Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Nedim Şener’i iki yıl dinlemişler

Nedim Şener’i iki yıl dinlemişler

Ergenekon’a üye oldukları iddiasıyla tutuklanan Nedim Şener ile Ahmet Şık’a, Oda TV ve Hanefi Avcı’yla ilgili sorular soruldu. Şener’in telefonlarının iki yıldır dinlendiği ortaya çıktı
 

Ergenekon soruşturması kapsamında geçen perşembe günü gözaltına alınan gazeteci Nedim Şener ve Ahmet Şık savcılık sorgularının ardından çıkarıldıkları mahkemede tutuklandı.

İstanbul Adliyesi’nde Savcı Zekeriya Öz tarafından sorgulanan Şener’e emniyet ve savcılıkta 50 soru yöneltildi. Hakkında 2009’dan itibaren teknik takip yapıldığı ortaya çıkan Şener’e köşe yazılarında yer alan görüşleri ve TV programlarında yaptığı konuşmalarla ilgili sorular soruldu. Ahmet Şık’a da Oda TV’deki aramada bulunan kitabıyla ilgili sorular yöneltildi.

 

İki kişi serbest bırakıldı

Sorgu işlemenin bitmesinin ardından Şener ve Şık, “Ergenekon Terör Örgütü üyesi” olduğu iddiasıyla mahkemeye sevk edildi. Dün sabah saatlerinde her iki gazeteci için tutuklama kararı çıktı. Yazar İklim Bayraktar ve polis memuru Aydın Bıyıklı ise serbest bırakıldı.

Emniyette susma hakkını kullanarak sorulara cevap vermeyen Şener hakkında 2009’dan itibaren teknik takip yapıldığı ortaya çıktı. Ayrıca 6 Mayıs 2009’da “M. Yılmaz” isimli bir kişi tarafından emniyete ihbar nitelikli bir e-posta gönderildiği, bu e-postada Şener’in “Ergenekon’un propaganda biriminde çok gizli bir görevli olduğu” iddiasının yer aldığı da anlaşıldı.

 

Tutuklamalar protesto edildi

Şener ve Şık’a destek vermek amacıyla dışarda bulunan yakınları kısa süreliğine yolu kapattı. Haberi izleyen gazeteciler de fotoğraf makinelerini yere bırakarak eyleme destek verdi. Hrant Dink’in kardeşi Orhan Dink de tutuklamaları protesto etti. Nedim Şener ve Ahmet Şık Metris Cezaevi’ne kondu.

 

Ahmet Şık’a Oda TV sorgusu

Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan Gazeteci Ahmet Şık, Savcı Zekeriya Öz’e yaklaşık iki saat ifade verdi.

»Yayımlanmamış kitabının Oda TV’nin bilgisayarlarından çıkması ile ilgili “Kitabınız neden oradaydı” sorusu yöneltilen Ahmet Şık’ın, “Kitabımın orada nasıl bulunduğundan haberim yok. Sadece avukatlarıma, yayınevine ve birkaç dostuma vermiştim. Kitabımın oraya nasıl gittiğini aydınlatacak olan sizsiniz. Ben bilmiyorum” dediği öğrenildi.

» Oda TV’nin bilgisayarlarından çıktığı iddia edilen “Ulusal Medya 2010” adlı belge de Ahmet Şık’a soruldu. “Medyadaki yeni yapılanmada görev alacak mıydınız” sorusuna Ahmet Şık’ın, “Bu belgeden haberim yok” yanıtını verdiği belirtildi.

» Yine Oda TV’den çıktığı öne sürülen “Şık- Sabri Kitap” başlıklı belgede yer alan “Sabri’nin kitap konusunda çekincesi var; ikna etmeye çalışalım. Kitap seçimden önce yetişmeli. Nedim, Ahmet Şık konusunda görüşsün. Kitaba çalışırken cesur olun. Nedim’i kutlarım, Ahmet’i çalıştırsın” ifadeleri de Şık’a soruldu. Şık, bu belgeden de haberi olmadığını söyledi.

 

Şener’e 50 soru

Emniyet sorgusunda susma hakkını kullanan Şener’e Ergenekon üyesi olduğu iddiasıyla ilgili 50 soru yöneltildi.

» 16 Şubat 2009’da Barış Terkoğlu ile yaptığınız telefon görüşmesinde sizin “Soner abiye de selam söyleyin ne zaman isterseniz” dediğiniz tespit edilmiştir. Yalçın’la samimi bir irtibatınız olduğu anlaşılmaktadır. Görüşmenin içeriğini açıklayınız.

» “Haliç’te Yaşayan Simonlar” isimli kitabın yazılması ile ilgili sizin ne tür çalışmalarınız oldu. Hanefi Avcı ile nasıl bir işbirliği yaptınız?

» Benzer kitap çalışmasının Sabri Uzun ismi ile çıkartılmaya çalışılmasındaki rolünüz nedir?

» 27 Şubat 2011’de milletvekili İlhan Kesici’yle yaptığı bir telefon görüşmesinde, “Bir gazeteci evinde tek bir CD tutmaz mı, bilgisayar bulundurmaz mı? Ama bunların hepsini çıkardım attım, evde bir tane Zeki Müren CD’si bile kalmadı. Bütün bilgisayarları attım” dediği hatırlatılarak, “örgütsel veya illegal bir faaliyeti yoksa evindeki tüm dijital verileri yok etmesinin sebebi” soruldu.

» Nedim Şener’e sorulan sorular arasında Uğur Dündar’la yaptığı üç telefon görüşmesi de var. Şener ile Dündar arasında 21 Temmuz 2009’da geçen ilk görüşmede Dündar, Şener’e kitabını kendisinden habersiz çıkardığı için sitem ediyor. 23 Temmuz 2009’da yapılan görüşmede ise Dündar, kendisinin katılacağı bir ödül törenine bir arkadaşının da geleceğini, Şener’e bir dosyadan bahsettiğini ancak Şener’in daha sonra bu konuda telefonda kendisine hiçbir şey söylememesini söylüyor. Şener de “Tamam” diyor, Dündar da “Telefonda katiyyen konuşmayalım” diye Şener’i tekrar uyarıyor.

Taraf, 07.03.2011
 


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.