Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > İrtica Eylem Planı > Jet tahliye için sorguyu yapan savcı bile beklenmemiş

Jet tahliye için sorguyu yapan savcı bile beklenmemiş

Ergenekon soruşturması kapsamında avukat Serdar Öztürk'ten ele geçirilen 'kaos planı'nda imzası bulunan Albay Dursun Çiçek'in askerî savcılığın gerekçesiyle tahliye edildiği ortaya çıktı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Çiçek'i jet hızıyla tahliye etmesinin gerekçesi delil yetersizliği olarak açıklandı.

Mahkeme, Genelkurmay Askerî Savcılığı'nın 'kovuşturmaya yer olmadığına dair' kararında olduğu gibi belgenin aslının bulunmadığını, fotokopi belgedeki imzanın Çiçek'e ait olup olmadığının tespit edilemediğini belirtti. Mahkeme kaynakları, mahkemenin üye hakimlerinden biri hafta başında izne ayrıldığı için 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin hakimi Faik Saban'ın, '30 Haziran-6 Temmuz 2009' günleri için görevlendirildiğini açıkladı.

İTİRAZ DİLEKÇESİ GECE HAZIRLANDI

Türkiye'de her zaman yargının ne kadar yavaş işlediği konusu tartışılır. Öyle ki, çok basit gibi görünen davalar bile yıllar sürer. Tahliye talepleri günler sonra değerlendirilir. Bunun onlarca örneği yaşandı.

Bunun için Ergenekon soruşturmasındaki diğer örneklere de bakmak gerekiyor. Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, 11 kez 6 ayrı mahkemede tahliye talebinde bulundu. Reddedildi. Ancak en sonunda 12. Ağır Ceza Mahkemesi, yaşlılık gerekçesiyle Tolon'u tahliye etti. Emekli Orgeneral Şener Eruygur da 2,5 ay tutuklu kaldı. Onun da tahliye talepleri reddedildi. Ardından düşüp beyin kanaması geçirince salıverildi. Ancak 'İrticayla Mücadele Eylem Planı'nın altında imzası olan Albay Dursun Çiçek'in tahliye süreci o kadar hızlı tamamlandı ki, tanık olanlar hayretler içinde kaldı. Süreç başdöndüren bir hızda gerçekleşti. Albay Çiçek'in avukatı tutuklama kararının çıktığı gece saatlerinde itiraz dilekçesini hazırlayarak, Nöbetçi 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sundu. bir daha adliyede gören olmadı. Normal şartlarda avukatlar, müvekkillerinin tutukluluklarına ilişkin yaptıkları itirazları bizzat elden takip ederken Çiçek'in avukatı hiç adliyede görülmedi. Buna rağmen işlemler bütün hızıyla devam etti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ikinci heyetinde görevli hakim Faik Saban'ın o gün bir yakınının ameliyatı gerekçesiyle hastanede olduğu öğrenildi. Ancak buna rağmen başkası değil de o çağrıldığı ileri sürüldü.

SAVCIYA: İKİ SAAT İÇİNDE MÜTALAA VERİN

Hakim Faik Saban'ın gelmesiyle itirazı değerlendirecek heyet de toplandı. Tutuklama henüz 18 saat içinde olmuştu ve mesai saati de bitmişti. Ergenekon savcılarından sadece iki saat içinde mütalaa vermeleri istendi. Albay Çiçek'in ifadesini bizzat alan ve tutuklanması sürecinde adliyeden ayrılmayan savcılardan Zekeriya Öz'ün de o sırada adliyede olmaması sebebiyle mütalaa verme işlemine katılamadığı öğrenildi. Savcıların, 'tutukluluk halinin devamına' şeklinde görüş bildirmesinin ardından toplanan Başkan Erkan Canak, üye Resul Çakır ve üye Faik Saban 2 saatte oyçokluğuyla tutukluluk halinin kaldırılmasına karar verdi. Başkan Canak ve geçici üye hakim Faik Saban, Çiçek'in tahliye edilmesi yönünde görüş bildirirken mahkemenin kendi üye hakimi Resul Çakır tutukluluk halinin devamı gerektiği yönünde şerh koydu. Hakim Rüstem Eryılmaz da tutuklama kararını verdiği için heyete dahil olmadı. Daha önce emekli Orgeneral Hurşit Tolon'u tahliye eden İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi hakimi de şüphelide ele geçirilen belgelerin delil olmadığını savunmuş ve bu nedenle tahliye kararı vermişti. Kamuoyunun tepkisi üzerine toplanan mahkeme heyeti gerekçeyi, 'yaşlılık' olarak değiştirmişti.

Zaman, 03.07.09


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.