Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Cinayetten Ergenekon çıktı

Cinayetten Ergenekon çıktı

Kuyumcular Kralı Abdurahman Sever’i öldüren çete Ergenekon bağlantılı çıktı

İstanbul Pendik’te kaçırıldıktan sonra öldürülüp toprağa gömülen ‘Kuyumcular Kralı’ Abdurrahman Sever cinayeti hakkında hazırlanan iddianamede Ergenekon bağlantısı ortaya çıktı. Sever’i kaçıran çetenin lideri konumundaki bordo bereli eski asker ‘Paşa’ kod adlı İlyas Kayalı’nın evinde yapılan aramalarda, Ergenekon soruşturması kapsamında hakkında işlem yapılan toplam 76 kişiyle irtibatlı olduğunu gösterir dokümanlar ele geçirildi. Davanın diğer tutuklu sanıklarından Mine Düztepe’nin evinde yapılan aramalarda ise ‘gizli’ askerî belgeler, çocuk pornoları ve Ergenekon soruşturmasında ifade veren altı kişiyle irtibatı olduğunu gösterir deliller bulundu.

 

Güvenlik kamerasına takıldılar

Kuyumcular Kralı olarak tanınan Abdurrahman Sever, geçen yıl eylül ayında arsa satım işlemleri için evinden çıktı. 59 yaşındaki Sever, Gebze’de emlakçılık yaptığı öğrenilen Mine Düztepe ile söz konusu arsanın yakınında buluşacaktı. Ancak ölüm, arsaya giden yol üzerinde pusu kurmuştu. Aralarında eski ‘bordo bereli’ İlyas Kayalı ve eski astsubay Murat Gündelen’in de bulunduğu beş kişi, Sever’i etkisiz hale getirdi. İple bağlanan Sever kendi aracının bagajına kilitlendi.

Çete, iki araçla Bolu’ya doğru yola çıktı. Yol üzerinde çete üyeliği iddiasıyla yargılanan Mine Düztepe araçtan indi. Araç ikinci kez durduğunda ise Sever için korku ve acı dolu anlar başladı. Ankara Elmadağ’daki bu ikinci molada çete üyeleri Sever’i tekme tokat dövüp işkence yaptı. Bir ara kurtulan Sever kaçmak isterken arkadan yetişen çete lideri Kayalı “Vahşette de lider” olduğunu gösterdi. Boğazına ip doladığı Sever’in çırpınışlarına aldırmadan sıktı. Cansız yere yığılan Sever’i öldürdükleri yere gömen çete üyeleri aracı ise Yozgat’a götürüp yaktılar.

 

Aileden fidye istediler

Bu sırada Sever’in kardeşleri polise başvurarak ağabeylerinin kayıp olduğunu bildirdi. Aile polisten haber beklerken çeteden fidye isteği geldi. Ağabey Burhan Sever’i arayan çete üyeleri “Kardeşin sağ ve elimizde, bize borcu vardı. Gözünü korkutmak için otosunu yaktık. Beş milyon dolar borcunu öderseniz bırakacağız” dedi.

Bu gelişmeler üzerine operasyon başlatan polis, önce güzergâh üzerindeki güvenlik kameralarını izledi. Zanlıların kimlikleri belirlenince düğmeye basıldı. Ankara ve İstanbul’da yapılan eşzamanlı operasyonda İlyas Kayalı, Çağatay Erkahraman, Kemal Çıldır, Muharrem Kanar, Mine Düztepe ve Murat Gündelen gözaltına alındı. Zanlılar ifadelerinde cinayeti işlediklerini kabul ettikten sonra Abdurrahman Sever’i öldürüp gömdükleri yeri de gösterdi.

