlık yapmıyorum. Polislikten atıldım. Mesleğe geri döndüm, ama başlamadan tutuklandım. Gelirim yok, emekli değilim'' dedi.

Tutuklu sanıklardan Gürbüz Çapan da Başkan Şengün'ün mesleğini sorması üzerine şöyle konuştu: ''Doktorum. Ben suç işlerim. Türkiye'de ne kadar suç varsa ben işlerim. Daha önce Dev-Yol sanığı olarak yargılandım. Ergenekon çıkar, oraya sanık yaparlar. Mafya diye yargılandım. Profesyonel suçluyum. 10 yıldır mahkemelerdeyim. Bütün gelirimi avukatlarımla beraber paylaşıyoruz. Benzin istasyonum ve kiradaki mülklerimle beraber aylık 20 bin TL gelirim var.''

'ERGENEKON EMEKLİSİYİM'
Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün sosyal güvencesini sorması üzerine Çapan, önce ''Ergenekon emeklisiyim'', daha sonra da ''Pardon'' diyerek ''devlet emeklisi'' olduğunu söyledi.

Yaşlı ve hasta olduğunu belirten Çapan, devlet ne zaman çağırırsa geldiğini ama tutuklandığını ifade etti. Tutuksuz sanıklardan Mesut Özcan da kalp cerrahı olduğunu belirterek, aylık gelirinin 20 bin TL olduğunu bildirdi.

Yine 21 yıllık gazeteci olduğunu belirten tutuksuz sanık Adnan Bulut ise dava nedeniyle işsiz kaldığını belirtti.

SAVCILAR BAZI MESLEKLER TAYİN ETMİŞLER
Tutuksuz sanıklardan Mahir Akkar da Başkan Şengün'ün mesleğini sorması üzerine ''Savcılar bana iddianamede bazı meslekler tayin etmişler. Onları mı söyleyeyim?'' dedi.

Mağdur olduğunu ifade eden Akkar, alt komşusuyla yaptığı konuşmaların iddianamede yer aldığını, basın kökenli olduğunu, ancak dava nedeniyle çalışamadığını, babasını kaybetmesinin ardından ''Ergenekon''da sanık olarak yer aldığını dile getirdi. Tutuksuz sanıklardan Fatma Sibel Yüksek de nüfusa kayıtlı olduğu yeri elindeki not kağıdından okuyarak, evlendiğini söyledi.

Tutuklu sanıklardan Osman Gürbüz de çay bahçesi işlettiğini, kira geliriyle birlikte aylık kazancının 3 bin TL olduğunu belirtti. Yine tutuksuz sanıklardan Ertaç Giray da avukatlık yaptığını ve aylık gelirinin 5 bin 500 TL olduğunu kaydederken, tutuklu sanıklardan Durmuş Ali Özoğlu ise kirada oturduğunu ifade etti.

BİR YILDIR REHİN OLARAK TUTULUYORUM

Özoğlu, ''Bir yıldır rehin olarak tutuluyorum. Kiraya zam gelmiştir. Yazarım, yayınevim var. Aylık gelirim 2 bin TL'' dedi. Tutuklu sanıklardan Kemal Aydın da Kızılay Genel Merkezi'nden başmüfettiş olarak emekli olduğunu, tutuklu sanık Neriman Aydın ise bu dava nedeniyle bankacılık mesleğinden emekliye ayrıldığını dile getirdi.

Tutuklu sanık Mehmet Ali Çelebi, muvazzaf subay, tutuksuz sanık Önder Koç muvazzaf subay, tutuksuz sanık Noyan Çalıkuşu TSK'da görevli asker olduğunu belirtti. Tutuksuz sanık Hasan Hüseyin Uçar da muvazzaf subay olduğunu ve Siirt'e tayininin çıktığını söyledi.

Tutuksuz sanık Yaşar Tozkoparan da Kara Harp Okulu öğrencisi olduğunu ifade ederken, öğrenci olduğunu belirten tutuksuz sanık Doğukan Yorulmaz ise aylık gelirinin de Kredi ve Yurtlar Kurumu'ndan aldığı 180 TL olduğunu bildirdi. Tutuksuz sanık Ercüment Ovalı da Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde öğretim üyesi olduğunu ve aylık gelirinin 18 bin TL olduğunu anlattı.

MAHKEME ÖNÜNDE SLOGAN ATTILAR
Mahkeme önünde toplanan gruplar ise sloganlar attı. Grup, ''Korkma, susma, vazgeçme'', ''Hukuk ve adalet için, Tuncay Özkan için ve tüm yurtseverlerimiz için'' yazılı büyük boy pankart taşıyarak, marşlar söyledi.

Bazı kişilerin, üzerinde Atatürk'ün resminin yer aldığı tişört giydiği görüldü.

FERDA PAKSÜT: RAHATIM
Ferda Paksüt, duruşmaya verilen arada basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Paksüt, ''Bu işin gerçeğinin adil yargılama sonunda ortaya çıkacağına inanıyorum. Bağımsız Türk adaletine güvenimizi asla kaybetmemeliyiz. Ön yargılı olmamalıyız. Spekülasyonlar yaratmamalıyız. Türkiye bir hukuk devletidir ve öyle kalacaktır'' diye konuştu.

