Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > İrtica Eylem Planı > Demokles'in kılıcı gibi 20 soru

Demokles'in kılıcı gibi 20 soru

Genelkurmay Askeri Savcılığı, Taraf'ın yayımladığı "AKP ve Gülen'i Bitirme Planı" belgesinin fotokopi olduğu gerekçesiyle "Kovuşturmaya yer yok" kararı verdi.

Ancak bu karar kamuoyunu rahatlatmadı. Bugün eylem planını ilk olarak yayınlayan Taraf başta olmak üzere birçok gazetede kararda cevaplanmayan sorular yer aldı. İşte o sorular...

 

 

1- Kurmay Albay Dursun Çiçek'in imzasıyla ilgili kararda "şüpheli"nin Askeri Savcılık ifadesinde attığı sahte imza niçin tümüyle soruşturma dışında bırakıldı?

 

2-Albay Dursun Çiçek Askeri savcılığa verdiği imza örneklerinde yıllarca kullandığı imzayı değiştirerek yeni bir imza attı. Kendinden emin bir insan yıllarca attığı imzayı bir anda değiştiriyorsa ve bu durum askeri savcılıkça yadırganmıyorsa ortaya 'karartma' şüphesi çıkmaz mı?

 

3-Dünkü açıklamada "soruşturmanın sonucunu etkilemeyeceği değerlendirilerek şüphelinin askeri savcılık huzurunda verdiği imzaların daha önceki muhtelif belgelerdeki imzalarıyla örtüşmemesinin ayrıca incelettirilmesine gerek görülmemiştir" denildi. Böyle bir çelişki nasıl göz ardı edilebilir?

 

4-Hukukçular kararda 'imza, ilgili şahsa ait değil' ifadesi kullanılmasını eleştiriyor. Oysa en fazla 'fotokopi olması sebebiyle ilgili şahsa ait olduğu tespit edilemedi' denilebilirdi.

 

5- Askeri savcılık; Jandarma, Emniyet ve Adli Tıp raporlarındaki "İmza benzer" saptamasını niçin delil kabul etmiyor.

 

6- TÜBİTAK'ın, fotokopi üzerinde belgenin orijinalinde olmayan unsurların eklenmesi yoluyla tahrifat yapılmadığı saptaması neden görmezden gelindi?

 

7- TÜBİTAK Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Enstitüsü (UEKAE) raporunda "belgenin fazla sayıda fotokopi işlemine tabi tutulması sonucu yazı gövdesinin ve imza bloğunun korozyona uğramış benzeri bir görüntü oluşturduğunun belirlendiği ifade edilmiştir." Bu ibareden belgenin başka nüshaları da olabileceği anlaşılıyor.

 

8- Ofisinde söz konusu belgenin bulunduğu Ergenekon zanlısı emekli asker Serdar Öztürk'le Kurmay Albay Çiçek'in ilişkisi incelendi mi, telefon konuşmalarına bakıldı mı? Kurmay Albay Çiçek'le Ergenekon zanlısı Serdar Öztürk'ün irtibatı çıkarsa Askeri savcılık bunu nasıl yorumlayacak?

 

9- Kurmay Albay Çiçek'in imza örneklerinin belgedeki imzayla benzerliği ortadayken, "Şüpheli"nin evindeki bilgisayarı incelemek için neden beş gün beklendi? Bu 5 günlük gecikme suç delillerini karartmak için fevkalade yeterli bir süre değil mi?

 

10-Başbuğ olayla ilgili "Bütün bilgisayarlara el konuldu." Demişti. Konuyla ilgili eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gündel, Özden Örnek günlüklerinin, bilgisayardan imaj alınması sayesinde yargıya intikal ettiğini ve gerçekliğinin belirlendiğini söyledi. İmaj almak, 'bir bilgisayar diskinin kullanımı esnasında üzerinde bulunan veya silinen tüm bilgilerin klonlanarak tekrar ulaşılabilir duruma getirilme işlemi' olarak tanımlanıyor. Ergenekon tutuklusu gazeteci Mustafa Balbay'ın günlükleri de bu yöntemle ortaya çıkarılmıştı. Peki, bu işlem Albay Çiçek'in ev ve iş bilgisayarlarında niçin 12 Haziran'da yapılmadı? Yapıldıysa imaj kaydı nerede?

 

11- Belgenin "Fotokopi" olmasına dayanarak "Kovuşturmaya gerek yok" deniyor. Neden belgenin aslı bulunmadan soruşturma durduruluyor?

 

12-Açıklamada planın Genelkurmay Karargâh'ında hazırlanmadığı söyleniyor. Peki, bu plan Genelkurmay'ın bilgisi dışında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin başka bir biriminde hazırlanmış olabilir mi? Bu araştırıldı mı?

 

13- "İrticayla Mücadele Eylem Planı" için sahte ya da gerçek denmiyor. Bu şartlarda soruşturma nasıl bitirilebilir?

 

14-Askeri savcılığın olayın üçüncü gününde delillerin incelenmesi tamamlanmadan "Belge Genelkurmay'da hazırlanmadı kanaatini" açıklamıştı ve bu çok tartışılmıştı. Savcı dünkü kararında Albay'ın evinin 5 gün sonra arandığını söylüyor. Şüphelinin evine ve bilgisayarına bakmadan kanaat açıklamak ne kadar inandırıcı?

 

15-Buna ilave olarak Askeri başsavcının da Albay'ın evi aranmadan İstanbul'a geldiği görülüyor. Sivil savcılar, albayın gelip ifade vermesini beklerken onun yerine askeri başsavcının gelip saatlerce Ergenekon savcılarıyla konuşması soruşturmayı tartışılır hale getirmiyor mu?

 

16- Albay Çicek kamuoyunda yakından tanınan bir isim. Geçen yıl Koç grubu dâhil birçok ismi fişlemişti. Bu ve diğer "andıç" iddialarıyla ilgili işlem yapıldı mı?

 

17-Sivil kurumlarda soruşturmanın selameti açısından şüpheli kişi açığa alınırken Albay Çiçek neden sadece kısa süreli bir izne gönderilmekle yetinildi?

 

18- Darbe günlüklerinin de önce sahte olduğu ileri sürüldü. Sonra yargı safhasında günlüklerin gerçek ve Özden Örnek'e ait olduğu tespit edildi. Bu konuda da benzer bir sonuç ortaya çıkar mı?

 

19-Askeri savcı son kararıyla yalnızca kendini değil Genelkurmayı da töhmet altında bıraktığının farkında değil mi?

 

20- Başta emekli askeri yargıçlar ve sivil hukukçular davanın askeri yargı tarafından görülmesini eleştiriyor. Şemdinli davası başta olmak üzere birçok soruşturmada verilen kararlar hep tartışıldı. Askeri yargının tarafsız ve 'Üst'lerden bağımsızlığı mümkün mü?

 

Evet kamuoyu bu soruların cevaplarının tatmin edici bir şekilde duymak istiyor. Değilse ne söyleyeceği önceden belli birkaç köşe yazarı dışında ne medya ne de kamuoyu bu şüphelerden arınmayacak.

Zaman, 25.06.09


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.