Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Balyoz Harekat Planı > Yoldaş general-2

Yoldaş general-2

TARAF’IN “Yoldaş General” manşeti tartışılırken, Mehmet Baransu’dan haberle ilgili açıklama var: Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Korgeneral Ziya Güler’in THKPC mensubu olarak yargılandığını kayda geçirmiştir.

TARAF’IN “Yoldaş General” manşeti tartışılırken, Mehmet Baransu’dan haberle ilgili açıklama var: Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Korgeneral Ziya Güler’in THKPC mensubu olarak yargılandığını kayda geçirmiştir.Balyoz soruşturması kapsamında tutuklanan Hava Eğitim Komutanı Korgeneral Ziya Güler’in 1972 yılında Hava Harp Okulu’nda öğrenci olduğu dönemde THKP-C’den yargılandığı ve tutuklandığı “Yoldaş General” başlıklı haberimizle ilgili kamuoyunda tartışma yaşandı.

Kamuoyunu aydınlatma adına zorunlu bir açıklama yapma gereği duydum. Öncelikle belirteyim. Haberimize konu olan ve MİT tarafından Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılığa gönderilen ve bizim de soruşturma dosyasından aldığımız 1972 tarihli belgedeki kişi, Korgeneral Ziya Güler’dir. Taraf’ın önceki gün sayfalarına taşıdığı belge gerçektir.

Ziya Güler adına açılan ve savcılığa 6 Şubat 2009 tarihinde gönderilen MİT belgesine bakıldığında da Güler’in, “Hava Harp Okulu 3. sınıf öğrencisi 2302 nolu öğrencisi” olduğu görülecektir. Korgeneral Güler, henüz Hava Harp Okulu’nda öğrenci olduğu dönemde THKP-C davasından soruşturma geçirmiş ve Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi tarafından 1972 yılında tutuklanmıştır. Taraf’ın Ergenekon soruşturması dosyasından elde ettiği belgede de bu açıkça görülmektedir.

 

MİT: THKP-C mensubudur

MİT’in savcılığa gönderdiği “Ziya Güler” başlıklı belgede şu bilgiler yer almıştır;

“Ziya Güler, Baba adı Ali, Anne adı Zehra. 1952-Bandırma doğumlu. Hava Harp Okulu öğrencisi.

1: İstanbul Hava Harp Okulu 3. sınıf 2302 nolu öğrenci.

2: T.H.K.P. ve Cephesi mensubudur.

3: T.H.K.P. ve Cephesi adlı illegal örgüt mensuplarınca meydana getirilen anarşik eylemlere adı karıştığı iddiasıyla, İstanbul Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi’nce 29 Haziran 1972 günü tutuklanmıştır. İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde açılan Mahir Çayan davası ile ilgili olarak yargılanmaktadır.” Belgede yer alan bu satırlardan da anlaşılacağı gibi “Yoldaş General”, Korgeneral Ziya Güler’dir. Taraf, henüz öğrenci iken THKP-C ve Mahir Çayan davasında yargılan ve tutuklanan bir ismin nasıl Korgeneral olabildiği üzerinde durmuş ve kamuoyuyla bu bilgiyi paylaşmıştır.

Haberimizde bu belgenin yanı sıra MİT’in savcılığa gönderdiği iki sayfalık başka bir yazıya da yer verdik. Haberimize konu olan iki sayfalık yazıda, Ziya Güler, TBKP politbüronun aldığı kararları değerlendiriyordu. Kamuoyunda tartışmalara neden olan yazı da bu iki sayfadan oluşan metindi. İkinci belgedeki Ziya Güler’in, TBKP Merkez

Komite üyesi ve Federal Almanya Yöre Sekreteri Feridun Gürgöz’ün parti adı olduğu dün kamuoyuna yansıdı. Değerlendirme yazısının da ona ait olduğu söylendi. Öncelikle şunu belirtelim. Taraf, bahse konu belgeyi 25 gün önce elde etti ve bu süre boyunca tartışmalara neden olan iki sayfalık metinle ilgili TBKP’nin eski yöneticilerine Ziya Güler isimli bir askerin partide olup olmadığını sordu. Nabi Yağcı dahil görüştüğümüz kişiler Ziya Güler isimli bir kişiyi hatırlamadıklarını, ancak aralarında çok sayıda askerin olduğunu ve bunların yargılanmadığını söylediler. MİT’in savcılığa gönderdiği ikinci belge denildiği gibi Ziya Güler parti adını kullanan Feridun Gürgöz’e ait olabilir. MİT, iki Ziya Güler’i karıştırmış olabilir.