 

Çetenin Ergenekon bağlantısı

Cinayetle ilgili soruşturmayı sürdüren İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, operasyon kapsamında zanlıların ev ve işyerlerinde yaptığı aramalarda çok sayıda sim kartı ve telefon cihazı ele geçirdi. Zanlılardan eski bordo bereli İlyas Kayalı ve Mine Düztepe’nin evindeki aramalarda ise Ergenekon soruşturması kapsamında haklarında işlem yapılan çok sayıda kişiyle ilişkilerinin olduğunu gösterir dokümanlar bulundu. Bu bağlantı iddianamede şöyle belirtildi: “İlyas Kayalı’nın Üsküdar’da bulunan evinde yapılan aramalarda küçük boy ajanda defteriyle Ergenekon Terör Örgütü’ne yönelik soruşturmalar kapsamında yapılan operasyonlarda elde edilen HTS raporları (Telefon görüşmelerine ilişkin sinyaller) ve arşiv sorgulamaları ile karşılaştırmaları yapıldı. Neticede Engenekon’a yönelik soruşturmalar kapsamında hakkında işlem yapılan farklı şahıslarla toplam üç değişik irtibat, şüphelinin evinde bulunan telefon ajandasında 66 değişik irtibat, elde edilen kartvizitlerde ise yedi adet değişik irtibat tesbit edilmiştir. Mine Düztepe’nin Darıca’da bulunan evinde yapılan aramalarda ise yedi adet kartvizitin incelenmesinde Ergenekon’a yönelik soruşturmalar kapsamında hakkında işlem yapılan farklı şahıslarla ilgili altı adet değişik irtibat saptanmıştır.” Ayrıca savcılık Mine Düztepe’nin evindeki aramalarda ‘gizli’ askerî belgeler ve çocuk pornosu ‘CD’leri de buldu. Ancak bunlar soruşturmayla ilgisi bulunmadığı gerekçesiyle dosyadan ayrıldı. 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan davanın ilk duruşması ise ocak ayında yapılacak.

 

Biz buraya çok adam gömdük

Sever cinayetinde yer aldığı iddiasıyla tutuklanan sanık Çağatay Erkahraman emniyet ifadesinde olayı detaylarıyla şöyle anlattı: “İlyas Kayalı kendisini devlet görevlisi olarak tanıtıyordu. Cinayetten önce PKK’nın İstanbul’daki kasasını kaçıracaklarını söyledi. Kabul ettik. Abdurrahman Sever’i kaçırdıktan sonra Ankara Elmadağ’da kurak, dağlık bir araziye gittik. Abdurrahman bize ‘nereye gidiyoruz’ diye sordu.

İlyas cevap olarak ‘Üssümüze gidiyoruz, seni ağabeyle görüştüreceğim, ağabey ne derse onu yapacağız, senin işini veren şahıs bizim üssümüzde, sizi yüzleştireceğim, ağabey ne derse onu yapacağım’ dedi. Daha sonra kaçırdığımız kişinin oruçlu olduğunu öğrendik ve akşam ezanının okunmasıyla araçta bulunan limonatayı ona içirdik. İlyas, kuyumcudan iki milyon dolar istedi; Abdurrahman da ‘Benim o kadar param yok’ cevabını verdi.

 

Bana Paşa derler

Bunun üzerine İlyas “Beni kendini öldürtmeye zorlama. Benim kim olduğumu biliyor musun? Ben Atabey Çetesi’nin lideriyim, bana Paşa derler” dedi. Sonra ben İlyas’a ‘Adamın parası yok bırakalım gidelim. Ayrıca PKK’lı değilmiş’ dedim. Bunun üzerine İlyas “Parayı alsak da, almasak da buraya gömeceğiz. Ben bu bölgeyi çok iyi bilirim, bu bölgeye vaktiyle çok adamlar gömdük. Bu adamı iple boğacağız” dedi.

Daha sonra onu iple boğduk ve gömdük. Cinayetin ardından İlyas Kayalı, bizden Sever’in ailesini aramamızı istedi ve “PKK adına beş milyon dolar isteyin ki bu bizim oyalama taktiğimiz olsun” dedi.

Taraf, 16.10.2010


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.