Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Zirve Yayınevi davasında Ergenekon izi

Zirve Yayınevi davasında Ergenekon izi

Zirve Yayınevi baskınıyla ilgili kabul edilen 2'nci iddianamede Veli Küçük'ün misyonerlik faaliyetlerini yönlendirdiği iddia edildi

Malatya’da Zirve Yayınevine yapılan baskında öldürülen 3 kişiyle ilgili kabul edilen 2'nci iddianamede, Ergenekon davasında tutuklu bulunan emekli tuğgeneral Veli Küçük’ün misyonerlik faaliyetlerini yönlendirdiği iddiasını kapsayan bir ihbar da yer aldı.
Malatya'da 18 Nisan 2007 tarihinde 3 kişinin öldürüldüğü Zirve Yayınevi baskınıyla ilgili, bir süre önce tutuklanan Varol Bülent Aral ile Hüseyin Yelki hakkında hazırlanan 2'nci iddianamede yer alan 2007/383 soruşturma numaralı dosyada, müdahil vekillerin 21 Kasım 2008 tarihinde verdiği bir dilekçede, İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde terör örgütü yöneticisi olmak suçundan yargılanan Veli Küçük tarafından, Mersin’de faaliyet gösteren Kayra Yayınevi’nin yöneticisi olan Martin De Lange’nin yanında çalıştırılmak üzere, Levent Ercan Gelegen ve Abdullah Arıkan adlı kişilerin Hıristiyanlık ve misyonerlik konusunda izleme ve yönlendirme yapmak amacıyla yerleştirildikleri ve bu olayın da bir gazeteye ihbar olarak elektronik posta yoluyla gönderildiği yer aldı. Aynı dilekçede İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün söz konusu elektronik postayı gönderen kişinin tespit edilemediğini, ancak gazeteye ihbar yapıldığının doğru olduğu bildirdiği de belirtildi.
Gazeteye gönderilen ihbar mesajıyla ilgili yapılan araştırmada adı geçen Abdullah Arıkan’a ulaşılamadığı, ancak Mersin İl Jandarma Komutanlığı’nda çalışan Abdullah Atılgan adlı kişi olabileceğinin değerlendirildiği ifade edildi. Dilekçede Atılgan’ın ve Levent Ercan Gelegen'in telefon kayıtlarının alındığı da vurgulandı.
Cumhuriyet savcısının ifadesine başvurduğu ihbar mailinde adı geçen Abdullah Atılgan’ın, Veli Küçük’ü tanımadığını ve Kayra Yayıncılığa da hiç gitmediğini söyledi. Atılgan, ifadesinde Mersin İl Jandarma Komutanlığı personeli olduğunu, Levent Ercan Gelegen’in Kayra Yayınevi’nden ayrıldıktan sonra haber elemanları vasıtasıyla bilgi aktarmak istediğini, bu nedenle Gelegen’le istihbarat amaçlı olarak birkaç kez görüştüğünü iddia ettiği belirtildi.
Levent Ercan Gelegen ise Cumhuriyet Savcısına verdiği ifadesinde, Hıristiyanlıkla ilgili kitapların pazarlamasını yapan yayınevinde 2 yıl çalıştığını belirterek, “Veli Küçük ile tanışmıyorum. 2003 ve 2005 yılları arasında Mersin’de bulunan Kayra Yayınevi’nde çalıştım. 2005 yılı Temmuz ayı sonu itibariyle kişisel mazeretlerimden dolayı yayınevi ile ilişkimi kestim. Abdullah Atılgan ile görüşme talebini ben yapmadım, belki talep Abdullah Atılgan’dan gelmiş olabilir” dediği öğrenildi.
Bu arada Levent Ercan Gelegen’in, Zirve Yayınevi cinayetinin azmettiricisi olduğu iddiası ile hakkında dava açılan Hüseyin Yelki ile Kayra Yayınevinin Malatya şubesinde birlikte çalışmalarda bulundukları belirtildi.
Zirve Yayınevi davasında kabul edilen 2'nci iddianamede, Levent Ercan Gelegen ile jandarma görevlisi Abdullah Atılgan’ın aralarında yapmış oldukları telefon görüşmelerinin olduğunun da tespit edildiği belirtildi.(dha)

Radikal, 29.04.09


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.