Yayımladığımız belgeler soruşturma dosyasında bulunan resmi belgelerdir. Burada asıl soru, solculara kan kusturan bir orduda bir THKP-C sanığının nasıl Korgeneralliğe yükselebildiğidir. Hiçbir solcunun bunu merak etmemesi ise itiraf edeyim bana çok şaşırtıcı geldi.

NOT: Yoldaş General 3 haberimiz yarın yeni bilgi ve belgelerle devam edecek.

Taraf, 31.07.2011

 

YOLDAŞ GENERAL

Hava Kuvvetleri Komutanlığı için sıradayken Balyoz’dan tutuklanan Korgeneral Ziya Güler hakkında MİT yazı yazdı: 1972’de THKP-C’den yargılandı, 1989’da TBKP’liydi...

 

Taraf, Balyoz soruşturması kapsamında tutuklanarak Hasdal Kışlası’ndaki askeri cezaevine gönderilen Hava Eğitim Komutanı Korgeneral Ziya Güler’le ilgili çok ilginç iki belgeye ulaştı. MİT’in, Ergenekon soruşturmasını yürüten özel yetkili savcılara gönderdiği belgelerde Korgeneral Ziya Güler’in, 1972 yılında yasadışı sol örgüt THKP Cephesi mensubu olduğu için tutuklandığı belirtiliyor. 1989 tarihli bir başka belgede ise Güler, “Değerli Yoldaşlar” diye seslendiği Türkiye Birleşik Komünist Partisi (TBKP) Polit Büro’nun aldığı kararları değerlendiriyor.

 

Ergenekon’da da takibe alınmış

Taraf’ın ulaştığı iki belge 6 Şubat 2009 tarihinde MİT’ten Ergenekon soruşturmasını yürüten İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı’na gönderildi. Gölcük Donanma Komutanlığı’ndan çıkan yeni Balyoz belgelerinden sonra tutuklanan Korgeneral Ziya Güler‘in böylece Ergenekon’da da takibe alındığı ortaya çıktı.

 

Anarşik eylemlere karışmış

Adı Hava Kuvvetleri Komutanlığı için geçen Ziya Güler’le ilgili ilk belge 1972 yılına ait. Bu belgede Güler’in Mahir Çayan’ın lideri olduğu THKP C’ye mensup olduğu kaydediliyor. Belgede şu ifadeler yer alıyor: “Ziya Güler, baba adı Ali, anne adı Zehra. 1952-Bandırma doğumlu. Hava Harp Okulu öğrencisi.

1- İstanbul Hava Harp Okulu 3. sınıf 2302 nolu öğrenci.

2- T.H.K.P. ve Cephesi mensubudur.

3- T.H.K.P. ve Cephesi adlı illegal örgüt mensuplarınca meydana getirilen anarşik eylemlere adı karıştığı iddiasıyla, İstanbul Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi’nce 29 Haziran 1972 günü tutuklanmıştır. İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Mahkemesi‘nde açılan Mahir Çayan davası ile ilgili olarak yargılanmaktadır.”

 

Değerli Yoldaşlar

Altında Ziya Güler’in adı bulunan ikinci belgede ise “13.10.198” tarihi var. Belgenin altındaki tarihin son rakamı belli değil, ancak belgenin içeriğine bakıldığında 1989 yılına ait olduğu tahmin ediliyor. Güler, binbaşı ya da yarbay rütbesindeyken ele aldığı yazıda TBKP Polit Büro’nun aldığı kararları değerlendiriyor. İki sayfa tutan yazıda Güler, “Değerli Yoldaşlar” diye başlıyor. Yazıda şu noktalar dikkat çekiyor:

 

