Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Oda TV, planı harfiyen uygulamış

Oda TV, planı harfiyen uygulamış
Ergenekon terör örgütü soruşturması kapsamında operasyon düzenlenen Oda TV'de ele geçirilen 'Ulusal Medya 2010' başlıklı 14 sayfalık belgenin Oda TV yayınlarında neredeyse aynıyla uygulandığı ortaya çıktı. Medyayı şekillendirme ve yönlendirme stratejisinin yer aldığı belgenin temel Ergenekon dokümanları referans alınarak hazırlandığı tespit edildi.
 

Soner Yalçın'ın sahibi olduğu Oda TV'de ele geçirilen 'Ulusal Medya 2010' isimli belge kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Belge, 'Gözlem', 'Analiz', 'Strateji' ve 'Sonuç' bölümlerinden oluşuyor. İddiaya göre, 'Proje' bölümünde ulusal medyaya, karşı medya gruplarının yıpratılması, yıldırılması bağlamında hayati görevler düştüğü anlatılıyor. Hazırlanan kirli planlarını daha geniş yelpazede uygulama zemini oluşturmaya çalışan Oda TV'nin yayın ilkelerinde 4 hedef göze çarpıyor. Sitenin haberlerini bu 4 hedefe yönelik hazırlaması isteniyor. Sitede, en başta Ergenekon, Balyoz gibi soruşturmaları yürüten hakim, savcı ve polislerin yıpratılması öngörülüyor. Bu davalarda yargılanan sanık konumundaki kişileri tahliye ettirmek. AK Parti ve cemaati yıpratacak haberlere yer vermek, terör örgütü PKK ve elebaşısı Öcalan'ın lehine haberler yapmak da örgütün amaçları arasında yer alıyor. Öyle ki sitede PKK için terör örgütü, Öcalan için de terörist başı gibi ifadeler kullanılmıyor. Yalçın Küçük tarafından gönderilen notta bu durum şöyle anlatılıyor: "Örgütü zayıf gösterecek yayınlardan uzak dur. PKK'ya sıkıntı çıkaracak haberler yayınlanmasın. Kürtlerin tek muhatabı Öcalan vurgusunu yapılacak." Söz konusu 'Ulusal Medya 2010' belgesindeki kirli planlar, son bir yılda Oda TV'de yayınlanan haberlerle birebir örtüşüyor. Bu durum haberlere şöyle yansıyor:

İŞTE OPERASYONEL HABERLER

Öcalan'dan özür dile başbakan: "Hürriyet yazarı Özdemir İnce, Başbakan'ın referandum mitinginde Dersim'le ilgili söylediği sözleri 'kendi diliyle avlanmak' olarak niteledi. Öcalan'dan da özür dilemesi gerektiğini söyledi."

Ben ölürsem Erdoğan da ölür: "Abdullah Öcalan, İmralı'da olası bir ölüm durumunda bunun sonsuz bir savaş nedeni olacağını söylerken şunları da ekledi: "Burada ölmek yok, öldürülmek vardır. Burada her türlü ölüm, öldürmek olarak algılanır, PKK bunu böyle algılar. Dolayısıyla yarın ne gelişeceği belli değil, hatta başbakana da yönelebilir."

Öcalan'la artık siyasiler görüşüyor: "İmralı trafiğini adım adım izleyen CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan, Abdullah Öcalan ile artık 'devlet' memurlarının değil, siyasilerin görüşmeye başladığını iddia etti. Seyhan, "İmralı'ya giden siyasi, Öcalan'ı telefonla Başbakan Erdoğan'la telefonla dahi görüştürmüş olabilir." dedi.

Öcalan'dan Devlet Bahçeli'ye destek: "Bahçeli'ye bugün ilginç bir destek geldi. Öcalan, "Ya sev ya terk et" sloganının Devlet Bahçeli'nin MHP'sine ait olmadığını söyledi. Öcalan bu sloganın Devlet Bahçeli döneminde MHP tarafından kullanılmadığını, Bahçeli öncesine ait olduğunu ifade etti."

Polis, orduyu tutukladı: "Bir sohbette, olan biten en veciz ve yalın biçimiyle dile geldi: "Polis, orduyu tutukladı".. Oda TV'yi mi tutuklayamayacak!.. Bunu genişletip, aslında Fethullah ve cemaatinin, iktidarla birlikte, orduyu tutukladığını söyleyebilirsiniz. Evet, "Ordu tutuklanmıştır"!

 

Zaman, 09.03.2011


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.