Duruşmaya Anayasa Mahkemesi Başkanvekili olan eşi Osman Paksüt ve çocuğu ile geldiğini hatırlatan bir gazetecinin, ''Bu bir şeye mi işaret yoksa dayanışma mı?'' sorusuna da Paksüt, ''Hayır. Çocuğum hukuk son sınıf öğrencisi. Onun da bunu izlemesini istedim'' yanıtını verdi.

Başka bir gazetecinin ''15 yıllık hapis cezasıyla yargılanıyorsunuz, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna da Paksüt, ''Bilemiyorum. Bu sayın hakimlerimizin elinde olan bir konu. Daha fazla yorum yapmayacağım'' dedi.

Paksüt, duruşma salonunda çok rahat olduğunun hatırlatması üzerine de ''Bu, eğitimci kimliğimden ve diplomat eşi olmamdan kaynaklanıyor. Sosyal bir insanım'' diye konuştu.

Ferda Paksüt, ''Anayasa Mahkemesi heyetinin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının gönderdiği dosya üzerine Osman Paksüt hakkında 'soruşturma açılmasına gerek bulunmadığı'na oy çokluğuyla verdiği kararı nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna ise ''Anayasa Mahkemesinin kararlarını eleştirmek beni aşar. Onun için bu konuda yorum yapmayacağım'' yanıtını verdi.

Bir gazetecinin, ''Sanık olmaktan korkmuyor musunuz?'' yönündeki sorusuna ''Hayır'' diyen Paksüt, ''Rahat mısınız?'' sorusunu da ''Rahatım, çünkü ben Türk adaletine güveniyorum'' şeklinde cevaplandırdı.

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde emekli Orgeneral Hurşit Tolon reddi hakim talebinde bulundu.

6 AĞUSTOS'A ERTELENDİ
Duruşmada, Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, verilen aranın ardından alınan kararları açıkladı.

Başkan Şengün, bir kısım sanıklar ve müdafilerinin, mahkemenin bir üyesini ve mahkeme heyetinin tamamını reddettiklerinin anlaşıldığını belirterek, bu hususlar açıklığa kavuşuncaya kadar, bu oturumda gerek sanıklar ve müdafileri gerekse iddia makamı tarafından ileri sürülen beyan ve talepler hakkında ret konuları sonuçlandıktan sonra karar verileceğini açıkladı.

Mahkeme, tutuklu sanıklar ile kimlik tespiti yapılamayan sanıkların mutlaka duruşmada hazır edilmeleri için yazı yazılmasını, iddianame tebliğ edilemeyen sanıklara da iddianamenin tebliğ edilmesini hükme bağladı.

Bir kısım sanıklar ve müdafilerinin tahliye taleplerinin, ret konusuna ilişkin ara karar yerine getirildikten sonra oturum arasında değerlendirilmesine karar veren mahkeme, ret konusuna ilişkin ara karar gereklerinin yerine getirilmesi süreci ile bugün mahkemelerine intikal eden ve 2009/94 iddianame değerlendirme numarası alan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 17 Temmuz 2009 tarihli düzenlemiş olduğu 2009/1498 soruşturma, 2009/565 nolu iddianamenin değerlendirme süreci dikkate alınarak, duruşmayı 6 Ağustos Perşembe günü saat 09.30'a bıraktı.

İddianamede, tutuklandıktan 2,5 ay sonra sağlık sorunları nedeniyle tahliye olan emekli Orgeneral Mehmet Şener Eruygur ile yine tutuklandıktan 7 ay sonra tahliye edilen emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un, ''silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek'', ''hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek'', ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek'', ''yargıç üzerinde nüfuz kullanmak'', ''devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tahrip etmek, amacı dışında kullanmak, hile ile almak, çalmak'', ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmek'', ''Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek'', ''devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etmek'', ''tasarlayarak kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmek'', ''patlayıcı madde bulundurmak'', ''kişilerin hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etmek veya patlayıcı madde kullanmak'', ''mala zarar vermek'' ve ''yasaklanan bilgileri temin etmek'' suçlarını işledikleri ileri sürülüyor.

''Örgütün üst düzey yöneticisi olmak''la suçlandıkları için Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet gazetesinin bombalanması eylemlerinden de sorumlu tutulan sanıklardan Eruygur'un 3 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 142 ile 246 yıl arasında hapsi, Tolon'un da 3 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 129 ile 219 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

11 SANIK HAKKINDA DA AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEMİ
İddianamede, tutuklu sanıklar emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ve emekli Albay Hasan Atilla Uğur'un da ''silahlı terör örgütü yönetmek'', ''hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek'', ''pek az sayıda mermi bulundurmak veya taşımak'', ''bir adet ateşli silah ve mutat sayıda mermi bulundurmak'', ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek'', ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etmek'', ''Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek'', ''resmi belgede sahtecilik'' suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 39 ile 66 yıl arasında hapisleri talep ediliyor.

