Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Ogün Samast'ın dosyası ayrılacak

Ogün Samast'ın dosyası ayrılacak 
İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi, Ogün Samast'ın "terör örgütü üyeliği" suçuna ilişkin dosyanın "tasarlayarak adam öldürme" ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet" suçları yönünden açılan dava dosyasından ayrılmasını kararlaştırdı.
 
Sirkeci'deki İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu yargılanan, "suça sürüklenen çocuk" olarak adlandırılan Ogün Samast ile tarafların avukatları katıldı.

Duruşmada söz alan Cumhuriyet Savcısı Ali Demir, sanık Samast hakkında "terör örgütüne üye olma" suçunun yanı sıra "tasarlayarak adam öldürme" ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet" suçlarından cezalandırılmak üzere dava açıldığını hatırlattı.

Savcı Demir, Beşiktaş'taki 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosyada halen yargılamaları devam eden yaşı 18'den büyük sanıklar Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve arkadaşları hakkında "terör örgütünün yöneticiliğini yapma, üye olma, yardım etme, tasarlayarak adam öldürmeye azmettirme, patlayıcı madde imal etme, patlayıcı madde atma, kasten yaralama, mala zarar verme, tehdit, suçluyu gizleme ve ruhsatsız silah bulundurma" suçlarından verilecek kararın Samast hakkındaki "terör örgütüne üye olma" suçuyla bağlantılı olduğunu belirterek, Ogün Samast'la ilgili bu yönden karar verilebilmesi için öncelikle terör örgütünün varlığı ve yapısının tespit edilmesi gerektiğini kaydetti.

Terör örgütü üyeliği suçundan Samast hakkında ana davadaki verilecek karara göre hukuki değerlendirme yapılabileceğini ifade eden Demir, bu nedenle sanığın "tasarlayarak adam öldürme" ve "6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet" suçlarına ilişkin kamu davasının sürüncemede kalmaması için terör örgütü üyeliği suçuna ilişkin dosyanın ayrılması görüşünde olduğunu bildirdi.

Mahkeme heyeti de Samast hakkında "terör örgütüne üye olma" suçundan açılan dava dosyasının, bu suçtan kanıtların yeterince toplanamadığı ve İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini dikkate alarak, "tasarlayarak adam öldürme" ve "6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet" dosyasından ayrı olarak esasa bağlanmasına karar verdi.

DURUŞMADAN AYRINTILAR

Duruşmada söz alan Dink ailesinin avukatı Fethiye Çetin, Tunç Erden Yakan'ın sadece hazırlıkta ifadesinin alındığını ancak 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki davada ifadesinin
alınmadığını belirterek, Yakan'ın görgü tanığı olarak önemli ayrıntılar verdiğini bu nedenle ifadesinin alınmasını talep etti.

Avukat Çetin, Samast'ın önceki celsedeki beyanlarıyla ilgili konuşmak istediğini ve Hrant Dink cinayetinin öncesinin olduğunu ifade ederek Agos gazetesinde 6 Şubat 2004 tarihinde yer alan Sabiha Gökçen ile ilgili haber ve daha sonra bu habere verilen tepkiyle yazılan haberler ve gelişen olayları özetledi.

"Hrant Dink cinayetinde, onu hedef haline getiren ve bir nefret nesnesi olarak sunan sürecin en önemli parçalarından biri medyadır" diyen avukat Çetin, bu bakımdan Samast'ın önceki duruşmada okuduğu mektupta, Hrant Dink'in tek merkezden yönetilen ve planlı bir organizasyon tarafından öldürüldüğü gerçeğinin sadece bir yanına işaret ettiğini söyledi.

Samast'ın önceki duruşmada yaşananları tüm ayrıntılarıyla anlatacağını ifade ederek, mektubu okumaya başladığını dile getiren Çetin, maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için bu bilgi ve beyanların ötesinde beyanlara ihtiyaç duyulduğunu anlatarak, Samast'a anlatacağı her türlü ayrıntının çok büyük önem taşıdığı uyarısıyla birkaç soru sormak istediğini kaydetti.

Samast: "Çıkarları için beni kullanmışlar"

Bunun üzerine söz alan "suça sürüklenen çocuk" Ogün Samast, müdahil avukatların kendisine soracağı hiçbir soruya cevap vermek istemediğini belirterek, bundan sonra savunmasını yapmak dışında hiçbir soruya cevap vermeyeceğini söyledi.

Avukat Çetin'in ısrarı üzerine Samast, "Cevap vermeyeceğim. Şimdiye kadar verdiğim ifadelerde beni yanılttılar. 'Ceza verilmesini istemiyoruz' dediler. Zaman geçtikçe anladım ki hepsi yalanmış, çıkarları için beni kullanmışlar" dedi.

Samast'ın avukatı Levent Yıldırım da söz alarak, müdahil vekillerinin Hrant Dink'in öldürülmesi aşamasına kadar gelinen süreçte, medyanın ve bir kısım kişi ve kurumların da sorumluğu olduğu görüşlerine aynen katıldığını ifade etti.

Yıldırım, 14. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan sanıkların bardağın son damlası olduğunu, bardağın dolumuna katkı veren birçok kişi ve kurumlar hakkında hiçbir soruşturmanın yapılmadığını anlatarak, şunları kaydetti:

"Asıl adam öldürmeye azmettirenler, hedef gösterenler serbestçe dolaşmaktadırlar. Kemal Kerinçsiz ve ekibi ile Veli Küçük ve ekibinin birtakım eylemlerde bulunduğunu biliyoruz. Trabzon Emniyeti ile jandarmanın, Hrant Dink'in öldürüleceğini bildikleri halde bunu durdurmaya yönelik ciddi bir girişimde bulunmadıkları, dava dosyasından bellidir. İddianamede sadece Yasin Hayal'i bir şekilde tanıyan mahalle arkadaşları terör örgütü diye gösterilerek Hrant Dink'i öldürdükleri iddia edilmiş, tüm bu kişi ve kurumlar sorumluluk dışına çıkarılmıştır."

Avukat Yıldırım, ilgili kişi ve kurumlar hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ederek, müvekkili Samast'ın tutukluluk durumuna son verilmesini istedi.

Mahkeme heyeti, Samast'a yöneltilen suçun vasıf ve mahiyeti, delil durumu, suçun yasal üst sınırının dikkate alınması ve kaçma şüphesinin bulunması nedeniyle sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
 
 
cnnturk.com, 02.05.2011

Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.