Gündem
 Gündem > Balyoz Harekat Planı > Balyoz’u cazip göstermiş
Balyoz’u cazip göstermiş
BALYOZ Davası’nda savunma yapan emekli Tuğgeneral Varol, dava konusu seminerde Tuzla ve Sultanbeyli belediye başkanlarının isimlerini kullanmasını açıkladı: Sunumumu daha cazip hale getirmek için gerçek isim kullandım.
Balyoz davasının dünkü duruşmasında yapılan çapraz sorguda sanıklar birbirinden ilginç ifadelerle kendilerini savundu. Çapraz sorgusu yapılan emekli Tuğgeneral Mehmet Kaya Varol’a Hâkim Ali Efendi Peksak tarafından “seminerdeki konuşmasında Tuzla ve Sultanbeyli belediye başkanlarının isimlerinin bulunduğunu” anımsattı. Peksak’ın neden gerçek isimlerin kullanıldığını sorması üzerine Varol, “Bazı isimleri sunumumu daha cazip hale getirmek için kullandım. Buna tabiri caizse işgüzarlık da diyebiliriz. Bu isimleri kullanmam onları görevden alacağım anlamına gelmez. Tamamen hayali bir senaryo” dedi.
Cevapsız kalan soru
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş ise Varol’un birinci Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından Hayrettin Ertekin ile 2007 yılında yapılan telefon konuşmasını gündeme getirdi. Varol, bunun davayla ilgisi olmadığını belirterek, sorulmamasını istedi. Varol’un avukatı Ahmet Koç’un tekrar söz alarak “O telefon konuşmalarının dosyadan çıkarılması gerekiyor. Bu nedenle bu soruyu sorulmamış kabul ediyorum” demesi üzerine, Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, mahkeme heyetinin ilerde neyin delil olup olmayacağını heyet olarak değerlendirileceğini belirterek, savcının soru sormasına devam etme kararı verdiğini açıkladı. Kırbaş, konuşmalarda geçen “Yani Ergun Saygun terörü merörü, güneydoğu falan bilmez, İlker Başbuğ da bilmez. Bunlar kıta komutanı değil ki sosyete bunlar, salon subayı” bölümünü okuduktan sonra “Sizin sadakat anlayışınız bu mu?” diye sordu. Varol, bu soruya da cevap vermedi.
İmam Hatip müdürleri niye listede
Çapraz sorgusu yapılan diğer isim ise Bekir Memiş’ti. Savcı Savaş Kırbaş, Memiş’e Balyoz planında Kadıköy ve Üsküdar İmam Hatip Lisesi müdürlerinin isimlerinin neden geçtiğini sordu. Memiş, bu kişilerin farkında olmadan içlerine girmiş düşman, ajan veya örgüt sempatizanları tarafından yapılan söylentilerden etkileneceği gerekçesiyle listeye alındığını savundu. Kırbaş, bunun üzerine “Kadıköy İmam Hatip Lisesi Müdürü’nün yerine sizin isminiz olsa ne hissederdiniz” diye sordu. Memiş’in yanıtı “Ben olsaydım, buradan anlatılanlardan sonra korumaya yönelik olduğunu algılardım” oldu. Savcı Kırbaş, “Bu nasıl korumaya yönelik, onu anlamadım” diye sorunca Memiş, “Buralar hassas ve ktirik yerler” yanıtı verdi. Kırbaş, “Bunlar görevden alınacak kişiler olarak geçiyor. Adamı korumak için mi görevden alacaksınız? O zaman Başbakan’a eylem yapılacak. Başbakan’ın da görevden alınması mı gerekiyor? Bunun mantığı anlamsız” sorusuna Memiş, yaratılan senaryonun bu şekilde olduğunu savundu.
Taraf, 15.06.2011
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
|