İktidar yasal komünistlere razı

“Sizlerin de karar tasarısında belirttiğiniz gibi,ülkemizdeki geldiğimiz aşamada iktidarın komünistlerin fiili bir yasallığı razı olması yönünde tavır içine girdiği izlenimimizin olduğunu söyleyebiliriz. Bunun somutta az da olsa belirtileri vardır. Örneğin, son ülkeye dönen iki yoldaşın TBKP üyeliğini deklere ettiği halde bunların serbest bırakılması herhalde bu göstergelerden biri oluyor diye düşünüyorum. Bu noktaya nasıl gelindi? Kazanımlarımızın iyi bir değerlendirilmesi gerekiyor. Geldiğimiz noktadan sonra nasıl ileriye adım atacağız, geçirdiğimiz iki sene içindeki nesnel ve öznel yanları olan bu tutukluğumuzdan nasıl kurtulacağız?

 

Yasala çıkma çizgisi geliştirilmeli

Birlik-yasallık-yenilenme perspektiflerimizle uyum içindedir, katılıyorum. Böylesi bir faaliyetle birlikte TBKP kurucular hareketinin hazırlanması da doğrudur. PB’nin şu saptamasına ‘yasallaşma mücadelemizin özü komünistlerin ülkede demokrasinin yerleşmesine ve rejim sorununun çözülmesine katkılarını koymalarıdır’ katıldığımı da belirtmek isterim. Bu saptamaya bağlı kalarak önümüze koyduğumuz S.ve K. yoldaşların dönüşü ile başlayan ve nesnel, öznel nedenlerle geç olarak da olsa yurtdışından dönüşlerle yeni bir aşamaya gelen yasala çıkma çizgimizi kararlı bir geliştirmeliyiz.

 

S. ve K. yoldaşlar rejimi zorladı

S ve K yoldaşların başlattığı adım o günkü rejimi zorlama eylemimizdi, kazanımları tüm demokrasi güçleri açısından bugün biz daha iyi görebiliyoruz, bizim dışımızdaki maksist çevrelerde inanıyorum ki bu görüşlerimize katılıyorlardır. (en azından bir bölümü). Bu anlamda TBKP kurucular hareketinin başlamasıyla rejimi zorlamanın yeni evresi yaratılabilir ve yaratılmalıdır da diye düşünüyorum. Bu faaliyette şimdiye kadar, özellikle geri dönüşlerdeki ataletin içine düşülmemesi dikkat merkezimizde olmalıdır diye düşünüyorum.

 

Marksist güçler farklı yorumlayabilir

Biz, yasallaşma sürecimizin değişik variyantlarını düşünüp “adımlar kompleksi” hazırlamak zorundayız diye düşünüyorum. Örneği, yığınsal TBKP üyeliğinin açıklanması, başka bir adım, bu üyelerin davaya dahil edilmelerini isteme gibi bir girişim vb... Tüm bunların sonucu geldiğimiz noktada TBKP’nin yasallığı girişimimiz yine de marksist güçler arasında farklı yorumlanabilir, bunu göğüslemeliyiz, diye düşünüyorum. Demokratikleşme yönündeki mücadeleye bizim özgün katkımız, geçmişin günahları ve bazı önyargıları kapsayarak marksist çevreler arasında hemen kabul görmüyor. Bunu bir süreç içinde aşacağız diye düşünüyorum.

 

Gözlerinizden öperim

Karar tasarısında son bir yol içinde yenileme anlayışına ve yasallaşma ve birlik hedeflerine uygun bir eylem hattının ortaya konamaması, alınan kararların da uygulanamamasıdır. PB bu saptamayı yapıyor. Bu saptamaya katılıyorum.

Şimdi bu noktadan çıkarak MK bu hedeflere bağlı somut kararlar alabilmeli önümüzde ki 4-5 aylık pratik faaliyetimizi, atılacak adımları somutlamalıdır. Özetlersem, PB’nun karar tasarısına katılıyorum. Böylece MK, TBKP 1. Kongre kararlarını yaşama geçirme yönünde somut bir adım daha atmış olacaktır düşüncesindeyim.

Çalışmalarınızda başarılar diler, gözlerinizden öperim.”

Taraf, 29.07.2011


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.