İddianamede, tutuklu sanıklardan Mustafa Ali Balbay, Ahmet Tuncay Özkan, Durmuş Ali Özoğlu, İbrahim Özcan, Kemal Aydın, Neriman Aydın ile tutuksuz sanık ATO Başkanı Sinan Aygün'ün de benzer suçlardan 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 16 yıldan 80 yıla kadar hapsi isteniyor.

Hakkında yakalama kararı bulunan eski milletvekili Turhan Çömez'in ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek'', ''silahlı terör örgütüne üye olmak'' suçlarından bir kez ağırlaştırılmış müebbet ve 7,5 ile 15 yıl arasında hapsi istenen iddianamede, tutuklu sanık Birol Başaran'ın da benzer suçlardan bir kez ağırlaştırılmış müebbet ve 30 ile 45 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması öngörülüyor.

İddianamede, tutuklu sanıklardan Adil Serdar Saçan, Gürbüz Çapan, Emcet Olcaytu, Muzaffer Öztürk, Osman Gürbüz, Hamza Demir, Süleyman Solmaz, Mehmet Ali Çelebi ve Hüseyin Keskin ile tutuksuz sanıklardan Arif Doğan, Ertaç Giray, İlker Güven, Yüksel Dilsiz, Tunç Akkoç, Noyan Çalıkuşu, Muhammed Murat Avar, Siyami Yalçın, Ferda Paksüt, Ufuk Mehmet Büyükçelebi, Mahir Akkar, Levent Temiz, Barbaros Hayrettin Altıntaş, Erol Mütercimler, Emin Şirin, Hakan Şanlı, Halis Yavuz Işıklar, Tanju Güvendiren, Adnan Türkkan, Mesut Özcan, Hüseyin Nazlıkul, Adnan Bulut, Merdan Yanardağ, Murat Ağırel, Selim Utku Gümrükçü, Evrim Baykara, Fatma Sibel Yüksek, Eren Mumcu, Önder Koç, Hasan Hüseyin Uçar, Yaşar Tozkoparan, Doğukan Yorulmaz, Hatice Bahtiyar ve Ercüment Ovalı'nın 7.5 ile 50 yıl arasında hapisleri talep ediliyor.

SAĞLIK SORUNLARI NEDENİYLE TAHLİYELER
Soruşturma kapsamında tutuklanarak Kocaeli F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi'ne konulan ve burada geçirdiği beyin kanaması nedeniyle hastanede tedavi altına alınan emekli Orgeneral Mehmet Şener Eruygur, 21 Eylül 2008 tarihinde tahliye edilmişti.

Emekli Orgeneral Hurşit Tolon ise rahatsızlığı nedeniyle tutuklu bulunduğu Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nden GATA Haydarpaşa Hastanesi'ne sevk edilerek tedavi altına alınmış ve 6 Şubat 2009 tarihinde tahliye olmuştu.

Emekli Albay Arif Doğan'ın da yaklaşık 4 aydır tedavi gördüğü Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, Sağlık Kurulu Başkanlığınca verilen rapor doğrultusunda ''kalp yetmezliği, şeker hastalığı, görme bozukluğu, yürüyememe ve anksiyete bozukluğu nedeniyle cezaevi koşullarında tedavi ile şifa bulamayacağı'' gerekçesiyle 16 Temmuz 2009 tarihinde tahliyesi kararlaştırılmıştı.

YENİ DURUŞMA SALONU
Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde spor salonu olarak projelendirilen inşaat, ''Ergenekon'' davasının görüldüğü ilk salonun yetersiz kalması nedeniyle duruşma salonuna çevrildi.

1000 metrekare alana inşa edilen salon, 740 kişi kapasiteye sahip. 180 sanık kapasitesi olan salonda 210 avukat da yan bölümlerde oturabilecek.

Basın ve izleyiciler için de 350 kişilik yer bulunuyor. Salonda, mahkeme heyetinin sağ tarafındaki küçük bölümde müdahil avukatlarının oturacağı bir bölüm de yer alıyor.

Duruşmaların ses ve görüntü kayıtları da ilk davada olduğu gibi yine kayıt altında tutulacak. Duruşmalarda zabıt katibi bulunmazken, katip yan taraftaki başka bir alanda ses kaydını kağıda dökecek. Salonda ayrıca gizli tanıklar için de oda yaptırıldı.

Salonda, 3'ü hareketli 4 tane sabit kamera yer alıyor.

Salon, ''Ergenekon'' davalarının ardından gerekli görülürse tekrar spor salonuna çevrilebilecek.

Daha önce ilk davanın duruşmalarının yapıldığı salon ve cezaevi binasına dizüstü bilgisayarını alamayan gazeteciler, duruşma salonu yakınında yapılan basın odasına, ''görüntü ve ses kayıt özellikleri olmaması şartıyla dizüstü bilgisayarlarını alabilecek'' ve haberlerini bu bilgisayarlarla yazabilecek.

ntvmsnbc.com, 20.07.09


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.